Çimento fabrikasına karşı çıkan yurttaşların haklarında çıkan iddialara dair basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasında konuşan Deştin Çevre Platformu Sözcüsü Haluk Özsoy, “Şunu bilin ki bizler sizin çocuklarınıza da onurlu bir gelecek bırakmak için mücadele ediyoruz” dedi.
Muğla‘nın Menteşe ve Yatağan ilçelerine bağlı Bayır ve Deştin mahallelerinin ortak sınırında kurulmak istenen entegre çimento fabrikasına karşı mücadele eden çevre aktivistleri hakkında, bazı sosyal medya hesapları tarafından ‘para karşılığı eylem yaptıkları’ yönünde iddialara karşı dün (27 Haziran) saat 18.00’de Muğla Sınırsızlık Meydanı’nda 167 sivil toplum kuruluşu ve meslek örgütü imzasıyla basın açıklaması yapıldı.
“MUĞLA HALKI SİZLERE AĞZINIZIN PAYINI LAYIĞINIZCA VERDİ”
Basın açıklamasında konuşan Deştin Çevre Platformu Sözcüsü Haluk Özsoy, şu ifadelere yer verdi:
Hukuki ve toplumsal anlamda süreci kazandıklarını ifade eden Özsoy, “Hiç bir umudu kalmayan çimentocuların, son zamanlarda hakkımızda türlü araçlarıyla başlattığı karalama ve iftira kampanyalarıyla karşı karşıyayız. Bu karanlık yöntemler başka şehirlerde işe yaramış olabilir fakat Muğla’da sökmez” dedi.
Özsoy, karalama kampanyasına katılan kişilerinin çocukları ve kendileri için onurlu bir gelecek bırakmak istemediğini ifade etti.
Ayrıca Özsoy, şu ifadelere yer verdi:
“Yalnız şunu bilin ki bizler sizin çocuklarınıza da onurlu bir gelecek bırakmak için mücadele ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Bu konuda uzun uzadıya konuşmayacağım, zaten kentimizin onurlu ve ilkeli gazetecileri ve bütün Muğla halkı sizlere ağzınızın payını layığınızca verdi.”
Özsoy, karalama kampanyası yapanların para olmadan kıllarını kıpırdatmadıklarını ve kendileri dışında hiçbir şeyi düşünmediklerini belirtti.
“KARŞIMIZDA BÜYÜK VE KÖTÜ BİR SERMAYE VAR”
Karalama kampanyası yapanların para olmadan doğayı, insanı, halkı, hakkı savunabilme ihtimalini inandırıcı bulmamalarının normal olduğunu ifade eden Özsoy, “Kişi kendinden bilir işi. Bir insan karşısındakinin kafasının nasıl çalıştığını ancak kendi kafasının çalışma biçiminden hesap edebilir” dedi.
Gazetelerin ve gazetecileri satın alan bir sermaye olduğunu belirten Özsoy, “Bizi karalamak için, zehir fabrikasını kanunsuz biçimde de olsa kurabilmek için milyarlar harcayabilen, büyük ve kötü bir sermaye var” ifadelerini kullandı
Bunun yanı sıra Özsoy, şu ifadelere yer verdi:
“Ama şunu unutmayın, siz son model kalın zırhlarınızı, iki buçuk metre boyunda dünyanın en pahalı kılıçlarınızı kuşanıp gelseniz de bir avuç köylü, yaşam savunucuları ve Muğla halkı, üzerindeki çaputlarla, evinde yaptığı küçük bir sapanla sizi alnınızın ortasından vurup devirdi, devirmeye de devam edecek.”
Özsoy, ne kadar zengin olunursa olunsun ister beşli çete olun ister faşizan karanlık sermaye birleşmiş ve dayanışma içindeki bir halkın yenilemeyeceğini ifade etti.
Özsoy, “Muğla’yı ne beşli çeteye ne faşizan karanlık sermayeye, ne de diğer kötülüklere yem etmeyeceğiz, sizin karanlığınızın Muğla’nın da üstüne çökmesine ne yaparsanız yapın izin vermeyeceğiz” sözlerine yer verdi.
Mücadelede bir elin beş parmağı gibi olduklarını ve birbirine benzemediklerini ifade eden Özsoy, “Boyu, ekonomik durumu, siyasi görüşleri, inançları, hayata bakışları farklı farklı olan beş benzemeyiz, ama bu beş benzemez birlik olup yumruk haline geldiğinde yani halk ayrılıklarına değil aynılıklarına odaklandığında karşımıza devler çıksa bile yere getirmeyi çok iyi biliriz” ifadelerini kullandı.
Son olarak Özsoy şu sözleri söyledi:
“Şimdi aynı mücadelemizde olduğu gibi beş benzemez parmağımızı bir edip yumruğumuzu sıkalım ve yeminimizi edelim. Ama öyle bağıralım ki hem çimentocular, hem beşli çete hem de Muğla’yı sömürme niyetinde olan bütün para babaları duysun.”
Yurttaşlar daha sonrasında Muğla’yı korumak için bir yemin ettiler. Yeminde şu ifadeler kullanıldı:
“Muğla’daki, her zeytin ağacına, yemin ediyoruz ki,
Muğla’daki, her portakal ağacına, yemin ediyoruz ki,
Muğla’daki, yetişen her fideye, yemin ediyoruz ki,
Muğla’daki, kurda kuşa, börtü böceğe, ve her karış toprağa, yemin ediyoruz ki,
Muğla’yı, bütün pisliklerden, ve yaşam düşmanlarından, temizleyene kadar,
Mücadele edeceğiz, yıllar sürse bile,
Mücadele edeceğiz, onyıllar sürse bile,
Mücadele edeceğiz, gerekirse yüzyıllar sürse bile.
Mücadele edeceğiz”