2029 yılına kadar Fethiye ilçesini yönetecek olan belediye başkanı, meclis üyeleri, muhtarlar ve azaların seçileceği yerel seçim günü yaklaştı. Seçim sürecinde adaylar ilçenin 41 mahallesinde gerçekleştirmeyi vadettikleri projeleri halka izah ederek yönetime talip olduklarını seçim kampanyalarıyla duyurdular.
Seçim sürecinde sunulan vaatlerin gerçekleştirilmesinde destek ve güç kaynağı olarak adayların bazıları hükümet desteğini, bazıları büyükşehir belediyesini, bazıları da kendilerini, ekiplerini ve geçmişteki icraatlarını referans ve destek olarak gösterdiler. Ancak, bilinmelidir ki, vadedilen projelerin belediyenin yetki ve sorumluluğuyla örtüşürlüğü, belediyenin bütçesiyle örtüşürlüğü ve mevzuatlarla örtüşürlüğü birlikteliğinde; belediye başkanının, meclis üyelerinin ve belediye çalışanlarının liyakat sahibi kişilerden oluşması bu projelerin hayata geçirilebilmesindeki en önemli güç kaynağı ve desteğini oluşturacaktır.
Bu seçim döneminde seçilecek olan yönetimin başarılı ve vadedilen projelerin gerçekleştirildiği verimli bir dönem geçirmesi, yaşanabilirlik ve sürdürülebilirlik açısından markalaşmış bir Fethiye’nin oluşmasını sağlayacaktır. Aksi durumda hızla artan nüfusun, artan yapılaşma taleplerinin, teknik ve sosyal altyapı yetersizliğinin baskılayarak doğal ve kültürel zenginliklerin yitirildiği çöküntü yerleşimlerden oluşan, yaşanması zor bir Fethiye oluşacağı aşikardır.
Fethiye, gelecek nesillere kullanarak koruyacağımız şekilde bırakmamız gereken bir mirastır, bu mirasın çevresel, görsel ya da yapısal kirlilikle zarar görmesine izin vermeye hakkımız yoktur.
Fethiye’nin “yaşanabilir ve sürdürülebilir” olarak kalabilmesi ekolojik dengenin korunması ile mümkündür. Çevre kaygılarını, ekolojiyi ve toplum yararını sürekli göz ardı eden, aşırı ve mevzuatlara aykırı yapılaşmalar, denizlerde-kıyılarda ve ormanlarda özel kullanımlara yönelik hukuk dışı işgaller ve tahribatlar, yatırım alanı olarak korunacak alanların tercih edilmesi, kıyı düzenlemesi adı altında sahillerimize yapılan saldırılar, korunması gereken doğal alanların tamamen bozulmasına; deniz, kara ve kıyı ekosistemlerinin geri dönülemez şekilde tahrip olmasına neden olacaktır.
Fethiye, sahip olduğu iklimsel avantajlar, doğal ve kültürel zenginlikleri gerekçeleriyle yerli ve yabancı nüfus olarak oldukça fazla dış göç almaktadır. Pandemi ve ülkesel savaşlar göç sayısını ivmelendirerek artırmıştır. Olağan nüfus artış hızı, göç ve turizm nedeniyle ivmelenince, yapılaşma talepleri de artmış, hızlı artan nüfusa hitap edecek olan konut gereksinimi ise ilçedeki planlı alanların yetersizliği nedeniyle karşılanamamış, yetki ve sorumluluk sahiplerinin kontrol ve denetimler ile yasal olmayan yapılaşmalara müdahalelerdeki yetersizlikleri sonucunda ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılar adeta yeni mahalleler oluşturacak şekilde şehrin her tarafına kondurulmuştur. Plansız olarak aniden oluşan yerleşim alanlarında otopark, yol, yeşil alan, eğitim, sağlık, elektrik, su, kanalizasyon gibi teknik ve sosyal altyapı ihtiyaçlarının sağlanabilmesi de mümkün olamamıştır.
Karagözler Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi, Kesikkapı Mahallesi ve Tuzla Mahallesi’nin bir bölümünü kapsayan imar planları 1974 yılında yapılmış, Foça Mahallesi’nin imar planları Günlükbaşı Belediyesi tarafından 1978 yılında yapılmıştır. (Günlükbaşı Belediyesi 1959 yılında kurulmuş, 1980 ihtilalinde kapatılarak Fethiye Belediyesine devir olunmuştu).
