İklim krizine bağlı orman yangınlarıyla yaşam alanları daralan ve kaçak avlanma gibi nedenlerle nesli tükenme tehlikesi altında olan karakulak ve iki yavrusu fotokapan ile Muğla’da görüntülendi.
Muğla’da nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan karakulak ve iki yavrusu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğretim görevlisi ve yaban hayatı uzmanı Dr. Yasin İlemin tarafından araziye yerleştirilen fotokapan ile görüntülendi.
Sosyal medya üzerinden karakulakların görüntülerini paylaşan İlemin, yaptığı açıklamada karakulaklara henüz bir isim koymadığını söyledi.
Karakulakları yakından izlemeye devam edeceğini belirten İlemin, “Türkiye’de bir anne karakulak (Caracal caracal) ve iki küçük yavrusunu araştırmalarımız kapsamında kayıt altına aldık. Bu nadir yabani kedi türü ülkemizin güneybatısına (Muğla-Antalya) sıkışmış ve dünyadaki diğer karakulak popülasyonlarından izole bir şekilde tüm olumsuzluklara rağmen hayatta kalmaya çalışıyor” dedi.
Tür üzerindeki başlıca tehditlerin iklim değişikliğine bağlı orman yangınları, kaçak av, habitat tahribi ve doğadaki başıboş köpekler olduğunu söyleyen İlemin, “Bu tehditleri bertaraf edebilmek adına çeşitli kamu kurumu ve STK’ler ile ortak çalışmalar yürütüyoruz. Öte yandan yeni projemiz olan ‘Akdeniz Kıyılarında Mega Yangınların Ardından Yaban Hayatına Ekolojik Restorasyon Desteği’ projesi kapsamında, ülkemiz karakulakları adına önemli bulgular elde etmeyi, özellikle yangınlar ile tahrip olan habitatlarının restorasyonunda Orman Genel Müdürlüğü ile uzun süreli ortak faaliyetler planlıyoruz” dedi.
Karakulaklar üzerindeki araştırmalarda orta ve uzun vadede hedefleri olduğunu belirten İlemin, “Bunlar, türün zaman/mekansal dağılımını ortaya çıkarmak, dünyadaki karakulak popülasyonları ile ülkemiz karakulaklarının genetik farkını bulmak, insan ve yaban hayatı etkileşimi kapsamında mikrobiyota analizleri ve popülasyonun yok olması muhtemel yerlere yeni bireylerin aşılanması/taşınması” ifadelerini kullandı.
İlemin son olarak ise yaralı, bitkin veya ölmüş bir karakulak ile karşılaşanların kendileri veya Milli Parklar ile iletişime geçerek türün korunması adına gerçekleştirilen bilimsel çalışmalara destek olunabileceğini belirtti.