Muğla’nın Menteşe ilçesinde 14 Eylül 2025’te yapılması planlanan “Toprağımızı Vermiyoruz” mitingi, 28 Eylül 2025 tarihine ertelendi. Yapılan açıklamada, “Son günlerde iktidarın demokratik siyaseti tasfiye ederek, toplumu kayyım rejimi ve yargı baskısı altında şekillendirme girişimine, hukuka ve demokrasiye yönelik saldırılar karşısında ortak mücadele hattını güçlendirmek arzusuyla mitingimiz erteliyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekillerinin imzasını taşıyan ve enerji ile maden yatırımlarına ilişkin düzenlemeler içeren “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, 19 Temmuz 2025’te Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda oylanarak kabul edilmişti.
Kanun, Zeytinlik alanlarda, ormanlarda ve meralarda madencilik faaliyetlerinin yapılmasını, enerji yatırımları izinlerinin kolaylaştırılmasını ve Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerinin hızlandırılmasını öngördüğü için kamuoyunda, özellikle emek demokrasi ve çevre örgütlerinin tepkisi ile karşılaşmıştı.
Bu süreçte Türkiye’nin farklı bölgelerinden çevre örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve yerel yaşam savunucuları bir araya gelerek “Toprağımızı Vermiyoruz Kampanyası”nı başlatmış, kampanya kapsamında 14 Eylül 2025 Pazar günü saat 16.00’da Muğla’nın Menteşe ilçesinde “Haklarımızdan vazgeçmiyoruz, toprağımızı vermiyoruz” sloganıyla bir miting düzenlenmesi planlanmıştı.
Ancak, miting sürecini yürüten Toprağımızı Vermiyoruz Kampanyası, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Tabip Odası, mitingin 28 Eylül 2025 tarihine ertelendiğini açıkladı.
Mitingin ertelenmesine gerekçe olarak, 7 Eylül 2025 tarihinde başlayan ve Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığına kayyum atanmasıyla devam eden süreç gösterildi. Bu gelişmeler, “iktidarın demokratik siyaseti tasfiye etme girişimi” olarak değerlendirildi.
Erteleme kararında, “hukuka ve demokrasiye yönelik bu baskılara karşı ortak mücadele hattını güçlendirme” amacı vurgulandı.
Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bizler, özgürlük ve hakların hukuk devleti güvencesinde korunduğu bir yaşam biçimini ve yaşam alanlarını savunan ortak mücadelenin parçalarıyız.
Son günlerde iktidarın demokratik siyaseti tasfiye ederek, toplumu kayyım rejimi ve yargı baskısı altında şekillendirme girişimine, hukuka ve demokrasiye yönelik saldırılar karşısında ortak mücadele hattını güçlendirmek arzusuyla, 14 Eylül’de planladığımız ‘Temel Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz, Toprağımızı Vermiyoruz’ mitingimizi, 28 Eylül 2025 tarihine ertelediğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.
7554 sayılı yasa ile maden ve enerji şirketlerinin çıkarları uğruna yapılan düzenlemeler, halkın iradesini yok sayan, doğayı ve emeği feda eden bir otoriterleşme programının parçasıdır.
28 Eylül’de Muğla’da buluşarak gasp edilmek istenen temel haklarımıza, yaşam alanlarımıza ve hukuk devleti güvencesindeki özgür yaşam biçimimize hep birlikte sahip çıkacağımızı beyan ediyoruz.”
NE OLMUŞTU?
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul 38. Olağan İl Kongresi 8 Ekim 2023’te Haliç Kongre Merkezi’nde yapıldı. Bahçelievler İlçe Başkanı Özgür Çelik, 342 delegenin oyuyla İstanbul İl Başkanı seçilirken rakibi eski il başkanı Cemal Canpolat 310 oy aldı.
Kongrenin ardından kongrede usulsüzlükler yapıldığı iddiaları basına yansıdı ve hukuki süreçler başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 4 Mart 2024’te kongrede “hile” ve “Seçim Kanunu’na muhalefet” suçlamalarıyla soruşturma başlattı.
