Mahalle Afet Gönüllüleri Acil Müdahale Ekibi afetlerin öncesinde ve sonrasında farkındalık yaratma çalışmaları kapsamında 23 Nisan Çocuk Şenliği etkinliklerine katıldı. Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtlayan Mahalle Afet Gönüllüleri Fethiye ekibi üyeleri yalnızca afetlerden sonra değil öncesinde alınması gereken önlemlerin altını çizerek yaptıkları işte önemli olanın cana dokunmak olduğunu ifade ettiler.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılışının 102’nci yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları Fethiye’de saat 10.00’da Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başladı ve saat 13.00’da Özgecan Anıtı’ndan Beşkaza Meydanı’na Kortej yürüyüşü ve Beşkaza Meydanı’nda 13. Çocuk Şenliği etkinlikleriyle devam etti.
Etkinlikler kapsamında, Mahalle Afet Gönüllüleri Acil Müdahale Ekibi (MAG AME/SAR) de afetlerin öncesinde ve sonrasında yapılması gerekenler ile ilgili farkındalık yaratmak için Beşkaza Meydanı’nda stant açtı.
NASIL MAHALLE AFET GÖNÜLLÜSÜ OLUNUR?
Etkinlikte Mahalle Afet Gönüllüleri ekibinden Türkan Portakal, Fatih Köse, Murat Doğan ve Gülnur Çobanoğlu, Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtladı. Mahalle Afet Gönüllüleri ekibinin nasıl bir araya geldiğini ve çalıştığını anlatan Fatih Köse şu bilgileri verdi: “Babataşı mahallesinde yerleşkemiz var. Yerleşke, belediyenin destekleriyle kurulmuş bir yerleşke Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda (AFAD) alınan konteynerlerimizin içinde ekipmanlarımızı bulunduruyoruz.
Herhangi bir acil durum olduğunda ekip başkanımıza AFAD tarafında bilgi geliyor. Biz de o bilgi çerçevesinde ekip arkadaşlarımızla beraber olay yerine intikal ediyoruz. Süreç bu şeklide ilerliyor herhangi bir vakaya müdahalemizde.”
Ekibe yeni katılan üyelerden biri olduğunu ifade eden Köse, “Yaklaşık üç aydır Mahalle Afet Gönüllüleri içerisindeyim, MAG’ım. Burada bir eğitim süreci var. MAG eğitim süreci yaklaşık 40 saatlik bir eğitim süreci. Bunun sonunda bir sertifika alıyorsunuz ve MAG yani Mahalle Afet Gönüllüsü oluyorsunuz. Bu eğitime biraz daha ilerletip 160 saate çıkardığınızda bu sefer Acil Müdahale Ekibi AME/SAR olarak geçiyor, AME/SAR oluyorsunuz. Daha yetkin bir eleman haline geliyorsunuz.
Bir hafta önce Fethiye ekibinin AFAD tarafından hazırlanan bir akreditasyon sınavına girerek başarılı olduğunu söyleyen Köse’ye Türkan Portakal ise şu katkıyı yaptı: “Ankara’ya gittik ve Süleyman Soylu’dan yetki belgemizi aldık. Biz insanlara ulaşıyoruz aslında. Bu şekilde stantlar kuruyoruz. Elimizde broşürlerimiz var. Üye formlarımız var. Üye yapıyoruz. Anlatmaya çalışıyoruz.“
“BİZİM ASIL LİDERİMİZ MUHTARLAR”
Mahalle Afet Gönüllüleri ekibinden Gülnur Çobanoğlu ise Mahalle Afet Gönüllüleri ekibine katılmak isteyenlerle daha çok mahalle muhtarları aracılığıyla bağ kurduklarını ifa etti. Bir diğer üye Murat Doğan ise kendilerinin asıl liderlerinin muhtarlar olduğunu ifade etti: “Onların yaymasıyla başvurular alınıyor. Daha sonra bize geliyor. Asıl liderimiz mahalle muhtarları. Muhtarımız sayesinde mahallelere yayılıp her mahallede bir MAG olarak çalışmalarımız var. Bu ay da yaklaşık iki ekip daha kuruluyor. Yavaş yavaş çoğalıyoruz.”
“AMACIMIZ CANA ULAŞMAK”
Aynı zamanda orman gönüllüsü olduklarını ifade eden Türkan Portakal ise “İlk yardım sertifikası aldık. Amacımız cana ulaşmak. Bu keçi oluyor, insan oluyor başka bir canlı oluyor. 3 tane de eğitim köpeğimiz var. Hızlı bir şeklide çalışıyoruz. Umarın Fethiye’nin bütün mahallelerinde mahalle afet gönüllüleri kurulur ve üyelerimiz artar” dedi.
“AFET OLDUKTAN SONRA DEĞİL, ÖNCESİNDE BİLİNÇLENME”
Fatih Köse ise herkese bilinçlenme çağrısı yaptı: “Afet olduktan sonra değil, bizdeki amaç da oydu zaten, afet öncesi bilinçlenme. İnsanlara da o bilinci aktarmaya çalışıyoruz. İnsanlarda da o yönde bir tepki bekliyoruz. Herkesin afete hazır olmasını bekliyoruz. Çünkü bu başımıza gelecek eninde sonunda”
“BELEDİYEMİZE TEŞEKKÜR EDİYORUZ”
Köse ise son olarak Fethiye Belediyesi’ne kendilerine katkılarından dolayı teşekkür ederek bu tip kurumların desteğiyle daha dirençli yere batıklarını ifade etti: “Onların desteğini hissetmek önemli bu kurum için çünkü biz her birimiz gönüllüyüz. Ekonomik olarak bir şeyimiz yok. Elimizden geldiğince kendimiz bir şeyler yapmaya çalışıyoruz ama bu tip kurumlar bize desten verince biz daha destekli daha dirençli yere basıyoruz.”