Bu siteye girerek Gizlilik İlkeleri ve Kullanım Şartlarını kabul etmiş sayılıyorsunuz.
Accept
Gündem FethiyeGündem Fethiye
  • Gündem
  • Politika
  • Toplumsal Cinsiyet
  • Ekoloji
  • Yaşam
  • Kültür&Sanat
  • Spor
  • Özel Haberler
  • Resmi İlan
Okunuyor İnsanlık Halleri – 8
Paylaş
Aa
Gündem FethiyeGündem Fethiye
Aa
  • Gündem
  • Politika
  • Toplumsal Cinsiyet
  • Ekoloji
  • Yaşam
  • Kültür&Sanat
  • Spor
  • Özel Haberler
  • Resmi İlan
Arama
  • Gündem
  • Politika
  • Toplumsal Cinsiyet
  • Ekoloji
  • Yaşam
  • Kültür&Sanat
  • Spor
  • Özel Haberler
  • Resmi İlan
Takip edin
© 2022 Foxiz News Network. Ruby Design Company. All Rights Reserved.
Köşe Yazısı

İnsanlık Halleri – 8

Son güncelleme: 9 Temmuz 2025 15:35
 Yazar:  Mustafa Tuncaelli  
9 Temmuz 2025 15:34
Paylaş
mustafa tuncaelli insanlık halleri 8 köşe yazısı
Paylaş

CELLADINA AŞIK OLMAK YA DA MİLAS – YATAĞAN SENDROMU – 2

İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği tarafından 04-09-2021 ile 04-10-2021 tarihleri arasında yani toplam 30 gün Muğla’da Yatağan bölgesinin 11 farklı lokasyonunda kükürt dioksit (SO2) ve Azot dioksit (NO2), 1 lokasyonunda ise PM2,5ve PM10emisyon ölçümleri yapılmıştır. Bu çalışma YATAĞAN-MUĞLA HAVA KALİTESİ ÖLÇÜM RAPORU olarak yayınlanmıştır.

Geçen yazımda termik santralların bacalarından her yıl atmosfere atılan kükürt dioksit (SO2) ve azot oksitlerinin (NOX) miktarlarını vermiştim. Bu yüzden bunlara tekrar değinmeyeceğim ama yukarıda bahsettiğim çalışmanın özellikle dikkatimi çeken PM2,5ve PM10 emisyon değerlerinden bahsetmek istiyorum.

PM, partikül madde demek.

Partikül Madde ne demek?

Partikül Madde havadaki küçük parçacıklar, partiküller demek. PM kısaltmasının yanındaki sayı, partikül (parçacığın) büyüklüğünü belirtmektedir; PM10 10 mikron ve daha küçük, PM2,5ise 2,5 mikron ve daha küçük partikülleri ifade eder.

Atmosferde bulunan katı ve sıvı halde asılı olan küçük parçacıklar Aerosoller (Partikül Maddeler) olarak tanımlanmaktadır. İnsan saçının kalınlığının yaklaşık 5’te biri ile 500’de biri arasında büyüklüğe sahip olan atmosferdeki partikül maddeler (PM) özellikle PM2.5olarak adlandırılan ince partiküller, sağlık için çok önemlidir.

Kalp krizi ve felç de dahil olmak üzere kardiyovasküler sistem üzerinde zararlı etkilere neden olabilmektedir.

PM2.5ve PM10‘a maruz kalındığında ayrıca astım atakları da dahil olmak üzere solunum üzerinde kötü etkilere neden olmaktadır. Çevresel etkilerine bakıldığında; PM2.5, sisin ana nedenidir.

Ayrıca, partikül maddeler rüzgâr ile uzun mesafelere taşınabilir ve toprağa ve yüzey sularına ulaşabilir. Yüzey sularına ulaştığında, kıyı sularının ve büyük akarsu havzalarının besin dengesini bozar. Toprağa ulaştığında ise hassas alanlara zarar verir ve ekosistem çeşitliliğini etkiler.

Ayrıca, kaya gibi birçok maddeye zarar verebilir ve bozabilir, bu sebeple kültür mirasları da zarar görebilmektedir.

Yeni bulgular, PM’nin çocukların sağlıklı gelişimine zarar verdiği, obe­zite ve alzaymır gibi hastalıklarla ilişkili olduğunu göstermektedir.

