Yusuf Can Zeybek, 664. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde üst üste üçüncü kez başpehlivanlık için mücadele edecek. Detaylar haberimizde.
Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664’üncüsü yaklaşırken, son iki yılın başpehlivanı Yusuf Can Zeybek gözünü altın kemere dikti. Üç yıl üst üste başpehlivanlık unvanını kazanan güreşçilerin sürekli olarak sahip olduğu altın kemer, bu yıl Yusuf Can Zeybek’in olabilir.


KIRKPINAR YAĞLI GÜREŞLERİ’NDE ALTIN KEMER HEYECANI
Edirne Belediyesi tarafından 1960 yılından bu yana verilen altın kemer, sadece üç yıl üst üste başpehlivanlık kazanan güreşçilere daimi olarak veriliyor. 1997 yılından beri hiçbir pehlivan bu seriyi tamamlayamadığı için altın kemerin daimi sahibi çıkmadı. Yusuf Can Zeybek, 2025 yılındaki güreşlerde şampiyon olursa, bu prestijli ödülü 28 yıl aradan sonra sürekli olarak almaya hak kazanacak.
ALTIN KEMERİ DAHA ÖNCE KİMLER KAZANDI?
Yaklaşık 1,5 kilo ağırlığında ve 480 gram 22 ayar altından yapılan altın kemerin ilk sürekli sahibi, 1960 yılında İbrahim Karabacak oldu. Daha sonra Ordulu Mustafa Bük (1966-1968), Karamürselli Aydın Demir (1976-1978), Denizlili Hüseyin Çokal (1982-1984) birer kez; Karamürselli Ahmet Taşçı ise iki kez (1990-1992 ve 1995-1997) altın kemeri daimi olarak aldı.
SON YILLARDA YAŞANAN KEMER REKABETİ
Son dönemde Recep Kara (2007-2008), Mehmet Yeşil Yeşil (2009-2010) ve Ali Gürbüz (2011-2013) gibi isimler altın kemere çok yaklaşmasına rağmen üçüncü yıllarında bu fırsatı kaçırdı. Gürbüz, doping nedeniyle kazandığı üçüncü şampiyonluğu kaybederek kemeri iade etmek zorunda kaldı.
YUSUF CAN ZEYBEK NERELİ?
Son iki yılın Kırkpınar başpehlivanı olan Yusuf Can Zeybek, Antalya’dan çıkmış bir güreşçi olarak biliniyor. Bu yıl kemeri kazanırsa Antalya, ilk kez kendi yetiştirdiği bir başpehlivan sayesinde altın kemerin sürekli sahibi olacak.


“AHLILI KEMER” EFSANESİ
Ahmet Taşçı’nın 1997’de altın kemeri kazanmasının ardından, 2001 yılında yaşadığı tartışmalı mağlubiyet sonrası güreş camiasında “O yılki kemerde Ahmet Taşçı’nın ahı var, kimse alamaz” efsanesi yayıldı. Bu söylem, uzun yıllardır hiçbir güreşçinin kemeri kazanamamasına bağlandı ve güreş literatüründe “Ahlı Kemer” ifadesi olarak yer buldu.