Hazırlanan iddianamede, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’nin de aralarında bulunduğu 10 kişi hakkında, delege oylarına usulsüz etki iddiasıyla üç yıla kadar hapis cezası istendi ve iddianame Asliye mahkemesi tarafından kabul edildi.
Ayrıca bir grup delege, kongre sonucunun iptali talebiyle hukuk mahkemesine başvurdu. Davacı Özlem Erkan tarafından İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunulan dilekçede kongrenin “yetkisizlik ve usulsüzlük nedeniyle hükümsüz” olduğu öne sürüldü.
Dilekçeye göre, kongre delegelerinin oylarının para, telefon, tablet hediyeleri, iş vaadi gibi menfaatler karşılığında yönlendirildiği iddia edildi. Ayrıca, kullanılan oy sayısının resmi delege sayısını aştığı öne sürüldü ve 8 Ekim 2023 tarihli İstanbul İl Kongresi’nde alınan tüm kararların tedbiren durdurulması istendi. Davacı taraf, kongrede seçilen il başkanı, yönetim ve disiplin kurulu üyelerinin görevden uzaklaştırılmasını, yerine önceki il yönetiminin iadesini veya bir “geçici kurul” atanmasını talep etti.
Ayrıca CHP Merkez Yönetim Kurulu’nun 39. Olağan Kurultay takviminin de İstanbul örgütüyle ilgili kısmının durdurulması talep edildi.
MAHKEME KARARI VE GEÇİCİ KURUL ATANMASI
Yaklaşık iki yıl süren hukuki sürecin ardından İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2 Eylül 2025 tarihinde davaya ilişkin ara kararını açıkladı.
Mahkeme, CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen il başkanı Özgür Çelik ve il yönetim kurulunu tedbiren görevden uzaklaştırılmasına karar verdi. Kararda, 8 Ekim 2023 kongresinde delege oylarının “nakit ödemelerle etkilenmiş olabileceği” sonucuna varıldığı ve bu nedenle kongrede seçilen yöneticilerin görevden alınmasına hükmedildiği belirtildi.
Mahkeme kararına göre Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu’nun 11 Ekim 2023 tarihli mazbatasında adı geçen İl Başkanı, yönetim kurulu ve disiplin kurulu üyeleri görevden el çektirildi.
Mahkeme ayrıca “geçici yönetim kurulu” atanmasına karar verdi. Beş kişilik bu kurul, Gürsel Tekin, Zeki Şen, Hasan Babacan, Müjdat Gürbüz ve Erkan Narsap’tan oluşuyordu.
Karara göre bu heyet, CHP İstanbul İl Başkanı ve il yönetim organlarının tüm yetkilerini kullanmak üzere geçici olarak görevlendirildi. Gürsel Tekin, bu karar ile İstanbul İl Başkanlığı’nın geçici sorumlusu ilan edildi.
Mahkeme, CHP Merkez Yönetim Kurulu’nun 14 Temmuz 2025’te başlattığı 39. Olağan Kurultay takvimi kapsamındaki İstanbul ilçe ve il kongrelerini de tedbiren durdurdu. Böylece, karar sonrası İstanbul’da planlanmış devam eden ilçe kongreleri ve yaklaşan il kongresi seçimleri askıya alındı.
ÖZGÜR ÖZEL, GÜRSEL TEKİN’İN PARTİDEN İHRAÇ EDİLDİĞİNİ DUYURDU
Kararın ardından CHP Genel Merkezi, il yönetiminin yargı kararıyla görevden alınmasını “yok hükmünde” saydığını açıkladı. Karara itiraz ve tedbirlerin kaldırılması için verilen dilekçede kararın yalnızca CHP’ye değil, Türkiye’deki demokratik düzenine yönelik olduğu belirtildi ve şunlar söylendi:
“Bu karar Türk yargı tarihinde emsali bulunmayan bir görev gaspıdır. Mahkeme kendisini seçim kurulu yerine koymuş, seçim sonuçlarına müdahale etmiştir. Kongre seçimleri ilçe seçim kurulu gözetiminde yapılmış ve mazbata ile kesinleşmiştir. Buna rağmen mahkemenin verdiği karar, açıkça hukuka aykırıdır.
