Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Gizem Özcan, laikliğe ve pedogojiye aykırı olarak eğitimi dinselleştirme faaliyetlerinin arttığını belirtti ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi verdi.
CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan, Muğla’nın Menteşe ilçesinde ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum) programı çerçevesinde, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından öğrencilerin mezarlık temizliğine götürülmesi konusunu Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı.
“EĞİTİMİ DİNSELLEŞTİRME YÖNÜNDEKİ FAALİYETLER GİDEREK ARTMIŞTIR”
Özcan, ÇEDES protokolünün 2021 yılında Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirildiğini belirterek, “ÇEDES protokolü kapsamında gerçekleştirilen laikliğe ve pedogojiye aykırı, eğitimi dinselleştirme yönündeki faaliyetler giderek artmış ve kamuoyundan tepki toplamıştır” sözlerine yer verdi.
Proje kapsamında okullarda imamların ‘manevi danışman’ adıyla görevlendirildiğine değinen Özcan, “2021-2022’de 48 ilde başlatılan ÇEDES protokolü 2022-2023’te 81 ilde 703 okula yaygınlaştırılmıştır. Proje kapsamında ‘manevi danışman’ olarak görevlendirilen imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kuran kursu hocaları, MEB okullarındaki öğrencilere ‘değerler eğitimi’ vermeye başlamıştır” dedi.
“PSİKOLOG VE PEDAGOGLAR; ÇOCUKLARIN MEZARLIKLA İLGİLİ ETKİNLİKLERE KATILMASININ, RUHSAL HASTALIĞIN TETİKLEYİCİSİ OLABİLECEĞİ VURGULAMIŞTIR”
Özcan, ÇEDES Projesi kapsamında Tekirdağ, Batman ve Niğde’de öğrencilere cami temizletilmesinin basına yansıdığını hatırlatarak, “Öğrencilere Adıyaman Tut ve Muğla Menteşe’de mezar temizletilmiştir” ifadelerini dile getirdi.
Menteşe’de, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sosyal medya hesabı üzerinden öğrencilerin mezarlıkta olduğu görüntüleri paylaştığını, tepkilerin çoğalmasının ardından ise paylaşımı kaldırıldığını belirten Özcan, şu sözlere yer verdi:
“Konunun uzmanı psikolog ve pedagoglar tarafından yapılan açıklamalarda, çocukların mezarlık ziyareti ya da temizliği gibi etkinliklere katılımının, çocukların karakteri, yaşı, önceki deneyimleri, kaygı düzeylerine bağlı olarak pek çok ruhsal hastalığın tetikleyicisi olabileceği vurgulanmıştır.”
“LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİM CUMHURİYET DEĞERLERİNİN TEMELİ, EŞİT VE ÖZGÜR YARINLARIN GÜVENCESİDİR”
Özcan, hiçbir çocuğun dinsel içerikli pratiklere zorlanamayacağını vurgulayarak, “Laik ve bilimsel eğitim, Cumhuriyet değerlerinin temeli, eşit ve özgür yarınların güvencesidir. Hiçbir çocuk laik, bilimsel ve kamusal olmayan eğitime ve eğitim faaliyeti adı altındaki dinsel içerikli pratiklere zorlanamaz. Anayasamızın laiklik ilkesi ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nun gereği olarak ÇEDES projesi ivedilikle sonlandırılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Özcan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından yazılı olarak yanıtlanması talebiyle şu soruları yöneltti:
1. Mezarlık temizliği gibi dinsel içerikli faaliyetlerin çocuklarımıza dayatılmasının, uzman psikolog ve pedagogların vurguladığı gibi, onlarda kaygı, korku ve endişe yaratabileceği, ruhsal hastalıkların tetikleyicisi olabileceği hususunda ne düşünüyorsunuz?
2. ÇEDES projesinin çocukların sağlıklı gelişimini tehdit edeceği, farklı inanç ve kimliğe sahip olanların ayrımcılığa uğrayacağı, projeyle tek din tek mezhep dayatması yapılacağı konusundaki kaygılara dair düşünceleriniz nelerdir?
3. Bugüne kadar, okullara “manevi rehber” adı altında imam, vaiz ve Kur’an kursu öğrencisi olarak kaç kişi görevlendirmiştir? Görevlendirilen kişilerin kaçı emekli imam ve vaizdir? Bu görevlendirmelerin illere göre dağılımı nedir?
4. ÇEDES projesi kapsamında, projenin başladığı 2021’den bugüne kadar ne kadar harcama yapılmıştır? 2024 yılında ne kadar harcanması tahmin edilmektedir? Harcamalar MEB Bütçesi’nin hangi kaleminden yapılmaktadır?
5. Anayasamızın laiklik ilkesi ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nun gereğini yerine getirerek ÇEDES projesine ne zaman son vereceksiniz?