TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Ege Bölge Temsilcisi Ayşegül Akıncı Yüksel, Muğla’da yıllar sonra görülen kar yağışları ve soğuk havalar hakkında Burak Necip Başar’ın sorularını yanıtladı.
Kar yağışlarına pek rastlanmayan Muğla’da bu kış, kıyı kesimler de dahil olmak üzere kar yağışları görüldü. Yaz aylarında yüksek sıcaklıklar ve orman yangınlarıyla boğuşan bölgede, yüksek kesimlerin yanı sıra, Fethiye, Seydikemer, Bodrum, Marmaris ve Milas gibi ilçelerin kıyıya yakın bölgelerinde kar yağışları ve aşırı soğuklar bölgenin gündemini belirledi.

Kar yağışlarının yıllar sonra bu bölgelere uğraması, yağışların önümüzdeki süreçte ne şekilde devam edeceği ve birçok konuda merak edilen soruları, TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Ege Bölge Temsilcisi Ayşegül Akıncı Yüksel’e ilettik.
Gündem Fethiye’den Burak Necip Başar’ın sorularını yanıtlayan Yüksel, bölgede etkisini gösteren kar yağışının oluşumunu şu şekilde açıkladı:
“Kutup kaynaklı soğuk hava, Sibirya Antisiklonun güney enlemlere salınımı sonucunda geçtiğimiz haftadan itibaren Türkiye’nin güney enlemlerine kadar etkisini hissettirmiştir. Yılın bu aylarında görülen soğuk hava kütlesinin sıcaklığının, atmosferin 5000 metre seviyelerinde -40, -42 derece santigrat olduğunu Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı standart yüksek seviye basınç kartlarında görüyoruz. Güney enlemlere kadar inen yüksek seviyelerdeki soğuk havanın, yerdeki sıcaklıkların sıfırın altına düşmesine ve etkili kar yağışlarına neden olduğunu gördük.”
BÖLGEDE EN YÜKSEK KAR KALINLIĞI 1948’DE 41 CM
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine dayanarak geçmişte bölgede yaşanan aşırı soğuklarını aktaran Yüksel, “Kar yağışının ender görüldüğü illerimizden olan Muğla’nın, Meteoroloji Genel Müdürlüğüne ait uzun yıllar meteorolojik verileri incelendiğinde; 4 Ocak 2002 de 17 cm’lik kar kalınlığı ölçüldüğü, en yüksek kar kalınlığının da Kasım 1948 de 41 cm olduğu görülür; Yine aynı kaynakta en düşük hava sıcaklığının 1942 ocak ayında –12,6 derece santigrat olduğunu bilgisi de bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.
SOĞUK HAVALAR DEVAM EDECEK Mİ?
Muğla’nın özellikle kıyı kesimlerinde kar etkisini yitirmeye başladı ancak soğuk havalar hala bölgede hissediliyor. Yüksel, önümüzdeki süreçte beklenen hava sıcaklıklarını şu şekilde aktardı:
“Önümüzdeki günlerin hava tahminlerine baktığımızda; Muğla İl sınırlarında kıyı kesimler hariç iç ve yüksek yerlerde pazartesi gününü de içine alan periyotta günün en yüksek sıcaklıklarında kademeli bir artış olmasına karşın, minimum sıcaklıkların eksi değerlerde olması bekleniyor.”

ÜRETİCİLER SABAHA KARŞI DAHA TEDBİRLİ OLMALI
Önümüzdeki günlerde don olaylarının beklendiğini ifade eden Yüksel, üreticilerin tedbirli olması gerektiğini belirterek, “Cuma ve cumartesi geceleri, Muğla ili kıyı kesimleri hariç, hafif, iç kesimlerde ve ilin doğusunda orta kuvvetli ve kuvvetli don olayları beklenmektedir. Öğle saatlerinde ulaşılan günlük maksimum sıcaklığın düşüşe geçmesi gün doğumuna kadar devam eder. Havanın açık ya da kapalı olması, rüzgarın şiddeti, nispi nem oranı, yağış ve topografik yapı bu düşüşün miktarını etkiler. Sıcaklığın en düşük olduğu saatler sabaha yakın saatler olup genellikle gün doğumundan hemen önce sıcaklık en düşük değeri bulmaktadır. Tarım üreticilerimizin tedbirlerini bu zaman aralığı için planlaması, oluşabilecek zararı en aza indirecektir” dedi.
“ORMAN YANGINLARI; METEOROLOJİK KOŞULLARINA BAĞLI OLAN BİR AFETTİR”
Yaz aylarında Muğla’da yaşanan yüksek sıcaklıklar ve orman yangınları, kış aylarında görülen aşırı soğuklar ve kar yağışlarının iklim değişikliği ile bir bağlantısı olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Yüksel, “Orman yangınları, meteorolojik koşullarına bağlı olan bir afettir ve yangının başlangıcı, yayılması ve devamı aşamasında da en önemli etken yüksek sıcaklık, düşük nem ve kuvvetli rüzgardır. Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli’ne göre; 1900’lü yılların başından günümüze kadar yaklaşık 1,2°C artan küresel ortalama yüzey sıcaklığının iklim değişikliğine neden olacağı ve beraberinde kuraklık, sıcak hava dalgaları ve orman yangınları gibi birçok afetin, gelecekte sayıca ve şiddet olarak artacağını tahmin edilmektedir. Uzun süren kuraklık ve sıcak hava dalgaları yangınların yakıt olabilecek materyalinin kurumasını hızlandırıp, beraberinde kontrol etmesi güç yangınlara neden olabilir” ifadelerini kullandı.

“YANAN ORMANLAR BÖLGENİN İKLİMİNİN DEĞİŞİMİNE NEDEN OLMAKTADIR”
Yangınların meteorolojik koşullar ile değerlendirildiğinde yangınları sadece iklim değişimine bağlamanın mümkün olmadığına vurgu yapan Yüksel, “Değişen iklim, değişim gösterdiği parametrenin özelliğine göre etkisini gösterecektir. Ancak geçmişte ölçülememiş parametreler üzerinde yeni ölçümlere farklı değer görülmesi de iklim değişimine bağlanamaz. Ayrıca, yanan orman alanlarının iklimleri değiştirdiğine ilişkin yapılmış çalışmalardan söz etmek mümkündür. Yani ormanlar iklim değişimi sonucu yanmamış olsa da, yanan ormanlar bölgenin ikliminin değişimine neden olmaktadır” dedi.