Muğla’nın Menteşe ilçesindeki kız öğrenci yurdunun inşaatında ‘Mağara ve içinde mezar bulundu’ iddialarına dair CHP’li Cumhur Uzun, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Uzun, “İçinde mezar ve mağara bulunduğu iddia edilen bir alanda hem öğrencilerimizin can güvenliği hem de kültürel mirasın korunması açısından en yüksek hassasiyet gösterilmelidir” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, Muğla’nın Menteşe ilçesinde yapımı tamamlanan beş bloklu kız öğrenci yurduna dair “mezarlık ve derin bir çukurun üstüne inşa edildiği, kazı sırasında mağara ve mezar tespit edildiği, buna rağmen mağara girişinin betonla kapatılarak inşaata devam edildiği” iddialarını Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı.
Uzun, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Sen de Gündem Fethiye'ye abone ol, gerçeğin yanında ol!
Yurt inşaatında görev yapan vinç operatörünün yaklaşık 15 metre derinlikte mağara ve mezar tespit ettiği ancak mağara girişinin beton blokla kapatılıp üzerinin dolgu malzemesiyle örtülerek inşaata devam edildiği öne sürüldü.
Ayrıca, söz konusu yurda öğrencilerin yerleştirilmeye başlandığı; buna karşın zeminde olası çökme ve deprem risklerine ilişkin kapsamlı, şeffaf bir incelemenin kamuoyuyla paylaşılmadığı iddia edildi.
MUĞLA VALİSİ İDDİALARI YALANLADI
Diğer yandan, Muğla Valisi İdris Akbıyık, “50 cm aralıklarla, zikzak yönlü ölçüm yöntemiyle 14 metre derinliğe kadar yapılan taramada sürekliliği olan arkeolojik bir yapı, boşluk veya anormal oluşuma dair herhangi bir bulguya rastlanmamıştır” diyerek iddiaları yalanladı.
Uzun, ilgili bakanlık birimleri ile yapı denetim kuruluşlarının sahada yaptığı denetimlerde kazı alanındaki çukur ve mağara yapısına ilişkin herhangi bir uyarı tutanağı düzenlenip düzenlenmediğinin açıklanmasını ve öğrencilerin can güvenliği için bağımsız uzmanların da dahil olacağı yeni bir zemin ve statik güvenlik analizinin yapılıp yapılmayacağını sordu.
Öğrencilerin can güvenliğinin her şeyden önemli olduğunu vurgulayan Uzun, inşaata başlanmadan önce yürürlükteki deprem mevzuatına uygun zemin etüdü ve jeolojik–jeoteknik etüt raporlarının hazırlanıp hazırlanmadığı sorularını da verdiği yazılı soru önergesinde Osman Aşkın Bak’a yöneltti.
Söz konusu raporlarda mağara, boşluk, karstik yapı gibi risklere ilişkin herhangi bir tespit bulunup bulunmadığının da netleştirilmesini talep etti.


UZUN, İDDİALAR DOĞRUYSA İLGİLİ BİRİMLERE BİLDİRİM YAPILIP YAPILMADIĞI SORDU
Kazı çalışmaları sırasında mağara ve içinde mezar tespit edildiği iddiasının doğru olup olmadığını soran Uzun, bu iddialar doğruysa 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında Muğla Müze Müdürlüğü’ne veya ilgili Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na bildirim yapılıp yapılmadığının, yapıldıysa tarih ve sayılarıyla birlikte kamuoyuna açıklanmasını istedi.
Sen de Gündem Fethiye'ye abone ol, gerçeğin yanında ol!
Ayrıca Uzun’un önergesinde, mağara girişinin betonla kapatılması ve üzerinin hafif dolgu ile örtülmesi işlemini onaylayan ya da kontrol eden kamu görevlileri hakkında herhangi bir idari soruşturma başlatılıp başlatılmadığı soruları da yer aldı.
