"Hiçbir şair, hiçbir sanatçı, kendi anlamını yalnız başına tam olarak taşıyamaz" S.T.Eliot, (1) Her sanatçı doğduğu ve çevresinde kendini hazır bulduğu tarihsel ve toplumsal doku içerisinde varlık kazanır. Onun, içinde…
“Keşke insanlar da yunuslar kadar iyi olsaydı.” (1) Geçimini denizden sağlayan ana/ataları mübadil bir balıkçı, rutin avlanmayı sürdürürken deniz canlılar ile insanlarla bile kuramadığı bir bağlantı, bir iletişim kurar ve…
Hiçbir şey tarihin mahzeninde sonsuza dek saklı kalamaz; er ya da geç her şey gün yüzüne çıkar. Olayları kayıt altına almak -ki bir zamanlar bunu yapanlara vakanüvis deniyordu; olayları yazıya…
Sürü, her şeyden önce sayısal bir çokluk demektir; ancak bu çokluk, ögeleri yek-diğerine benzeşen bir çokluktur; heterojen/çok türlü görünen türlerinde de tam anlamıyla homojen/tek-tür olma özelliğini taşır. Sayısal çokluklar bir…
Bilgi ne kadar sınırsız ise insan o kadar tutsaktır. Bu tutsaklık biçimi zincirsiz bir tutsaklıktır ve adına “tutku” denilmektedir. Tutkular körlemesine bir bağlılık gerektirirler; bu duruma, Elias Canneti “Körleşme” adını…
Yazı önce kil ve daha sonra papürüslere nakşedildi; yaklaşık 5 bin yıl önce Sümerler tarafından geliştirildi ve “dil”in şekle bürünen, kalıcı bir aracı oldu. Yazının keşfi ve kullanılmaya başlanması uygarlaşma…
İnsan, başlı başına bir fenomen; iki ayakları üzerine evrimleştiği günden bugüne kadar doğal süreçlere müdahale eden, değiştiren, yaratan, kültürü, tarihi dili gerçekleştiren sosyal bir canlı. Teknolojide katettiği ilerlemeye bakılırsa evrim…
Bilge dedikleri kişinin kendilerine görünen köyü görünür kılması amacıyla, bir zamanlar tarihin ve zamanın akmadığı bir yerde, görünen köye kılavuz seçmişler. Etrafına toplaşmışlar. Kılavuz her yönden çevresine bakınmış ve dönmüş…
Dünya Kadını rakamlarla konuşmasını sürdürecektir. Entel gevezeliğin, ben özgürüm şeklindeki bireysel yaklaşımlar ile kadın sorununu göremeyen ve erk-egemene sür-git gizli onay veren kadınların, çocuklarını erkek ve kız diye farklı düşüncelerle…
Her ruhun bir dağı vardır; o dağ, bir efsanedir; Kaf Dağı gibi… Ruhunun derinliklerine inen biri, hiçbir yer ve zamanda o-nun dışında huzur bulamaz. Yazar “Ruh Dağı”na bir yolculuğa çıkar.…
Ben Bir Çocuğum. Masumiyetimden olsa gerek büyüklerimin benden gizleyerek konuştuklarında “sabi” dediklerini duymuşluğum vardır. Sabiydim, masum ve korunmasızdım; her türlü saldırıya maruz kalabilir, gücüm yetmediği için birçoğunu geri savuramazdım. Öyle…
Ev ödevi olarak bilinen eğitim/öğretimin bir parçası haline gelmiş uygulamanın sorumluluk bilincine etkileri, çocukların kişisel ve psikolojik gelişmelerine ne denli katkı sağladığı, aynı öğrenimdeki çocuklar arasında fırsat eşitliğini ne şekilde…
Sign in to your account