Türkiye Ormancılar Derneği (TOD), Muğla’da çimento fabrikasına karşı çıkan yurttaşların haklarında çıkan iddialara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Doğamıza sahip çıkan her bir yurttaşımızı saygıyla selamlıyoruz” denildi.
Muğla’nın Menteşe ve Yatağan ilçelerine bağlı Bayır ve Deştin mahallelerinin ortak sınırında kurulmak istenen entegre çimento fabrikasına karşı mücadele eden çevre aktivistleri hakkında bazı sosyal medya hesapları tarafından “para karşılığı çevre eylemi yaptıkları” yönünde iddialarda bulunulmuştu.
Deştin Çevre Platformu, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi ve Bayır Çevre Komitesi haklarında sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar nedeniyle 13 Haziran’da saat 13.00’da Muğla Sınırsızlık Meydanı’nda basın açıklaması yapmıştı.
Türkiye Ormancılar Derneği (TOD) Muğla Temsilciliği, konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamanın başında TOD hakkında şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye Ormancılar Derneği (TOD) 1924’te kurulmuş, adının başında “Türkiye” ibaresini taşıyan, kamu yararına bir dernektir. Ormanlarımızı, flora ve faunayı, doğal yaşam alanlarımızı, toprak ve sularımızı, havamızı korumayı amaç edinmiştir.
Bu nedenle; bu değerlerimizin korunmasına, sürdürülebilirliğine katkı sunan her mücadelenin ön saflarında yer alır. Bunun için mücadele eden insanlarımızı destekler, yanında durur.”
Açıklamada, Muğla’daki çevre aktivistlerine yönelik sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde yer alan iddiaların dikkatlerini çektiği belirtildi.
Açıklamada, çevre aktivistlerine yönelik iddiaları içeren video hakkında, “Halkımızı aldatmaya yönelik, mücadele edenleri karalayıcı iftira ve asılsız bilgileri paylaşmaktan da çekinilmemiş” ifadeleri kullanıldı.
“ÇEVRE VE İNSANA ZARAR VERECEK ATIKLARI YAKACAKLARINI SÖYLEMEMİŞLER”
Videodaki iddialara ise şu şekilde yanıt verildi:
“Kendi çektikleri videoda; mülk edindikleri 154 dönüm alanı nasıl çırılçıplak hale getirip, betona boğduklarını göstermişler. Termik santral külünü kullanacaklarını iddia etmişler. Bunun olamayacağı bilimsel raporlarla kanıtlanmışken.
Ayrıca mermer artıklarını kullanacakları da iddia edilmiş, bu ÇED raporlarında bile yokken! Bin kişi istihdam edileceğini söylemişler videolarında, halbuki günde sadece 250 kişi çalıştıracakları ÇED raporlarında yazılıyken.
Bunların yanı sıra; yakıt olarak Kütahya’dan her gün 900 ton kömür getireceklerini, her türlü çevre ve insana zarar verecek atıkları yakacaklarını söylememişler.”
“TRAFİK ÇİLESİNİ ARTIRACAĞINDAN HİÇ SÖZ EDİLMEMİŞTİR”
Tesisin üretime geçmesi halinde 7 bin 751 dönümlük alanda kireç ve kalker ocağı açılacağı belirtilen açıklama, şu şekilde devam etti:
“Verimli ormanlarımızı, bal ormanlarımızı, zeytinlikleri, sulak alanlarımızı, su kaynaklarını (Deştin Çayı, Bayır Barajı, Kazan Göleti, Yumaklı’daki suyu tutan Muğla’ya su veren Kafaca’daki kuyuları besleyen suyun girişimi kaynakları), yeraltı sularını, tarım arazilerini, köylülerin yerleşim alanlarını tahrip edecek, trafik yükü artacak; yol üzeri trafik çilesini artıracağından hiç söz edilmemiştir.
Ülkemizde üretilen çimentonun, ülke ihtiyacının çok üzerinde olmasına rağmen, gelişmiş ülkelerin kendilerindeki bu kirletici fabrikaları tek tek kapattığından da söz edilmemiştir.”
“BU HABERCİLİK ANLAYIŞINI KINIYORUZ”
Bu haberlerin üretimini yapan habercilik anlayışını kınadıkları belirtilen açıklamada, “Yazılı ve görsel basında yer alan bu haberlerin doğru olmadığı, ÇED raporları ve mahkeme karar metinlerinde yer almakta olduğu halde bu şekilde haber yapan bu habercilik anlayışını kınıyoruz” denildi.
“TARAFLI MEDYA KANALLARI ÜZERİNDEN SALDIRMAK KABUL EDİLEBİLİR DEĞİLDİR”
Çimento fabrikasına karşı mücadele eden çevre aktivistlerine yönelik saldırının kabul edilebilir olmadığı vurgulanan açıklamada, şunlar söylendi:
“Çimento fabrikasına karşı dava süreçlerinde TOD olarak müdahil olduğumuz ve kazanan davanın Danıştay tarafından da onanması sonrası ÇED raporu iptal edilen ve Muğla Merkez İlçe (Menteşe) Belediye’mizce mühürlenerek, ruhsatı iptal edilen bu entegre çimento fabrikasına karşı mücadele eden, her biri tanınan yöre insanlarına, yaşam savunucularına, taraflı medya kanalları üzerinden saldırmak kabul edilebilir değildir.”
“ÇEVREMİZE SAHİP ÇIKAN HER BİR YURTTAŞIMIZI SAYGIYLA SELAMLIYORUZ”
Açıklamanın sonunda şu ifadelere yer verildi: “Fedakarca ve özveriyle mücadele eden, doğamıza, çevremize sahip çıkan her bir yurttaşımızı saygıyla selamlıyoruz. Muğla Halkının bu asılsız haberleri yapan habercilere gereken yanıtı vereceğini, Deştinlilerin, Alaşarlıların, yaşam savunucularının yanında yer alacağını biliyoruz.”