Davada karşı karşıya kalınan durum Anayasasızlaştırma sürecinin bir parçasıdır. Seçim yargısından alınamayacak karar, adliye mahkemesinden alınmaya çalışılmıştır. Daha önce açılan dokuz davada reddedilen talepler, onuncu dava üzerinden tedbir kararıyla kabul edilmiştir. Böylece Anayasa’nın 67. ve 68. maddeleri by-pass edilmiştir.
Karar, kimin partiyi yöneteceğine hükmetmektedir. Seçilmiş yöneticiler yerine mahkemece belirlenmiş kişilerin yıllarca partiyi yönetmesi olasılığı doğmuştur. Bu durum siyasi partilerin kendi iradesiyle yönetilmesi ilkesine aykırıdır.
Eğer bu karar emsal alınırsa, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin dahi adliye mahkemeleri tarafından iptal edilmesi gündeme gelebilir.
02/09/2025 tarihli ihtiyati tedbir kararı, Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’na aykırı olduğu kadar akla ve mantığa da aykırıdır. Bu karar yok hükmündedir. CHP, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsuru olarak yargı eliyle tasfiye edilemez.”
Kararın hemen ardından, 2 Eylül’de CHP Merkez Yönetim Kurulu, Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında acil toplandı ve Özel toplantı sonrasında Halk TV’ye yaptığı açıklamada mahkeme kararını “tamamen hukuksuz” bulduklarını, üst mahkemelere itiraz edeceklerini ve Gürsel Tekin’in partiden ihraç edildiğini şu sözlerle duyurdu:
“Özgür Çelik İstanbul İl Başkanımızdır. Görevinin başındadır. Görevine devam ediyor. İsminden bağımsız olarak atanan kayyum heyetinden görevi kabul edeceğini anladığımız, açıklaması o yönde olan kişiyi partiden ihraç ettik. Cumhuriyet Halk Partili hiç kimse Saray’ın kurduğu bu kumpasın bir parçası olamaz. Parçası olanı partiden ilişkisini keseriz. Tedbirli şekilde Yüksek Disiplin Kurulu’na verdik ve partiden ihraç ettik. Bu Gürsel Tekin olsa olur, bir başka isim olsa olur. Bu saray düzeninin, bu yargı kumpasına ben görev yaparım diyen diğer dört arkadaşın açıklamalarını bilmediğimiz için, onlar çok yakın takibimizde olan partililerimiz değil. Eğer onlar biz görevi kabul ediyoruz derlerse onlar da ihraç edilecek. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ne il başkanlığına ne genel merkezine Cumhuriyet Halk Partili’nin seçmediği biri giremez”
İHRAÇ KARARINA TEPKİ
İhraç duyurusunun ardından TV100’e konuşan Gürsel Tekin ise CHP yönetimini şu sözlerle eleştirdi:
“AK Parti yargısı diye bağırıyorsunuz, siz daha beter durumdasınız. Bana sormadan benim ifademi almadan, ben bir savunma yapmadan beni ihraç edemezsiniz. Disiplin Kurulu’na veremezsiniz”
3 Eylül 2025 tarihinde CHP Yüksek Disiplin Kurulu, Gürsel Tekin’e yazılı ya da sözlü savunma yapması için çağrıda bulundu. Tekin, sözlü savunma yapmak istemesi haline 26 Eylül’de CHP Genel Merkezi’ndeki toplantıya davet edildi.
Aynı gün Sözcü’ye konuşan Tekin, “Bugün itibarıyla göreve başladık” dedi. Parti binasına alınmayacağı iddiaları için de “Binada oturarak siyaset yapılmaz; particiliğimi kimseye tartıştırmam” ifadesini kullandı.