Yatağan’da bir ay süre ile yapılan ölçümde ne bulunmuş?

Önce PM10 sonucunu vereyim.

Türkiye ve Avrupa’da 24 saatlik ortalama sınır değer 50 mikrogram /m3’tür.

Ölçüm sonucu bulunan;

PM10 (mikrogram/m³)
Minimum70,56
Maksimum187,09
Ortalama128,25

PM10  ölçümünün en düşük değeri bile sınır değerin yüzde 40 üzerinde. Günlük değerlerin ortalaması ise kabul edilen sınır değerin 2,5 katı yüksek.

Gelelim PM2,5ölçümüne.

PM2,5ile ilgili olarak Türkiye’nin belirlediği bir değer yok ama Dünya Sağlık Örgütü’ne göre olmasına izin verilen 24 saatlik ortalama değer 15 mikrogram/m3. Yıllık ortalama ise 5 mikrogram/m3.

Yatağan’da yapılan otuz günlük PM2,5ölçümünün sonuçlarına bakalım;

PM2.5 (mikrogram/m³)
Minimum45,23
Maksimum90,55
Ortalama65,66

PM2,5ölçümünün en düşük değeri bile sınır değerin 3 katı yüksek. Günlük değerlerin ortalaması ise kabul edilen sınır değerin 4,3 katı yüksek.

Bu sonuçları üç termik santralin etki sahasındaki bütün bölgeler için üç aşağı beş yukarı geçerli kabul edebiliriz.

Yani ister Yatağan bölgesinde olsun ister Milas bölgesinde olsun insanlar hava açık ve temiz görünüyorken bile zehir solumaya devam ediyorlar.

Havada solunan zehir, ister fakir ister zengin ister işçi ister köylü ayırt etmiyor.

Yaşı küçük ya da büyük onun için fark etmiyor.

Esnafmış, pazarcıymış, öğretmenmiş, memurmuş, muhtarmış, bürokratmış, askermiş, sporcuymuş, güvenlik görevlisiymiş, zabıtaymış bana mısın demiyor, zehirlemeye devam ediyor.

Kömür yakan termik santralları ve kömür madenlerini aslanlar gibi savunan sendikacıları da es geçmiyor inanın. Onlar da zehirlenmeye devam ediyor.

Zehirlenmeyi bilinçli seçenlere bir şey diyemem, can onların ama sırf onların ekonomik çıkarlarına uygun, onların o an için işlerine geliyor diye milyonlarca insanın ve doğadaki tüm canlıların, toprağın, suyun zehirlenmesine nasıl evet deriz?

***

Ankara’da mecliste madenciler lehine “Süper İzin Torba Kanunu” görüşmelerinde gördüğümüz gibi, Akbelen direnişinin yükseldiği 2023 yılında da peş peşe termik santral ve kömür ocakları yanlısı köy muhtarlarının açıklamalarını gördük.

4 Mayıs ve 27 Temmuz 2023 tarihlerinde Yeniköy Termik Santral önünde toplanan muhtarlar yaptıkları basın açıklamasında “Bizler bu köylerin, bu ormanların, bu toprakların asıl sahipleri olarak, bizim can damarımız olan, köylünün, vatandaşın geçim kaynağı olan bu santrallerin çalışmaya devam etmesini istiyoruz!” dediler. (1)

Vay canına!

“Bu ormanların, bu toprakların asıl sahibi olarak…” diyorlar!

Bunu kime diyorlar, yok olan köylerinin yok olmayan parçasını korumaya çalışan İkizköylülere…

Yukardaki lafı diyen köy muhtarlarının arasında bir iki küçük parçası haricinde köyleri tamamen yok edilmiş Hüsamlar, Sekköy, İkizköy muhtarları da var. İki mahallesini Yeniköy Termik Santralı için kaybetmiş Bağdamlar muhtarı, köyleri önce üç kuruş verilerek istimlak edilmiş sonra da burada yeteri kadar kömür yok diyerek yarısı tekrar köylülere daha fazla paraya satılmış olan Karacaağaç muhtarı ve Kemerköy Termik Santralı’na karşı direnmiş Türkevleri köyünün muhtarı da var. Diğer muhtarlar da şu veya bu şekilde topraklanın bir kısmını santral ve ocaklar için kaybetmiş muhtarlar. Hüsamlar muhtarı köyü olmadığı için Milas merkezde oturuyordu o yıllarda.

