İklim Kanunu’nda halk sağlığının yok sayıldığını vurgulayan Temiz Hava Hakkı Platformu, sosyal medyadan açıklama yaptı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda İklim Kanunu Teklifi’nin ikinci bölümü görüşmeleri dün (1 Temmuz 2025) başladı.
Temiz Hava Hakkı Platformu, İklim Kanunu’nda halk sağlığının yok sayıldığını belirterek dün (1 Temmuz) sosyal medyadan açıklama yayınladı.
Söz konusu açıklamada şunlar kaydedildi:
“Şubat ayından beri kamuoyu ve TBMM gündeminde olan İklim Kanunu teklifinin ilk 11 maddesi Meclis Genel Kurulu’nda görüşüldü ve muhalefetin itirazlarına rağmen oy çokluğu ile kabul edildi.”
“HALK SAĞLIĞINA DAİR TEK BİR ÖNLEM YER ALMADI”
Açıklamada, “Teklifin altıncı maddesinde düzenlenen ‘İklim Değişikliğine Uyum Faaliyetleri’ başlığı altında ise halk sağlığına dair tek bir önlem yer almadı” denildi.
İklim Kanunu’ndaki eksikliklere vurgu yapılan açıklamada, “Hava kirliliği, sıcak hava dalgaları, orman yangınları, sağlıklı suya ve gıdaya erişim krizi, vektör kaynaklı hastalıklar artarken, sağlık sisteminin bu yeni risklere karşı hiçbir şekilde güçlendirilmediği bir İklim Kanunu kabul edilemez” ifadesine yer verildi.


“HAVA KALİTESİNİ İYİLEŞTİRMEK İÇİN SOMUT HEDEFLER İÇERMELİ”
Temiz Hava Hakkı Platformu, nasıl bir İklim Kanunu istediklerini ise madde madde sıraladı:
- “Bilimin ışığında öncelikle halk sağlığını korumalı,
- Sağlık sistemini iklim krizine dirençli hale getirmeli,
- Hava kalitesini iyileştirmek için somut hedefler içermeli,
- ‘Tek Sağlık’ ilkesini benimsemeli,
- İklim adaletini sağlamalı,
- Ve adil geçişi yasal güvence altına almalıdır.”
Son olarak açıklamada, İklim Kanunu Teklifi’nin Meclis’te dün de (1 Temmuz) görüşülmeye devam ettiği belirtilerek “Takipteyiz” vurgusu yapıldı.
NE OLMUŞTU?
Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) milletvekillerinin imzası ile Türkiye’nin ilk “İklim Kanunu Teklifi” 20 Şubat 2025 tarihinde Türkiye Büyük Miller Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunulmuştu.
Yaklaşık üç yıl boyunca hazırlıkları süren İklim Kanunu teklifi, 26 Şubat 2025 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Çevre Komisyonu’nda görüşmeye açılmıştı.
Görüşmelerin ardından 8 Nisan 2025’te ilk defa Meclis Genel Kurulu’nda Kanun maddeleri görüşülmüştü.
Bu süreçte sivil toplum örgütleri, İklim Kanunu’nun iklim krizine karşı toplumu korumak ve güçlendirmek için somut adımlar içermediği, fosil yakıtlardan kademeli vazgeçişe dair hedeflerin eksikliği ve iklim kanunundan ziyade “ticaret kanunu” olduğu gibi gerekçelerle eleştirilmişti. Ayrıca kanun teklifi yurttaşlar ve ekoloji örgütleri tarafından protesto edilmişti.
92 çevre ve sivil toplum örgütü “Doğayı ve yaşamımızı koruyan gerçek bir iklim kanunu istiyoruz” başlıklı bir açıklama yayımlayarak İklim Kanunu Teklifi’ne karşı imza kampanyası başlatmıştı.
Gelen tepkiler üzerine ise 15 Nisan’daki Genel Kurul toplantısında, yeniden görüşülmek üzere Komisyon’a çekileceği açıklanmış fakat komisyona gönderilmediği ortaya çıkmıştı.
Kanun teklifi revize edilerek 25 Haziran 2025 tarihli Genel Kurul’da yeniden görüşülmeye başlamış, 5’inci ve 6’ncı maddeler kabul edilmişti. Görüşmeler devam etmiş ve 27 Haziran’da İklim Kanunu Teklifi’nin 11 maddeden oluşan birinci bölümü kabul edilmişti.
Meclis 1 Temmuz 2025’te toplanmak üzere kapanmış ve 1 Temmuz’da Kanun teklifi yeniden görüşülmeye başlanmıştı. 1 Temmuz’da ise beş madde daha kabul edildi.