Diğer yandan, 3 Eylül 2025’te CHP İl delegeleri CHP Tüzüğü’nün 43’üncü maddesine dayanarak İstanbul İl Kongresinin olağanüstü toplanmasını talep etti.
İSTANBUL BAROSU’NDAN MAHKEME KARARINA TEPKİ
Karara hukuk çevrelerinden de eleştiri geldi. İstanbul Barosu, 2 Eylül 2025’te yayımladığı açıklamada, parti kongrelerine ilçe seçim kurulu hakimlerinin gözetiminde ve YSK denetiminde itiraz edilebileceğini hatırlatarak, bir asliye hukuk mahkemesinin kongre iptali yönünde karar almasının “açık bir görev gaspı ve yok hükmünde” olduğunu belirtti.
Baro, partiye kayyum atanmasını “demokrasiye vurulmuş ağır ve öldürücü bir darbe” şeklinde niteledi. Yargı yetkisinin kötüye kullanılarak siyasete müdahale edildiğini savunan İstanbul Barosu, “Egemenlik gaspına karşı halk iradesinin savunulmasına devam edeceğiz” diyerek karara tepki gösterdi
Geçici kurul adına 5 Eylül 2025 Cuma sabahı bir video mesaj yayımlandı; Gürsel Tekin, kurul üyeleriyle göreve başladıklarını duyurdu. Videoda Tekin “İstanbul İl Başkanı” olarak tanıtılırken altyazıda CHP’nin eski logosunun kullanılması dikkat çekti. Kısa süre sonra Hasan Babacan, “bu sürecin birlik ve beraberlikle atlatılması gerektiğini” belirterek görevi kabul etmeyeceğini açıkladı. Aynı gün Radyo Sputnik’e bağlanan Müjdat Gürbüz de “hiç kimsenin baskısı altında olmadan” heyetten ayrıldığını duyurdu; böylece geçici kurul, atamadan günler sonra dağılmaya başladı.
CHP’li Ali Mahir Başarır da 5 Eylül’de il binası önünde yaptığı açıklamada, eski ilçe başkanları Babacan ve Gürbüz’ün “parti iradesine ve ülkenin geleceğine halel gelmemesi” gerekçesiyle görev almayı reddettiklerini duyurdu. Başarır kalan üç kişiye (Gürsel Tekin, Zeki Şen, Erkan Narsap) seslenerek, “Mahkemenin bu yanlış kararına ortak olmayın, gelin siz de çekilin” çağrısında bulundu
Gürsel Tekin tüm tepkilere rağmen görevden çekilmeyeceğini ve “kararın arkasında duracağını” ifade etti ve 8 Eylül 2025 tarihinde CHP İstanbul İl Başkanlığı binasına gideceğini duyurdu. Tekin, 8 Eylül sabahı yola çıkmadan önce yaptığı açıklamada “Biz kayyum değil çağrı heyetiyiz. Kimseyi kovmaya gelmedik, sorunları çözmeye geldik” diyerek amacının çatışma olmadığını savundu. Tekin ayrıca atandıkları kurulun parti tüzüğü gereği “olağanüstü kongre çağrısı” yapmakla görevli olduğunu, bu nedenle kendilerine “çağrı heyeti” denilmesi gerektiğini ifade etti.
İL BİNASINA NÖBET ÇAĞRISI YAPILDI
Mahkeme kararının hemen ardından, İstanbul İl Başkanlığı’nı bırakmama yönünde CHP örgütü harekete geçti. İl Başkanı Özgür Çelik, 2 Eylül’de karar duyulur duyulmaz İstanbul İl Başkanlığı binasına giderek nöbete başladı. Çelik, sosyal medya hesabından “Değerli yol arkadaşlarım, telefonlarım kilitlenmiş durumda. Aramalara ve mesajlara dönmem mümkün değil. Süreci takip etmek ve yönetmek üzere İstanbul il başkanlığımıza geçiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi halktır, halkın evidir, baba ocağıdır. Teslim alınamaz!” mesajı paylaştı
CHP İstanbul Gençlik Kolları, il yönetiminin görevden uzaklaştırılması ve yerine kayyum atanması kararını protesto için yurttaşları 7 Eylül 2025 saat 23.00’te Sarıyer’deki CHP İstanbul İl Binası önünde toplanmaya çağırdı. Ayrıca, CHP İstanbul il yönetimi de tüm ilçe örgütlerine ve üyelere çağrı yaparak İstanbul İl Başkanlığı önünde toplanmaya davet etti. Partiden üyelerine gönderilen mesajda “Kayyıma geçit yok, tüm üyelerimizi İstanbul İl’e davet ediyoruz” denildi.