Kömür yakan termik santrallar ve kömür maden ocakları nedeniyle havanın, suyun, toprağın kirlenmesi, insanlar dahil tüm canlıların zehirlenmesi, su kaynaklarının, tarım alanlarının, meraların, zeytinliklerin, bağın, bahçenin, hayvancılığın, arıcılığın, ormanların ve köylerin yok edilmesi neden bu kişilerin umurunda değil?

Celladına bu aşk neden?

Sanırım bütün geçim kaynakları termik santral ve kömür maden ocakları tarafından yok edilen, göç etmek zorunda bırakılan insanlar dışında, hala o yörede yaşamak zorunda bırakılan insanların çaresizliği!

Her şart altında kendi çıkarları için ruhunu da bedenini de birilerine kiralamayı sevenleri söylediklerimin dışında tutarak söylüyorum, açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilen insanların tek çıkış yolu olarak termik santrallara ve maden ocaklarına biat etmek zorunda bırakılması.

Seve seve, ya da zorla…

“..bizim can damarımız olan, köylünün, vatandaşın geçim kaynağı..” diyorlar santrallar için.

Çoluk çocuk her gün zehirlenmekten değil de kömür ocakları kapanır ve termik santral çalışamaz olurda biz de geçim kaynağımızı kaybederiz diye büyük endişe duyuyorlar ve kraldan daha çok kralcı olarak, termik santral patronları ile kader birliği kuruyorlar.

Kendi köyleri zamanında yok edildiği ya da kendi kalan köylerinde kömür bulunmadığını düşündükleri için bize dokunmazlar diye düşünüyorlar sanırım.

Bu hiç belli olmaz.

Santrallar çalışmaya devam ettiği sürece ruhsat sahası içinde kalan bütün köyler (ruhsat sahası içinde kalan bütün alanları kendi malları olarak gördükleri için) her zaman yok edilme tehlikesi altında olacaklar.

Kömürlü termik santrallar ve kömür maden ocakları çalıştığı sürece her gün hep birlikte zehirlenmemizin yanı sıra, yeni yaşam alanlarımız yok edilecek, burada yaşayanlar göçe zorlanacak, birçok insan açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilecek ve acılarımıza yeni acılar eklenecek.

“Bin seçmenden 750’si o santralden ekmek yiyor. Benim oğlum da dahil. Muhtar olarak, ben o seçmenin yanında olmak zorundayım.”  diyor Türkevleri muhtarı..(2)

Santralı savunmak kısa vadede size kazançlı gibi görünebilir ama değil be sayın muhtarım!

Kömürlü termik santralların yarattığı hava kirliliğinin küresel ısınmayı nasıl arttırdığını ve dolayısıyla yarattığı iklim değişikliklerinin yol açtığı buzulların erimesi, fırtınalar, seller, kuraklık vb. nedenlerden dolayı yaşanan iklim felaketlerinin dünyaya ödettiği bedeli hiç düşündün mü demeyeceğim muhtarımıza ve onun gibi düşünen muhtarlara…

Sadece şunu sormak istiyorum!

Hep birlikte zehirlenmemizin, sağlığımızın bozulmasının, kirlilik nedeniyle bizim ve birçok canlının hayatını kaybetmesinin, yaşam alanlarımızın yok edilmesinin, halkımızın göçe zorlanmasının, binlerce insanın ekmeğinden olmasının, açlığa ve yoksulluğa mahkûm edilmesinin bedelini hiç hesapladınız mı, sayın muhtarım?

Bu bedeli siz, termik santrali savunan muhtarlar ve sendikacılar ödeyebilir misiniz?

Bırakalım sizin ödemenizi, termik santralcılar ödeyebilir mi?

***

“Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer

ve hala şarabımızı vermek için üzüm gibi sıkılıyorsak

kabahat senin,

-demeğe de dilim varmıyor ama-

kabahatin çoğu senin, canım kardeşim!”(3)

***

Muğla’nın bereketli toprakları, doğal güzellikleri, tarihi zenginlikleri, kültürü ve sanatı ile sağlıklı bir çevrede büyük bedeller ödemeden hep birlikte güzel güzel yaşayamaz mıyız?

Bu o kadar zor mu?

