Şezlongsuz Datça İnisiyatifi, Muğla’nın Datça ilçesinde, kıyı işgallerine karşı Berkin Elvan Anıtı önünde bir basın açıklaması yaptı.” Açıklamada, “Kıyıların doğallığını koruyarak ve halk için kullanımı sağlayacak mekanizmaları hemen oluşturun” denildi.
Şezlongsuz Datça İnisiyatifi, bugün (11 Kasım) Muğla’nın Datça ilçesi Berkin Elvan Anıtı önünde saat 16.00’da kıyı işgallerine karşı bir basın açıklaması yaptı.
Şezlongsuz Datça İnisiyatifi adına basın açıklamasını Ümit Kırcalı ve Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı (KIYIDA) Eş Sözcüsü Sedat Yağcıoğlu yaptı.
“Kıyılar için adalet istiyoruz!” başlıklı açıklamanın başında şu ifadelere yer verildi:
Kıyılar, canlı – cansız tüm varlıkların ortak yaşam alanıdır. Kıyılar hepimizin! Kıyılar içinadalet istiyoruz! Şezlongsuz Datça İnisiyatifi olarak, Datça’da serbestçe ulaşabildiğimiz neredeyse son kıyı olan Özbel Sahili’ne bir işletmenin çökme girişimine karşı başladığımız mücadele iki yıla yaklaşıyor.”
İki yıldır kıyılardaki hukuksuzluklara, işgallere ve kıyı ekolojisinin tahribatına karşı mücadele ettikleri ifade edilen açıklamada, “Kıyılar için adalet istiyoruz! Barışçıl, renkli, kitlesel eylemlilik ve etkinliklerimizle, Datça kıyılarında pek çok hukuksuz işgal girişiminin sonlandırılmasını sağladık. Özbel kıyısındaki kaçak ahşap platform ve kaçak iskele yıkıldı. Sevgi Yolu’nun Özbel mevkiindeki, hepimize ait park statüsünde olan alandaki hukuksuz sözde peyzaj düzenlemesini kaldırttık, aynı mevkideki arkeolojik alana müdahalede bulunan peyzaj çalışmasını sonlandırdık” denildi.
Açıklamada, kıyılar için adalet istedikleri ifade edildi. Basın açıklamaları, şenlikler, sergiler, paneller gibi pek çok renkli etkinliklerle kıyı mücadelesinin kitleselleşmeye başladığı ifade edildi.
“DATÇA’DAKİ TÜM KIYI KİRALAMALARI İPTAL EDİLDİ”
Şezlongsuz Datça İnisiyatifi’nden üç gönüllünün Anayasa ve Kıyı Kanunu hükümleri yok sayılarak Datça Kaymakamlığı tarafından Özbel kıyısına masa ve sandalye koymaktan men edildikleri hatırlatılan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Kaymakamlığın bu hukuksuz kararına karşı açtığımız davayı kazandık. Mahkeme, Kaymakamlığın zilyetliğe meni müdahale kararını iptal etti ancak bize göre, yetersiz bir gerekçeyle. Mahkeme kararında, ilgili işletmenin kira sözleşmesinde kiraladığı alanın yüzde 30’unun halka bırakılacağını taahhüt altına aldığını, ilgili zilyetlik soruşturmasında bu yüzde 30’luk alanın tespit edilememesi nedeniyle, iptal ettiğini hükme bağlamış.”
Kıyılar üzerinde kota pazarlıkları yapmayacaklarını söyleyen açıklamada, “Kıyıların hepsini geri istiyoruz! Kıyıları korumaya yönelik hukuki mücadelelerimiz bunlarla sınırlı değildi şüphesiz. 2018 ve 2020 yıllarında Datçalılar ve Datça Belediyesi tarafından açılan davaların sonucunda, eski adıyla MUÇEV, yeni ismiyle Kıyı Yönetim ve Çevre Koruma A.Ş.’nin Datça’daki tüm kıyı kiralamaları iptal edildi” denildi.
Şu an; Kargı, Taşlık, Kumluk ve Karaincir’deki tüm kıyı kiralama iddiaları hukuksuz olduğu belirtilen açıklamada, “Bu alanların kullanımı işgal statüsündedir. Kıyı kullanımı için Datça Kaymakamlığı ve kıyılar üzerindeki tüm kaçak yapılaşma ve çitlemelere karşı Datça Belediyesi’ni göreve çağırıyor ve hukukun gereğini yerine getirmeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, mahkemelerin verdiği kararlarla işgallerin hukuksuz olduğunu ortaya koyduğu ifade edildi. Açıklamada, “Doğallığını koruyarak ve halk için kullanımı sağlayacak mekanizmaları hemen oluşturun. Bu süreçte, mücadelelerimizin haklılığını gösteren bir karar da Datça Yat Limanı projesi ÇED olumlu kararının yürütmesinin durdurulması oldu” sözlerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca şu ifadeler kullanıldı:
“MUÇEP, Datçalılar, Datça Belediyesi ve Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan davalarda, mahkeme bilirkişi raporunda detaylarıyla yer alan, yat limanı projesinin ekolojik zararlarını, Taşlık başta olmak üzere kıyılara ve deniz canlılığına vereceği zararları tespit ederek, ÇED olumlu kararının yürütmesini durdurdu.”
Alınan kararın Datça’yı korumak için önemli bir adım olduğu belirtilen açıklamada, “Bizler de hem eylemliliklerimiz hem de hukuki mücadelemizle, Datça’nın sonu olacak olan bu yat limanını yaptırmamak için takipçisi olmaya devam edeceğiz. Son olarak, Özbel mevkisinde yer alan bir işletmenin, belediyenin uhdesinde olan bir park alanına, yani hepimizin olan kamusal alana işgalli merdiven ve rampasına karşı, belediyeye yönelik açtığımız davada, idare mahkemesi Datça Belediyesi’ni ilgili işgalin ortadan kaldırılması yönünde bir anlamıyla göreve davet etmiştir” denildi.
Mahkemelerde ekoloji ve yurttaş yararına alınan kararlarla kazandıkları belirtilen açıklamada, “Kıyılar için adalet talebimiz yolunda bu örnekler yeterli değil biliyoruz. Anayasa ve Kıyı Kanunu’nda açıkça belirtildiği şekliyle, kıyıların kullanımında kamu yararına göre düzenlemelerin tesis edilmesi için ilgili kurumları bir kez daha göreve davet ediyoruz” sözleri kullandı.
Son olarak açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Datça, deniz canlılığıyla, kıyılardaki sokak hayvanlarıyla, kıyıları kullanan Datçalılar ve misafirleriyle bir bütün olduğunda anlamlıdır. Datça’yı savunuyoruz ve tüm yarımada kıyıları, tüm Türkiye kıyılarını özgürleştirene kadar mücadeleye devam edeceğimizi bir kez daha kamuoyuyla saygıyla paylaşıyoruz”