CHP lideri Özgür Özel de sosyal medyadan “Bütün demokratları, bütün CHP’lileri İstanbul’daki baba ocağına, Atatürk’ün evine sahip çıkmaya davet ediyorum” diyerek geniş bir katılım çağrısı yaptı.
Ayrıca, 7 Eylül 2025’te Ankara’da düzenlenen CHP 102. Yıl Dayanışma Konseri’nde konuşan Özgür Özel, “İstanbul İl Başkanlığı partimizin İstanbul’daki ‘baba evidir’. Tapusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e aittir. İl kongremizi yetkisiz mahkemeler eliyle iptal ettirip oraya kayyum oturtmaya çalışanlara yazıklar olsun. CHP’yi savunmak, Cumhuriyet’i savunmaktır” dedi.
Bu çağrıların ardından çok sayıda partili ve yurttaş, Sarıyer’deki il binası çevresine gitti.
İSTANBUL VALİLİĞİ’NDEN YASAK
İstanbul Valiliği ise aynı saatlerde gösterilere karşı tedbir aldı. 7 Eylül 2025 saat 20.00’den, 10 Eylül 2025 saat 23.59’a kadar İstanbul’un merkezi altı ilçesinde (Beşiktaş, Beyoğlu, Eyüpsultan, Kağıthane, Sarıyer, Şişli) her türlü toplantı, gösteri ve eylemi yasakladığını duyurdu.
Yasağa rağmen 7 Eylül gecesi il binası önünde toplanan partililer yağmura rağmen sabaha dek bekleyişlerini sürdürdü. Bu sırada polis ekipleri il binasına çıkan yolları kapatarak binayı abluka altına aldı. Çok sayıda çevik kuvvet ekibi bina çevresine konuşlandırıldı. İl binasına giriş çıkışlar polis barikatlarıyla engellendi.
CHP milletvekilleri ve yöneticileri polisle görüşerek engellemenin kaldırılmasını talep etti ancak sonuç alınamadı. CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş o gece Halk TV yayınına bağlanarak, “Binamıza girişimize, çıkışımıza izin verilmiyor. Bunu kabul etmiyoruz. Bunu yapan cuntacı Erdoğan’dır. İl binamıza giriş çıkışlar nasıl yasaklanıyor?” diyerek tepki gösterdi.
Özgür Çelik de binadan paylaştığı mesajda “CHP halktır. Halkımızın evini koruyacağız, görevimizin başındayız” diyerek binayı terk etmeyeceklerini vurguladı.
İstanbul Valisi Davut Gül, 7 Eylül gece yarısı sosyal medya hesabından bir açıklama yaparak, mahkemece atanan geçici kurulun il başkanı ve yönetimin tüm yetkilerine sahip olduğunu hatırlattı. Vali Gül, “Görevlerinin engellenmesi hukuken cezai yaptırım doğuracaktır” diyerek parti içinde karara direnilmesinin suç olabileceği uyarısında bulundu. Gül, “İstanbul’umuzda birlik ve beraberliğin korunması amacıyla gerekli tüm tedbirler alınmıştır” dedi.
Bu açıklamaya yanıt veren Özgür Çelik, Vali’yi etiketleyerek “CHP İstanbul İl binamız halkın evidir. CHP üyelerinin il binasına gelmesi gösteri değildir, suç hiç değildir. Üyelerimizin kendi evlerine gelmesinin engellenmesi suçtur” şeklinde cevap verdi.