Tek yapmamız gereken, geçmişten bugüne kadar yaşananları, ödetilen bedelleri, ufak çıkarlarımız için görmezden gelmeyi bırakmak; zalime, cellada değil, direnenlere kulak vermek, onların yanında olmak, onlarla birlikte cellada karşı direnmek.

Hepsi bu!

Direnenlere bin selam…

Dipnotlar:

  1. https://www.milasonder.com/guncel/muhtarlar-yine-yenikoy-santralinde-aciklama-yapti/60920
  2. https://xbodrum.com/haber/25295207/milas-turkevleri-muhtarindan-santral-guzellemesi
  3. Nazım Hikmet Ran “Akrep Gibisin Kardeşim“
Mustafa Tuncaelli

Makina mühendisiyim. İstanbul’dan Muğla’ya bir otel şantiyesinde çalışmak için 1991 yılında geldim. Geliş o geliş. O günden bu yana Muğlalıyım. İnşaat faslından sonra turizmde teknik müdür olarak 17 sene çalıştım. Arada 3 sene Antalya merkezli çalışma var ama o zaman bile Muğla ile bağım kopmadı. Muğla’ya yerleştiğim yıldan bu yana Muğla’nın havasına, suyuna, taşına, toprağına sahip çıkma mücadelesine elimden gelen desteği vermeye çalışıyorum. Gündem Fethiye ile bu vesile ile tanıştık, yazılarımla da bir nebze katkıda bulunabilirsem ne mutlu bana.

 

Paylaş:

  • X'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır) X
  • Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır) Facebook
  • WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır) WhatsApp
  • Telegram'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır) Telegram

İlginizi Çekebilecek Haberler

Doğayı duyumsamak (!)

Domuz meselesi

İnsanlık Halleri-7

Sorularla aydın olmanın çelişkisi üzerine notlar

Mülteci

Paylaş
Önceki Haber denizli elektrik kesintisi, denizli elektrik kesintisi son dakika, aydem elektrik kesintisi denizli, aydem elektrik kesintisi, aydem denizli Denizli elektrik kesintisi 10 Temmuz 2025
Sonraki Haber muğla hava durumu, muğla hava durumu 14 temmuz, muğla aylık hava durumu, muğla günlük hava durumu, muğla hava durumu saatlik Muğla Hava Durumu 10 Temmuz 2025

Bizi Takip Edin

37.8k Takipçi Beğen
3k Takipçi Takip Et
28.7k Takipçi Takip Et
2.4k Abone Abone Ol

En Çok Okunan Haberler

marmaris trafik kazası marmaris kaza son dakika
Marmaris’te bir otomobil evin bahçesine yuvarlandı
Yaşam
Bodrum ve Marmaris’te 6. İdil Biret Müzik Festivali düzenlenecek
Kültür&Sanat
fethiye motosiklet kazası fethiye sahil yolu kaza
Fethiye’de trafik kazası: 22 yaşındaki motosiklet sürücüsü hayatını kaybetti
Yaşam
Muğla’nın meydanlarında, CHP’ye yönelik gözaltı ve tutuklamalara karşı tepki: “Türkiye, başkanlarını geri istiyor” 
Gündem
bodrum ana isale hattı, bodrum ana isale, bodrum ana isale hattı patladı, ana isale hattı patladı, bodrum
Bodrum’da ana isale hattı patladı: Asfaltın bir bölümü çöktü
Yaşam

Hakkımızda

  • Biz Kimiz?
  • Gizlilik İlkeleri / Privacy Policy
  • Künye
  • İletişim
  • Politika Belgeleri

Kategoriler

  • Gündem
  • Politika
  • Toplumsal Cinsiyet
  • Ekoloji
  • Yaşam
  • Kültür&Sanat
  • Spor
  • Özel Haberler
  • Resmi İlan

Sosyal Medya

  • Twitter
  • Facebook
  • İnstagram
  • Youtube

İlçeler

  • Fethiye
  • Bodrum
  • Menteşe
  • Marmaris
  • Datça
  • Milas
  • Seydikemer
  • Köyceğiz
  • Ortaca
  • Dalaman
  • Ula
  • Yatağan
  • Kavaklıdere

Copyright © 2023 Gündem Fethiye. Tüm Haklı Saklıdır.

Welcome Back!

Sign in to your account

Lost your password?