Zafer Partisi Muğla İl Başkanı Cem Ayber, Ümit Özdağ’ın tutuklanması hakkında Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtladı. Ayber, yurttaşları 26 Ocak’ta düzenlenecek olan İzmir Mitingi’ne davet etti.
Haber: Yasin Çoban
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Antalya’da yaptığı bir konuşmada kullandığı ifadeler nedeniyle “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla Ankara’da gözaltına alınmıştı.
Daha sonra İstanbul’a getirilen Özdağ, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlaması düşmesine rağmen; sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımlar sebebiyle “halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek” suçlamasıyla 21 Ocak’ta tutuklanmıştı.
Zafer Partisi Muğla İl Başkanı Cem Ayber, Özdağ’ın tutuklanmasına ilişkin Gündem Fethiye’den Yasin Çoban’ın sorularını yanıtladı.
“TARİHİ BİR KONUŞMAYDI”
“Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasına konu olan konuşmayı bizzat takip ettiğini ifade eden Ayber, Özdağ’ın ifadeleri hakkında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bugüne dek ülke tarihinde yapılmış en etkili muhalefet örneklerinden biri, vurguları son derece haklı ve yerinde olan tarihi bir konuşmaydı. Söz konusu konuşma gelecekte, ülkemiz içinde olduğu antidemokratik ortamdan kurtulduğunda örnek olarak anılacak, siyasi tarih kitaplarında ve öğreti de yer alacak nitelikte bir konuşmadır. Genel Başkan’ımızın dahi pek çok konuşmasından farklı öneme ve mesajlara sahip bir konuşmadır.”
Özdağ’ın konuşmasının iktidarda panik ve öfke yarattığını söyleyen Ayber, “Sürecin devamında meydana gelen olgular ve tutuklama kararının bu panik ve öfke ile ilintili olduğu kanaatindeyim” dedi.
“SUİKASTİ İHTİMAL OLARAK DAHİ DÜŞÜNMEK İSTEMEM”
Tutuklama kararı sonrası Özdağ’ın “Tek endişem Kaşif Kozinoğlu’na yapılanın benzeri bir suikasta uğramaktır” ifadeleri hakkında konuşan Ayber, “Dilerim ki, böyle bir felaket gerçekleşmez. Türk halkının yakın tarihte gördüğü ve göreceği en büyük felaketlerden biri olur böylesi durum. Bu nedenle ihtimal olarak dahi düşünmek istemem” ifadelerine yer verdi.
Zafer Partisi’nin anayasal düzen içinde kurulmuş, yetkisini Anayasa’dan alan kanunlara saygılı olmuş, tamamen yasal bir siyasi parti olduğunun altını çizen Ayber, hedeflerinin iktidar olmak olduğunu belirtti.

“PARTİ’MİZ DAHA DA GÜÇLÜ ŞEKİLDE YOLUNA DEVAM EDECEK”
Anayasal düzen ve Siyasi Partiler Kanunu ile verilen hak ve yükümlülüklerin bilincinde, iktidar karşıtı bir muhalefet partisi olduklarını vurgulayan Ayber, tutuklama kararı sonrası Zafer Partisi’nin yol haritasını aktardı:
“Parti’miz derhal tüzük gereği gerekli kararları alarak, yine tamamen ilgili kanunlara uygun şekilde hiçbir yönetimsel boşluğa mahal vermeyecek şekilde gerekli atama ve görev değişikliklerini yaparak faaliyetlerine devam etmektedir. Yol haritası belli, hedef iktidar olmak ve Türk halkının son dönemde yerle yeksan edilen bazı hak ve yetkilerini tekrar Türk halkına geri vermektir. Sayın Genel Başkan’ımız Prof. Dr. Ümit Özdağ, jeopolitik bilgisi, aklı ve zekası, Türk halkına sevgisi ile partisini yönetmiştir. Söz konusu olgular, tutukluluk hali ile değişebilecek olgular olmadığından, Parti’miz daha da güçlü şekilde yoluna devam edecek, Genel Başkan’ımızın bilgi, zeka ve vatan sevgisi yönetmeye devam edecektir Parti’mizi.”
“ANTİDEMOKRATİK UYGULAMALAR KARŞISINDA VAR OLAN TOPLUMSAL TEPKİNİN GÖRÜNÜR HALE GETİRİLMESİ SAĞLANACAK”
Muğla’da ve ilçelerinde basın açıklamaları gerçekleştirdiklerini söyleyen Ayber, şöyle devam etti: “Süreç tutukluluk ile devam ettiği takdirde, yoğun üyelik ve bilgilendirme çalışmaları ile parti tercihinden bağımsız, tüm Türk halkı sürece dahil edilerek antidemokratik uygulamalar karşısında zaten halihazırda çok güçlü şekilde var olan toplumsal tepkinin görünür hale getirilmesi sağlanacaktır. Bu çalışmalar süresince sırası ile anayasal düzen, kanunlar, parti disiplini ve parti içi hiyerarşi tavizsiz şekilde kırmızıçizgimizdir, asla bu çizgi aşılmayacaktır.”
Tutuklama kararı sonrası Muğla’daki diğer muhalefet partileri temsilcilerinin kendileri ile iletişime geçtiğini ifade eden Ayber, “Ancak mevcut durumda bunun yeterli olmadığını, bu konuda ise benim ve teşkilatımın tutukluluk süreci devam ettiği takdirde, daha sistematik davetler ile öncelikle bize düşen davet görevini yerine getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Davetlerimiz öncelikle doğrudan arayarak sonrasında ise sosyal medya hesaplarından açık davet olarak gerçekleşecek” dedi.
“İZMİR MİTİNGİ DEMOKRATİK HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİN SAVUNULABİLMESİ İÇİN SON FIRSAT NİTELİĞİNDE”
Şu anda önceliklerinin 26 Ocak’ta düzenlenecek olan İzmir Mitingi olduğunu vurgulayan Ayber, “Bu miting Türkiye’de belki de demokratik hak ve özgürlüklerin savunulabilmesi için son fırsat niteliğindedir. Tüm Türk halkını bu mitinge katılarak ‘İktidara dur’ demeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİ VE HUKUK KURALLARI ÇERÇEVESİNDE MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”
Yargı üzerindeki baskı ve yönlendirmelere rağmen Türk yargısına güvendiklerini ifade eden Ayber, şunları söyledi:
“Genel Başkan’ımızın bu yanlış tutum ve hukuksuzluğun sona erdirilerek, çok kısa sürede serbest kalacağına inanıyoruz. Genel başkanımız serbest kalıncaya kadar demokrasi ve hukuk kuralları çerçevesinde mücadelemize devam edeceğiz.”
“HUKUKSUZLUĞA KARŞI YÜKSEK SESLE TEPKİ KOYMAYA DAVET EDİYORUM”
Son olarak Ayber, siyasi partiler ve yurttaşlara çağrıda bulundu: “Böyle bir hukuksuzluk ikliminde, bugün genel başkanımıza yapılan yarın bütün partilerin genel başkanlarına, sivil toplum örgütlerinin genel başkanlarına yapılabilir. Bunun örneklerini gördük. Onun için kendini vatansever, Atatürkçü, cumhuriyetçi, milliyetçi, demokrat olarak tanımlayan bütün siyasi partileri ve vatandaşları bu hukuksuzluğa karşı yüksek sesle tepki koymaya davet ediyorum.”