Önergede, teknik incelemeler sonuçlanana kadar yurdun geçici olarak boşaltılması ya da kapasitesinin sınırlandırılmasının değerlendirilip değerlendirilmediği ile mezar bulunduğu iddia edilen alanın can güvenliği, jeolojik riskler ve kültürel miras açısından ilgili bakanlıklar arasında koordinasyon sağlanarak yeniden ele alınıp alınmayacağı da soruldu.
“KAMUOYUNUN TEREDDÜTLERİ GİDERİLMELİDİR”
Uzun, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:
“Bir yurt binası projelendirilirken ilk bakılması gereken şey o yapının zemini ve deprem güvenliğidir. Üstüne üstlük içinde mezar ve mağara bulunduğu iddia edilen bir alanda hem öğrencilerimizin can güvenliği hem de kültürel mirasın korunması açısından en yüksek hassasiyet gösterilmelidir.
Bu iddialar bir an önce, bağımsız uzmanların da dahil olduğu şeffaf bir inceleme süreciyle aydınlatılmalı ve kamuoyunun tereddütleri giderilmelidir. Muğla’da tek bir öğrencimizin dahi ‘riskli bir yapıda barınma’ endişesi taşımasına izin vermeyeceğiz.”
Uzun, sekiz maddelik soru önergesinde şu sorulara yer verildi:
- Söz konusu yurt inşaatına başlanmadan önce, yürürlükteki deprem mevzuatı ve ilgili teknik standartlar uyarınca zemin etüdü ve jeolojik-jeoteknik etüt raporları hazırlanmış mıdır? Hazırlandı ise bu raporların tarihleri nedir ve raporlarda mağara, boşluk, karstik yapı veya benzeri risklere ilişkin bir tespit yer almakta mıdır?
- Kazı çalışmaları sırasında mağara ve içinde mezar tespit edildiği iddiası doğru mudur? Doğru ise 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında Muğla Müze Müdürlüğü’ne veya ilgili Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na bildirim yapılmış mıdır? Yapıldıysa bu başvuru ve alınan kararların tarih ve sayıları nelerdir?
- Mağara girişinin beton blokla kapatıldığı ve üzerinin hafif dolgu yapılarak inşaata devam edildiği iddiaları doğru mudur? Doğru ise bu işlemi onaylayan ve denetleyen kamu görevlileri kimlerdir ve haklarında idari soruşturma başlatılmış mıdır?
- Bakanlığınız ve Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü’nün ilgili birimleri ile yapı denetim kuruluşlarının sahada yaptığı periyodik denetimlerde, kazı alanındaki dev çukur ve mağara yapısına ilişkin herhangi bir tespit veya uyarı tutanağı düzenlenmiş midir? Düzenlendiyse sonuçları nelerdir?
- Basına yansıyan söz konusu iddialar sonrasında, öğrencilerin güvenliğini sağlamak amacıyla bu yurtta bağımsız uzmanlar (TMMOB’ye bağlı meslek odaları, üniversiteler vb.) tarafından yeni bir zemin ve statik güvenlik analizi yapılması için bakanlığınızca inceleme veya denetim süreci başlatılmış mıdır? Başlatıldıysa kapsamı ve mevcut bulguları nelerdir?
- Yurtta hâlihazırda barınan öğrencilerin can güvenliği bakımından, teknik incelemeler sonuçlanıncaya kadar yurdun geçici olarak boşaltılması veya kapasitesinin sınırlandırılması yönünde bakanlığınızca yapılan bir değerlendirme var mıdır? Varsa bu değerlendirmenin içeriği nedir? Yoksa gerekçesi nedir?
- Üzerinde mezar bulunduğu iddia edilen bu alanın, hem jeolojik riskler hem de kültürel mirasın korunması boyutuyla Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı arasında kurumsal bir koordinasyon çerçevesinde yeniden değerlendirilmesi için bakanlığınızca başlatılan veya planlanan bir çalışma var mıdır?
- Mezar olduğu anlaşılan yerde varsa bulunan kalıntılardan bir örnek alınmış mıdır? Kolluk kuvvetine konuya dair haber verilmiş midir? Verilmişse ne gibi işlemler yapılmıştır?
Sen de Gündem Fethiye'ye abone ol, gerçeğin yanında ol!