1977-1980 ve 1989-1994 yılları arasında iki dönem belediye başkanlığı yapmış olan Özer Olgun tarafından ilçenin tamamına yönelik olarak 16 adet merkez mahallelerini kapsayan imar planı revizyonu ve ilave planlama çalışmaları yapılmış ve akabinde 18’inci madde uygulamaları ile imar yolları, otoparklar, yeşil alanlar, eğitim alanları, sağlık alanları, resmi kurum alanları gibi kamu alanları kamuya bedelsiz olarak kazandırılarak Fethiye’nin teknik ve sosyal altyapı yatırımları yapılmaya başlanılmıştı. Bahsedilen planlama çalışmalarından sonra yerleşmenin bütününe yönelik planlama çalışması yapılmamış, o dönem yapılan imar planlarının gerçekleşme hedef yılı 2015 olarak belirlenmiş idi.
Plan hedef yılı ve yapılaşmaları tamamlanmış olan ilçede farklı tarih ve etaplarda onaylanmış imar planları, 2050 hedef yılı için revizyon ve ilave planlama çalışmalarıyla birlikte bütüncül şekilde yeniden planlanmalıdır.
Fethiye’de 41 mahallenin bütününde imar planlarının ve imar uygulamalarının tamamlanması ve mahallelerdeki köy yerleşik alanlarının mevzuatlardaki değişikliklere göre yeniden tespit edilerek planlı alanların ve imarlı parsellerin oluşturulması ve inşaat ruhsatlarının verilmesinin kolaylaştırılmasının sağlanması, kaçak yapılaşmayla mücadelenin en büyük adımı olacaktır.
İmar planlarının revize edilmesi ve aykırı yapılaşmalar dışında, Fethiye’nin ivedilikle çözülmesi gereken en büyük sorunu, körfez temizliği ile kanalizasyon ve arıtma sistemlerinin tamamlanmasıdır. Fethiye Körfezinde birikmiş durumdaki 6 milyon metreküp dip çamurunun temizlenmesi, körfeze ulaşan 18 adet drenaj-tahliye kanalları ile Susambeleni ve Murt derelerinin ıslahı; evsel atıkların, tarımsal atıkların, balık havuzlarının sularının körfeze ulaşmasının engellenmesi, tekne atıksularının denetlenmesi gibi hususların yerine getirilmesi körfezin temizlenmesini ve temiz kalmasını sağlayacaktır.
Günümüz itibarıyla Fethiye’nin sadece yüzde 30’luk bölümü kanalizasyon ve arıtma sistemine bağlı olup kalan yüzde 70’lik bölümü foseptiklerle toprağı, yer altı sularını ve körfezimizi kirletmeye devam etmektedir. Fethiye Arıtma Tesisi’ne, Hisarönü ve Ovacık mahallelerinin kanalizasyon sistemlerinin bağlanmış olması hem mesafe olarak yüksek maliyet getirmiş olması, hem de tesisisin kapasitesine yüklenilmiş olunması açılarından hatalı bir karar idi. Çünkü Fethiye’nin sadece yüzde 30’luk bölümü kanalizasyon şebekesine sahiptir. Önümüzdeki dönemde şehrin kalan yüzde 70’lik bölümünün kanalizasyon şebekesinin kurulması durumunda mevcut arıtma tesisinin kapasitesinin iki katına çıkarılmasına yönelik yeni yapılan yatırımlar da yeterli gelmeyecektir. Ovacık ve Hisarönü mahallelerinin arıtma tesisi, bahsedilen mahallelerde yapılmalı idi.
Üstelik bu amaç için imar planlarında “Arıtma Tesisi” olarak planlı alanlar bulunmaktadır. İnlice, Yanıklar, Kargı, Çiftlik mahalleleri gibi kıyı mahallelerinde halen kanalizasyon şebekesi bulunmamaktadır, arıtma tesislerine bağlı değillerdir ve foseptiklerle toprağı, yer altı sularını ve Fethiye Körfezi’ni kirletmeye devam etmektedirler. Ayrıca, nüfusun yoğun olduğu Çamköy, Karaçulha, Esenköy gibi merkez mahalleleriyle, Faralya, Karaağaç, Bozyer, Nif, Üzümlü, Koru, İncirköy, Kızılbel, Söğüt gibi kırsal ve turizm nitelikli mahallelerde de ivedilikle kanalizasyon şebekelerinin ve arıtma tesislerinin yapılması gerekmektedir.
