Yargının ‘kapatılmalı’ dediği Muğla’daki üç termik santralin bugün hala çalıştırılmasındaki hukuksuzluk ile bu süreçte santrallerin yarattığı ekolojik ve toplumsal yıkıma dikkat çekmek amacıyla yola çıkan “Muğla Adalet Kervanı”nın ikinci durağı Marmaris oldu.
Haber: Burak Necip Başar
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Ekoloji Birliği, İklim Adaleti Koalisyonu ve Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK), Muğla’daki üç termik santralin kapatılması kararının uygulanması için başlattıkları “Muğla Adalet Kervanı” bugün (21 Ekim 2023) ikinci durağı olan Marmaris’te.
Gündem Fethiye, Akbelen Ormanı’nda sona erecek sekiz günlük süreci izlemek ve okuyucusu ile buluşturmak için kervana katıldı.
Aydın İdare Mahkemesi’nin Muğla’daki Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılması için 1997 yılında verdiği karar Danıştay tarafından onaylanmıştı. Türkiye, Danıştay kararını uygulamadığı için 2005 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından mahkûm edilmişti.
Datça’nın ardından Marmaris’e ulaşan Kervan, saat 12.00’de Camiavlu Pazaryeri’nde bildiri dağıtımıyla başladı. Ardından ise saat 14.00’de Atatürk Meydanı’nda stant kurularak bildiri dağıtıldı.
Yurttaşlar, bildiri dağıtımı sırasında Muğla’daki termik santrallerin kapatılmasını söyleyen mahkeme kararlarının tarihsel sürecine ve termik santrallerin doğaya ve topluma verdiği zararlara ilişkin duyurular yaptı.
Adalet Kervanı Marmaris durağında, daha sonra ise saat 17.00’de Abdi İpekçi Parkı’nda Muğla için Adalet forumu başladı.
“TÜRKİYE’DEKİ DİĞER TERMİK SANTRALLERİN KAPATILMA SÜRECİNİN DE HIZLANMASINI MURAT EDİYORUZ”
Forumda söz alan yurttaşlardan MUÇEP Gökova Meclisi Gönüllüsü Serdar Denktaş, Muğla Adalet Kervanı’nın dört örgütün yaklaşık iki aylık çalışması sonucunda düzenlendiğini belirtti ve çalışmanın amacının 1996 yılında Muğla’daki üç termik santralin kapatılmasına yönelik kararların uygulanması olduğunu söyledi.
Yargı kararının yaklaşık 30 yıldır uygulanmadığını ve ardından da termik santrallerin özelleştirildiğini anlatan Denktaş, artık bu duruma dur demek istediklerini dile getirdi. Yalnızca Muğla’daki değil tüm termik santrallerin kapatılmasını istediklerine dikkat çeken Denktaş, halihazırda Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’na taraf olan bir ülke olarak kömürden çıkılması için iklim eylem planlarını yapma sorumluluğunu hatırlattı.
Yargı kararlarının uygulanmadan Muğla’daki termik santrallerin çalıştırılmasını hatta yenilerinin açılması için planlar yapılmasını eleştiren Denktaş, “Muğla’daki bu üç termik santrali kapattırabilirsek bu çalışmalarımız sonucunda diğer termik santrallerin kapatılma sürecinin de hızlanmasını murat ediyoruz” dedi.
“YARGI KARARLARINI TANIYORUZ DENDİĞİNDE ARTIK HİÇBİRİMİZ GÜVENDE DEĞİLİZ”
MUÇEP Datça Meclisi Gönüllüsü, Hukukçu Güngör Erçil de söz alarak yargı kararlarının uygulanmaması kararlarını değerlendirdi.
Danıştay tarafından, 1996 yılında Muğla’daki termik santrallerin kapatılmasını söyleyen kararın onandığını, 2005 yılında AİHM tarafından Türkiye’nin Danıştay kararını uygulamasın gerektiğini hatırlatan Erçil şöyle konuştu:
“Bunun üzerinden 18 yıl geçti hala bu karar uygulanmış değil. Bir meslektaşımın dediği gibi, hiçbirimiz güvende değiliz. AİHM kararlarının uygulanmaması tabii ki binlerce erken ölüme, doğal hayatın yok olmasına yol açan Muğla’daki üç santralin kapatılması açısından önemli ama ‘AİHM karalarını tanımıyoruz, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımıyoruz’ dendiğinde hiçbirimiz güven olamayız.”
“YURTTAŞIN DOĞAYI KENDİ YAŞAM ALANINI KORUMAK İÇİN DEVLETİ BU KADAR DAVA ETTİĞİ BAŞKA BİR ÜLKE YOKTUR”
Erçil, meselenin yalnızca Muğla meselesi olmadığını belirtti ve “Mesele Türkiye ölçeğinde mahkeme kararlarının uygulanmaması, doğanın yok edilmesi, yaşam alanlarının yok edilmesi” dedi.
Muğla özelinde, 2022 yılında neredeyse yüzde 100 oranında Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir kararlarının verildiğine dikkat çeken Erçil, “Muğla gibi beş tane özel çevre koruma bölgesinin olduğu, onlarca yüzlerce doğal sit alanı ve arkeolojik sit alanının olduğu bir şehir, yüzde 59 maden ruhsat alanı olabilir mi?” diye sordu.
Yurttaşların verilen kararlara sürekli dava açmak s-zorunda olduğuna vurgu yapana Erçil, “Yurttaşın devletin bu kadar dava ettiği başka bir ülke yoktur. Yurttaşın doğayı kendi yaşam alanını korumak için devleti dava etmek zorunda kaldığı başka bir ülke yoktur” ifadelerini kullandı.
Muğla Adalet Kervanı Marmaris durağının ardından 22 Ekim’de Akyaka’da olacak.
Kervanın örgütleyicileri “Muğla’daki Termik Santraller Neden Kapatılmalı?” sorusuna 10 maddede şöyle yanıt veriyor:
- Hukuk devleti ilkesi yargı kararlarının uygulanmasını gerektirir. Mahkemelerin verdiği kapatma kararı uygulanmıyor
- Türkiye’nin Muğla’daki santrallerin ürettiği elektriğe ihtiyacı yok
- Kamu kaynakları termik santrallere aktarılıyor
- Termik santraller usulsüz çevre izinleri ile çalıştırılıyor
- Termik santraller aşırı hava kirliliğine yol açıyor
- Termik santraller aşırı su tüketiyor
- Kömür sahaları köylerimizi yok ediyor, insanları göçe zorluyor
- Kömür sahaları ormanlarımızı yok ediyor
- Kömür sahaları zeytinliklerimizi, tarım alanlarımızı yok ediyor
- Termik santraller Muğla’da 68.000’den fazla insanın erken ölümüne neden oldu
Diğer yandan, MUÇEP’in Muğla’daki termik santrallerin kapatılması için 23 Ağustos 2023 tarihinde Change.org üzerinden başlattığı imza kampanyası hala aktif.
Kampanyaya imza vermek için buraya tıklayın