Muğla’da mahkemenin “kapatılmalı” dediği üç termik santralin bugün hala çalıştırılmasındaki hukuksuzluk ile bu süreçte santrallerin yarattığı ekolojik ve toplumsal yıkıma dikkat çekmek amacıyla yola çıkan “Muğla Adalet Kervanı”nın yedinci durağı Bodrum oldu. Basın açıklamasının ardından konuşan Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Bir an önce suyun gerçek sahibi olan insana, vatandaşlara, halka sunulması gerekmektedir” dedi.
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Ekoloji Birliği, İklim Adaleti Koalisyonu ve Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK), Muğla’daki üç termik santralin kapatılması kararının uygulanması için başlattıkları “Muğla Adalet Kervanı” 26 Ekim 2023’te Bodrum’a ulaştı.
Yurttaşlar Gümüşlük, Bitez ve Bodrum Merkez’de yaptıkları yürüyüş ve broşür dağıtımlarında Muğla’da termik santrallerin neden kapatılması gerektiğini anlattı dağıttı. Saat 18.00’de ise Bodrum Denizciler Lokali önünde basın açıklaması yapıldı.
Basın açıklamasının ardında ise Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras konuşma yaptı. Aras, Akbelen Ormanı için verilen mücadelenin yalnızca su mücadelesi olmadığını; bir yaşam, kültür, demokrasi, barış mücadelesi olduğunu söyledi.
“MEVCUT LİNYİT REZERVLERİNİ DE HESAPLADIĞINIZDA, DAHA BİRÇOK KÖYÜN YAŞAM HAKKI OLAN SU REZERVLERİNİN ORTADAN KALDIRILABİLECEĞİNİ GÖREBİLİRSİNİZ”
Bölgede yok edilme tehlikesi ile karşı karşıya olan köy sayısının arttığını işaret eden Aras, “Akbelen’de bugüne kadar bölgede ortadan kaldırılan köy sayısına baktığınızda ve daha mevcut linyit rezervlerini de hesapladığınızda, daha birçok köyün tarımsal alanın zeytinliğin ve insanların yaşam hakkı olan su rezervlerinin ortadan kaldırılabileceğini görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
“TERMİK SANTRALLERİN BİR AN ÖNCE BÖLGEMİZDEN, TÜRKİYE’DEN VE DÜNYADAN KALDIRILMASI GEREKİR”
Bodrum’da ve dünyanın geri kalanında yaşanan su krizinin ana sebebinin iklim değişikliğinin sonucu olduğuna vurgu yapan Aras, “Özellikle karbon salınımı yapan bu tür tesislerin, yani termik santrallerin bir an önce bölgemizden, Türkiye’den ve dünyadan kaldırılması gerekir. Şu anda atmosfere en büyük zararı; hem aşırı ulaşım araçları, yani uçaklar ve yine yapılan taşıma ve aynı zamanda tabii ki atmosfere çok büyük oranda sera gazı salan termik santraller yapmaktadır” dedi.
“UCUZ LİNYİT ÇIKARMAK İÇİN AZ ENERJİLİ KALORİLİ LİNYİTİ ÇIKARMAK İÇİN ORMANLARIMIZI, TARIM ALANLARIMIZI, YAŞAM ALANLARIMIZI TAHRİP ETMEYE GEREK YOK”
Konuşmasında yenilenebilir enerji kaynaklarına işaret eden Aras, bölgede güneş ve rüzgarın enerji üretiminde kullanılabileceğini çok iyi bildiklerini söyledi.
Aras, “Şu anda üç tane termik santralin tükettiği suyla üretilen enerjinin, en az üç katı kadar enerjinin mevcut termik santrallerin tarif ettiği yerlerde yapılacak olan temiz enerji kaynaklarıyla üretilebileceğini biliyoruz. Yani artık kömür çıkarmak için, ucuz linyit çıkarmak için az enerjili kalorili linyiti çıkarmak için ormanlarımızı, tarım alanlarımızı, yaşam alanlarımızı tahrip etmeye gerek yok. Bunu bir an önce hükümetimiz açıklamalıdır. Termik santralleri kapatıp yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmalıdır. Özellikle enerji politikaları devlet politikası haline getirilmelidir” ifadelerini kullandı.
“SOĞUTMADA İLLA YERALTI KAYNAKLARININ VEYA BARAJLARIN KULLANILMASI DA GEREKMEMEKTEDİR”
Aras, enerji üretiminde soğutmada kullanılan sularında bir an önce tekrar doğada insan hakkı için bırakılması gerektiğini söyledi. Aras ayrıca, “Özellikle yine ifade etmek isterim ki bölgede mevcut atık su arıtma tesislerinin geri dönüşüm suyundan da bu soğutma karşılanabilir. İlla yeraltı kaynaklarının veya barajların kullanılması da gerekmemektedir” dedi.
“BİR AN ÖNCE SUYUN GERÇEK SAHİBİ OLAN İNSANA, VATANDAŞLARA, HALKA SUNULMASI GEREKMEKTEDİR”
“Suyu lütfen; serbest, doğaya ve insan hakkı olarak bırakın bu suyu termik santrallerin o obur santrallerin soğutmasında lütfen kullanmayın” diyen Aras, termik santrallerin tükettiği suyun Bodrum’un su ihtiyacını karşılayabileceğini yineledi.
Aras, “O yüzden bir an önce suyun gerçek sahibi olan insana, vatandaşlara, halka sunulması gerekmektedir. Bizim mücadelemiz bunun üzerinedir” dedi.
Muğla Valisi İdris Akbıyık ile bir görüşme yaptıklarını söyleyen Aras, Muğla’da yapılacak bir eylem duyumu ile Akbıyık’ın Devle Su İşleri (DSİ), Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) Genel Müdürlüğü, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ü ve kendisini davet ettiğini, alternatif su kaynakları konusunda bir toplantı gerçekleştirdiklerini söyledi. Toplantıda, mevcut hatların değişimi konusunda atılacak adımların konuşulduğunu aktardı.
“Ben kendisine huzurlarınızda teşekkür ediyorum” diyen Aras konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Duyarlı bir mülki idare amirimiz var. Kendisine teşekkür ediyorum. Bunun üzerine bizler de gereken katkıyı koyacağız. Akbelen’in suyunu serbest bırakacağız ve aynı şekilde ormanlarımızı koruyacağız. Tarımsal alanlarımızı koruyacağız ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla hem yaşamı hem suyu hem de geleceğimizi kurtaracağız. Ben huzurlarınızda Muğla Çevre Platformuna çok teşekkür ediyorum, bu yaptıkları eylem için çalışmaları için bundan sonra da Bodrum Belediyesi Başkanı olarak Bodrum halkı olarak biz de sizlerin yanınızdayız.”