Bodrum Kadın Platformu, Muğla’nın Bodrum ilçesinde DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı ‘Kadınlar Barışı Konuşuyor’ başlıklı söyleşi gerçekleştirdi.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde bulunan Bodrum Hakan Aykan Kültür Merkezi’nde, Bodrum Kadın Platformu tarafından “Kadınlar barışı konuşuyor” başlığıyla düzenlenen etkinlik, 25 Haziran’da gerçekleştirildi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı etkinliğe; DEM Parti Kadın Koordinasyonu’ndan Berna Çelik; Evgera Jinên Azad/Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri, Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi’nden kadınlar ve Bodrumlu kadınlar katıldı.
Söyleşide, moderatörlük görevini Ada Köse üstlendi. Diğer yanda, konuşmasına savaşın uzun yıllardır hem ülkelerin hem de erkek egemen sistemlerin ürettiği bir kriz hali olduğunu belirterek başlayan Türkoğlu, şunları söyledi:
“Gündelik hayatın kendisi, siyasetin ya da devlet yönetme aklının kendisi savaşı besleyen, savaşın motivasyonunu sağlayan ve toplumu bunun üzerinden dizayn eden bir sisteme sahiptir.”

“SAVAŞI SOMUT OLARAK YAŞADIK, YAŞAMAYA DEVAM EDİYORUZ”
Filistinli, Rojavalı, Afganistanlı kadınların yıllarca savaşa maruz kaldıklarını hatırlatan Türkoğlu, “Savaşın kadınların hayatlarına nasıl mal olduğunu, aynı zamanda kadınların savaşlara karşı mücadelesini de aktarmak gerekir” dedi.
Bugün gelinen aşamada, savaşın hayatı nasıl tarif ettiğinden çok barışın hayatlara neyi kazandıracağını, barışın içinde kişilerin nasıl rol alacağı meselesinin önemli olduğuna dikkat çeken Türkoğlu, şunları söyledi:
“Savaşı somut olarak yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin her bir durmadan kendisini üreten savaşın krizli haliyle ilgili. Çatışma ve savaş üreten zihniyetlerin isimleri değişse de emperyal güçlerin veya ulus devlet aklının kadınların ve halkların yaşamlarına uzun yıllar müdahale etmiştir.”

“DEVLETE ‘DEMOKRATİKLEŞ’ DERSİN AMA O DEMOKRASİDEN NE ANLAR BİLEMEYİZ”
Birinci Dünya Savaşı devam ederken kadınların özgürlük, eşitlik, oy hakkı ve eğitim hakkı mücadelesi verdiğini hatırlatan Türkoğlu, İkinci Dünya Savaşı döneminde de tek tip olunmadığını, beden politikalarını ve kadınların deneyimlerinin var oluş felsefesine dayandığının öğrenildiğini vurguladı.
Türkoğlu, feminist mücadelenin ortaya çıkardığı sorgulamanın kıymetli olduğunu ve kadınları umutsuzluğa mahkum kılmadığını aktararak şunların altını çizdi:
“Sayın Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta başlattığı ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ devlete, örgüte ama en çok da topluma bir çağrıdır. Demokratik değişim dediğimizde, demokratik mücadele alanlarının büyümesi gerekiyor. Devlete ‘demokratikleş’ dersin ama o demokrasiden ne anlar bilemeyiz. Barış sürecinde bunları iç içe gören bir yerden bakmak lazım.”

“KADINLARIN, GENÇLERİN, EMEKÇİLERİN MÜCADELE EDEN HER KESİMİN MÜCADELESİ ÖNEMLİDİR”
Barışın çatışmasızlık hali olmadığını söyleyen Türkoğlu, “Her gün açlık, eşitsizlik, kimliklerin inkarının, kadın cinayetlerinin, nefret söyleminin olduğu bir yerde savaş yoktur diyebilir misiniz?” diye sordu.
Bu durumda zihniyet savaşı yürütmek zorunda olduklarını vurgulayan Türkoğlu, “Burada kadınların, gençlerin, emekçilerin mücadele eden her kesimin mücadelesi önemlidir” dedi.
Türkoğlu; erkek egemenliğinin, kadınlara “makul kadın” olmayı dayattığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Bu akla karşı bizim bir yaşam tahayyülümüzün olması gerekiyor. Özgürlük, eşitlik, demokrasi, adaletin günlük hayatta da toplum içinde de uygulanması gerekiyor. Devletin bütün kurumaları çürümüş, yargı mekanizması, eğitim kurumu, sağlık sistemi çökmüş durumda.”
Türkoğlu sözlerine, şunlarla devam etti: “Çöken mekanizmanın içini de erkek egemenliği her gün inşa ediliyorsa en çok buraya müdahale etmemiz gerekiyor. Devletin demokratik değişimi, erkek egemenlik zihniyetiyle de mücadeleden geçiyor. Bu devrimci bir müdahaledir.”
“AK PARTİ NE YAPACAK DİYE BEKLEYEMEYİZ”
Başka bir dünyanın mümkün olması için yaşamak istenilen toplumun inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Türkoğlu, “Tarihi bir fırsatın içindeyiz. Özne olduğumuzun farkında olarak hareket edersek, egemenlerin verdiğiyle yetinmeyiz” dedi.
Kadınların dünyasında, bu duruma müdahale etmek olduğunun altını çizen Türkoğlu, şunları söyledi:
“AK Parti ne yapacak diye bekleyemeyiz. Demokratik siyaset alanlarının gelişmesi, ifade özgürlüğünü güvence altına alacak, kadınların mücadelesini güvence altına alacaktır. Durmadan hareket halinde olduğumuz bir sürecin içindeyiz.”
Diğer yandan, söyleşi; katılım gösteren kadınların konuşmalarıyla devam etti.