Cumhurbaşkanı kararıyla Muğla’nın Datça ilçesindeki Kargı Tepesi’nin imar planının değiştirilerek yapılaşma yolunun açılmasına ilişkin MUÇEP Datça Meclisi bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada, 2021’den bu yana Kargı Tepesi için mücadele ettikleri belirtilerek, kararı kabul etmedikleri vurgulandı.
Muğla’nın Datça ilçesindeki Kargı Tepesi’nde, Nisan 2021’deki Cumhurbaşkanlığı kararıyla 128 dönümlük hazine arazisi özelleştirilmek istenmişti. Yurttaşlar karara karşı mücadele başlatmıştı.
Açılan davalarda yerel mahkemeler Datçalılar lehine karar vermişti. Buna rağmen temyiz yoluyla 2024 yılında merkezi idarenin özleştirme uygulaması yönünde karar verildi. Datçalılar kararı Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı beklenirken 21 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlanan ‘10000 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı’yla Kargı Tepesi’ndeki aynı bölge ve buna ek olarak sekiz parselde imar planı değişikliğine gidildi.
Kararla birlikte bölgede; ticaret-turizm alanı, otel, rekreasyon alanı, otopark ve yol yapılmasının önü açıldı.

“GERİ DÖNDÜRÜLEMEZ BİR TAHRİBAT GERÇEKLEŞECEK”
Bu gelişmeler üzerine Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Datça Meclisi basın açıklaması gerçekleştirdi.
Dün (15 Temmuz) saat 18.00’de Berkin Elvan Yontusu’nda ‘Adalet ve Barış Buluşması’ sonrası gerçekleştirilen basın açıklamasını Aydın Bodur okudu.
“Kıyılardaki yapılacak günübirlik dinlenme alanları ile korunması gereken Kargı Tepesi’nde çok daha geniş bir alanda geri döndürülmez bir tahribat gerçekleşecek” denilen açıklamada, şunlar soruldu:
“Datça Yarımadasının tamamı doğayı tahrip eden bu tür müdahalelere karşı bir Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmemiş miydi?
Kıyılar, tepeler dahil doğal kalmış bu alana turistik tesis yapılması, koruma amaçlı yapıldığı söylenen plan tadilatının ‘koruma amaçlı temel gerekçesi’ne aykırı değil mi?
O alanın doğal kalmasını sağlamak, ancak ve ancak inşaat ve turizm dahil insan etkisinden uzak tutmak gerekmez mi?
Kamuya yani herkese ait bir hazine arazisi; hangi hakla özelleştirilerek, hangi sermayedarın yararına sunulacaktır?
Yerel halkın seçtiği yerel yönetimin yaptığı ve sunduğu imar planlarına, yukarıdan merkezi idare eliyle tek bir yer için mevzi imar planı değişiklikleri yapmak tepeden inmeci, baskıcı, otoriter bir idareye örnek değil midir?”
2021’DEKİ AÇIKLAMAYA DİKKAT ÇEKİLDİ
Kargı Tepesi’ne ilişkin 2021’de MUÇEP Datça tarafından yapılan basın açıklamasına dikkat çekilerek, açıklamanın şu bölümüne yer verildi:
“Kargı Yolundaki 128 Dönümlük alanın otel ya da başka bir amaçla özelleştirilmesini ve betonlaştırılmasını da Kızlanaltı Güllük Mevkiinde kıyı parsellerinin kiralanmasını da kabul etmiyoruz.
Datça’nın dokusunun plansız programsız müdahalelerle, yerel halka sorulmadan, yerel yönetimlerin ve/veya temsilcilerinin onayı alınmadan sadece rant hırsıyla değiştirilmesini demokrasiye uygun bulmuyoruz.
Merkezi yönetimin halkı ve temsilcilerini yok sayarak uygulamaya aldığı bu müdahalelerin karşısındayız. Sadece çevre mücadelesi yürüten kuruluşlar olarak değil daha çok demokrasi, daha çok özgürlük, daha çok eşitlik, daha çok adalet arayışında olan tüm kesimlerle ve kişilerle birlikte bu haksız-hukuksuz müdahalelere karşı meşru yollardan birlikte mücadele edeceğimizi duyuruyoruz.”
Dört yıl önceki açıklamada, merkezi yönetimin yerel demokrasiye karşı saldırıya geçtiğini ifade ettikleri hatırlatılan açıklamada, “Saldırılara karşı Datça’nın tüm demokrasi güçleriyle birlikte bir ‘kent savunması’ örerek karşı koyması gerektiğine işaret etmiştik” denildi.

“DATÇA TARİHİNİN BELKİ DE EN KALABALIK BASIN DUYURULARINDAN BİRİ YAPILMIŞTI”
Datça Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla gerçekleştirilen basın açıklaması hakkında şunlar söylendi: “Nitekim böylece bileşeni olduğumuz Datça Demokrasi Platformu’nun çağırıcılığında daha kalabalık, daha detaylı, daha kapsayıcı bir basın açıklamasının da önü açılmıştı ve yine hatırlanacaktır: Nisan 2021’de Datça Demokrasi Platformu bileşenleri ile birlikte Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan basın açıklaması Datça tarihinin belki de en kalabalık, en ses getiren basın duyurularından biri yapılmıştı.”
“BİR GECE YARISI KARARIYLA TALANA AÇILMASINI KABUL ETMİYORUZ”
MUÇEP olarak 2021’deki ruh haliyle seslendikleri belirtilen açıklamada, şunlar söylendi:
“Datça’nın en güzide, en doğal yaşam alanlarından biri olan Kargı koyunu, tepesini ve kıyılarını işgal eden günübirlik eğlence alanları ile birlikte koca bir otel ve otopark yapılmasının önü, bir kez daha, üstelik Datçalıların, yerel yönetimin oluru alınmadan, itirazlarına rağmen tepeden inme bir kararla, açılmış oldu.
Böylesi doğal bir alanın, yereldeki yurttaşlara sormadan ve sivil toplum örgütlerinin ya da yerel yönetimin görüşü bile alınmadan bir gece yarısı kararıyla talana açılmasını kabul etmiyoruz. Bu karar yerel halkın, yerel yönetimin, kamunun aleyhine, halka rağmen hukukun arkasından dolanılarak alınmış meşru olmayan anti demokratik bir karardır.”
“BİZ BU KARARI TANIMIYORUZ”
Açıklamada son olarak, “Bu kararda direnmek aklın, bilimin, hak-hukukun gösterdiği yola aykırıdır. Anti-Demokratiktik, halkı, hakkı, hukuku tanımamaktır. Biz bu kararı tanımıyoruz” ifadelerine yer verildi.