Diğer yandan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 7 Eylül 2025 saat 10.53’te sosyal medya paylaşımıyla, CHP İstanbul İl Başkanlığı önündeki olaylar ve sosyal medyadaki provokatif paylaşımlar hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca adli soruşturma başlatıldığını duyurdu. Tunç, aynı açıklamada İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği tedbir kararına karşı CHP’nin adli yargıda yaptığı itirazlar ile YSK’ya başvuruların reddedildiğini belirterek, herkesin yargı sürecinin sonucunu sükûnetle beklemesi gerektiğini söyledi.
RTÜK’TEN CHP YAYINLARINA İLİŞKİN AÇIKLAMA: “MÜSAMAHA GÖSTERİLMEYECEK”
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, “Kamu düzenini tehdit eden, şiddeti özendiren, toplumsal hassasiyetleri istismar eden ya da kitleleri tahrik edebilecek -özellikle emniyet mensuplarını ve yargı görevlilerini hedef gösteren- yayınlara izin verilmeyeceğini; mevzuat ihlallerinin ağır yaptırımla karşılanacağını” açıkladı.
7 Eylül’ü 8 Eylül’e bağlayan gece boyunca, il binası önündeki kalabalık gece boyunca büyüdü VE bazı noktalarda barikatlar aşılmaya çalışıldı. Polis, yurttaşlara biber gazıyla müdahale etti. 8 Eylül 2025 Pazartesi sabahı, il binası önündeki bekleyiş sürerken de yer yer polis müdahaleleri gerçekleşti.
ÖZGÜR ÖZEL’DEN YILMAZ TUNÇ’A YANIT
Özgür Özel, 8 Eylül 2025 saat 12.20’de yaptığı sosyal medya paylaşımında, İçişleri Bakanı’na hitaben “Ne ben ne de partimden bir yönetici insanları sokağa ya da şiddete çağırıyor. Üyeleri kendi binalarına almayan, kanunsuz emirlerle polisi yurttaşla karşı karşıya getiren sizlersiniz. İl Başkanlığımız CHP’lilerin ‘baba evidir’; evi ablukaya almak haneye tecavüzdür. Hukuka uyun, derhal çekilin” ifadelerini kullandı.
CHP İL BAŞKANLIĞI ÖNÜNDE BİBER GAZIYLA MÜDAHALE
Mahkemenin kayyum olarak atadığı Gürsel Tekin’in binaya gelmesinin beklendiği saatlerde binanın arka kısmında barikat kuran çevik kuvvet, giriş kapısına doğru ilerledi.
Girişi engellemek isteyen CHP milletvekilleri ile polis arasında yeni arbedeler meydana geldi. CHP Muğla milletvekilleri Gizem Özcan ve Cumhur Uzun da saat 13.00 sularındaki arbedenin ortasında kaldı.
Özcan sosyal medya paylaşımında “Evimizi koruyoruz! Kayyımcı zihniyete evimizi teslim ederiz mi sandınız! Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in dediği gibi: ‘Ne yaparsanız yapın başaramayacaksınız. Enerjimizi bitiremeyeceksiniz, çelikten irademizi bükemeyeceksiniz.’” dedi.
Diğer yandan, polis ekipleri öğle saatlerinde il binasının bahçesine girerek içerideki partililere de müdahale etti. Çevik kuvvet polisleri, bina içinde bekleyen CHP’lileri kalkanlarla ve gazla dışarı çıkardı. İl Başkanı Özgür Çelik ve bazı milletvekilleri makam odasında barikat kurarak kendilerini odada izole etti. Bu kişiler dışında binadaki herkes polisin müdahalesiyle dışarı çıkarıldı. Polis ablukası binanın içine kadar genişletilirken, dışarıda kalan genç partililer bahçede oturma eylemi başlatarak “Kayyumlar gidecek, biz kalacağız!” sloganı attı.