Fethiye merkezde, araç trafik ulaşımı ile yaya trafik ulaşımı yeniden düzenlenmeli, bu amaçla, deniz ulaşımını ve otoparkları da kapsayan Muğla Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı ile ortaklaşa olarak “Trafik Etüd Projesi” hazırlanmalıdır.
Yağmur sularının drene edilerek tahliye kanalları ve denize ulaştırılmasına yönelik çalışmalar, pazaryerlerinin modernize edilmesi, atık alım noktalarının yeniden düzenlenerek katı atıkların yerinde ayrıştırılmalarının sağlanması, Afet Koordinasyon Merkezinin kurularak “Afet Eylem Planı”nın hazırlanması, Yat Çekek Alanları’nın teknik ve sosyal altyapılarıyla uygun alanlarda yeniden oluşturulması, Fethiye’nin üç ana giriş güzergahının yol, kaldırım ve refüjlerinin düzenlenmesi ve bu güzergahlardaki yapıların cepheleri ile bahçelerin parsel duvarlarının vatandaş/belediye işbirliğiyle düzenlenmesi, modern bir Belediye Hizmet Binası yapılması, mevcut otogarın Çamköy çevre yolu kenarındaki alanına ivedilikle taşınmasının sağlanması, Geçici Hayvan Barınağı, Gençlik Merkezi, Düğün Salonu, Kent Müzesi, Halkevleri ve halk plajları yapımı gibi çalışmalar Fethiye’de yapılması gereken başlıca yatırımlar olup; Fethiye Belediyesi doğal ve kültürel değerlerin dostu, hayvan dostu, kadın dostu, üretici dostu, genç ve çocuk dostu, engelli dostu, kültür ve sanat dostu olan bir belediye olmalıdır ve bahsedilen bu hususlar tüm adayların seçim vaatlerinde yer almışlardır.
Yerel seçim sonrasında, ekonomide büyüme hızının düşürülmesi, yükselen vergiler, enflasyonun artış göstermesi ve tasarruf tedbirlerinin artırılmasına yönelik yaptırımlar şeklindeki merkezi hükümetin izleyeceği politikalar, Fethiye’de yapılacak yatırımları da olumsuz olarak etkileyecektir.
Bu seçim döneminde seçilecek olan yönetimin başarılı ve vadedilen projelerin gerçekleştirildiği verimli bir dönem geçirmesi, yaşanabilirlik ve sürdürülebilirlik açısından markalaşmış bir Fethiye’nin oluşmasını sağlayacaktır. Aksi durumda, hızla artan nüfusun, artan yapılaşma taleplerinin, teknik ve sosyal altyapı yetersizliğinin baskılayarak doğal ve kültürel zenginliklerin yitirildiği çöküntü yerleşimlerden oluşan, yaşanması zor bir Fethiye oluşacağı aşikardır. Fethiye, gelecek nesillere kullanarak koruyacağımız şekilde bırakmamız gereken bir mirastır, bu mirasın çevresel, görsel ya da yapısal kirlilikle zarar görmesine izin vermeye hakkımız yoktur.

1969 yılı doğumluyum ve Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü 1991 yılı mezunuyum. Evliyim ve bir kızım var. Mezuniyetimden itibaren Türkiye’nin birçok yerinde Şehir ve Bölge Plancısı olarak imar planı yapımı ve danışmanlık hizmetlerinde bulundum ve 2021 yılında emekli olarak aktif planlama çalışmalarını sonlandırdım. 2018-2024 yılları arasında 3 dönem Şehir Plancıları Odası Muğla Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi, Şehir Plancılar Odası Genel Merkez Delegesi olarak görev aldım. Ayrıca Fethiye-Seydikemer Meslek Kuruluşları Güçbirliği üyesi ve dönem başkanlığı ile Fethiye Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi olarak kamu yararına çalışmalarda bulundum. Doğa yürüyüşleri, seyahat etmek, koşu ve egzersiz yapmak, meyve yetiştiriciliği, kitap okumak gibi hobi ve aktivitelerle yaşam kalitesini artırıcı ve topluma/dünyamıza değer katıcı çalışmalarda bulunmaktayım.