GÜRSEL TEKİN’DEN İL BİNASI ÖNÜNDE İLK AÇIKLAMA
Bu esnada Gürsel Tekin, polis koruması eşliğinde il binasına ulaştı. Tekin, binanın önünde kısa bir açıklama yaparak toplanan gruba seslendi. “Biz kayyum değil çağrı heyetiyiz. Kimseyi kovmaya gelmedik, sorunları çözmeye geldik” diyen Tekin, kendilerine yönelik tepkilerin haksız olduğunu savundu. Kalabalıktan gelen protesto sesleri arasında Tekin, “Burada bağıranların bir tanesi CHP’li değil” ifadelerini kullandı ve kimseyle çatışmak istemediklerini belirtti. Konuşma sırasında Tekin’in üzerine su şişesi fırlatıldığı basına yansıdı.
Kısa açıklamanın ardından Gürsel Tekin, yüzlerce polis korumasıyla birlikte CHP İstanbul İl Başkanlığı binasına giriş yaptı. Tekin’in binaya girmesiyle birlikte polis, bina çevresindeki kitleyi de dağıtmaya başladı.
Yaşanan arbede sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, il binası önü olaylarıyla ilgili adli soruşturma başlatıldığını duyurdu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul İl Başkanlığı önündeki eylemler ve sosyal medyada yapılan provokatif paylaşımlar nedeniyle soruşturma yürütüldüğünü açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya da “Mahkeme kararlarını yok saymak, halkı sokağa dökmeye çalışmak hukuka meydan okumaktır” diyerek kamu düzeninin bozulmasına müsaade edilmeyeceğini bildirdi.
Özgür Özel ise Yerlikaya’ya cevaben “Millet sizden algı operasyonu değil, devlet adamlığı bekliyor. İşinizi yapın, hukuka uyun, derhal evimizin önünden çekilin” diyerek polisin geri çekilmesini talep etti. Tüm gün süren gerginliğin ardından akşam saatlerine dek polis ablukası ve partililerin protesto nöbeti sürdü.
GÜRSEL TEKİN İLE İLK TEMAS: “5 BİN POLİSLE BURAYA GELİNİR Mİ?”
Gürsel Tekin, bina içindeki bir odada CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Milletvekili Ensar Aytekin’le görüştü.
Görüşmenin bir bölümü, Milletvekili Evrim Rızvanoğlu’nun X hesabından canlı yayınlanan görüntülerde Aytekin’in “5 bin polisle buraya gelinir mi?” diyerek tepki gösterdiği duyuldu.
Bu sırada, görevden alınan İl Başkanı Özgür Çelik’in de aralarında bulunduğu bir grup partili, kat girişlerinden birine kurdukları barikatın arkasında bekleyişini sürdürdü.
ÖZGÜR ÇELİK’İN MAKAM ODASINDAKİ SON DURUM
CHP 28. Dönem İstanbul Milletvekili, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu Üyesi ve CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı Turan Taşkın Özer, Özgür Çelik’in makam odasından bir fotoğraf paylaşımı yaptı.
Özer, Özgür Çelik’in fotoğrafta yer aldığı sosyal medya paylaşımına “16:25 – CHP İstanbul İl Başkanlığı” şeklinde not düştü.
“İSTANBUL İL BAŞKANLIĞIMIZIN ADRES DEĞİŞİKLİĞİ YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA VE İSTANBUL VALİLİĞİNE BİLDİRİLMİŞTİR”
Cumhuriyet Halk Partisi Seçim ve Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı hemen ardından sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı: “İstanbul’da bulunan mevcut il başkanlığı binamız Genel Başkanımızın İstanbul çalışma ofisi olarak tayin edilmiş olup, İstanbul il başkanlığımızın adres değişikliği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına ve İstanbul Valiliğine bildirilmiştir.”
Hemen ardından Özgür Çelik de şu paylaşımı yaptı:
“İstanbul İl Başkanlığımız artık Genel Başkanımızın İstanbul Çalışma Ofisi olarak kullanılacaktır. İstanbul’umuza hayırlı olsun. Yol arkadaşlarımızla Türkiye’mize selamlar.”
