Muğla’nın Menteşe ilçesinde açıklama yaparak 1 Mayıs’a çağrı yapan 1 Mayıs Tertip Komitesi; “Bizler örgütlü olduğumuzda, bir olduğumuzda, birlik olduğumuzda, bizden büyük güç yok” dedi.
Muğla 1 Mayıs Tertip Komitesi, dün (29 Nisan) Menteşe ilçesindeki Sınırsızlık Meydanı’nda bir araya gelerek 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında basın açıklaması yaptı.
Emek, barış, demokrasi, adalet ve ortak bir gelecek için bir araya gelindiği ifade edilen açıklamada, “Bizler bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenleriz. Bizler işçileriz, kamu emekçileriyiz, mühendisleriz, mimarlarız, hekimleriz, emeklileriz. Bizler güvencesiz ve esnek çalışmayla emeği sömürülen, erkek şiddetiyle yaşamdan koparılan kadınlarız. Bir taraftan da eş değer işe eşit ücret için, diğer taraftan bedenimiz üzerinden yürütülen her türden erkek egemenliğine karşı mücadele edenleriz” denildi.
“YETER Kİ YANDAŞ ŞİRKETLERİN VERGİLERİ SIFIRLANMASIN”
Açıklamada, yurttaşların hayat pahalılığına mahkûm olmadığı vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
“Bizler yoksulluğa, işsizliğe, geleceksizliğe mahkum değiliz. Bizler, ürettiğimiz değerlerin koşulsuzca hepimizi insanca yaşatmaya yeteceğinin farkındayız. Yeter ki ürettiğimizi adaletli bölüşelim yeter ki az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın; yeter ki yandaş şirketlerin vergileri sıfırlanmasın. Bizler bu ülkenin kaynaklarının herkese yeteceğini bilenleriz; yeter ki çetelerin üzerine çökmesine müsaade edilmesin.”
Açıklamada, Türkiye’nin kaynaklarının herkes için yeterli olduğu ancak yurttaşların ürettiklerinin sermayeye aktarılmaması gerektiği ifade edildi. Üretilen emeğin savaş ve rant politikalarına değil, halkın ihtiyaçlarına harcanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, bu kaynakların siyasi rakipleri saf dışı bırakmak için kullanılmaması gerektiği belirtildi.


Türkiye’nin kaynaklarının tüm yurttaşlara insanca bir yaşam sunabilecek kapasitede olduğu ifade edilen açıklamada, “Yeter ki ‘her yerde her şeyde hep beraber’ diyebilelim. Yeter ki demokratik haklarımızı kullanabilelim; yeter ki sendikalı olabilelim, grev hakkımızı kullanabilelim; yeter ki itiraz edenin, hakkını savunanın kapısına gece yarısı dayanana artık yeter diyebilelim” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, yurttaşların barış içinde yaşamayı ve adil bir şekilde bölüşmeyi bildiği vurgulanarak, “Yeter ki koltuğunu, servetini ve sömürü düzenini korumak için birileri gölge etmesin, yeter ki ayrımcılık yapmasın” denildi.
“YETER Kİ DİPLOMALAR BİLE ‘BİR TEK ADAMIN’ EMRİYLE İPTAL EDİLEMESİN”
Çocuklara umutlu ve onurlu bir gelecek bırakabileceği belirtilen açıklamada, “Yeter ki çocuklarımız okullarına aç gitmesin; yeter ki mülakat ve arşiv taramaları ile kamuya alımlarda yandaşlık yapılmasın, liyakat esas alınsın, öğretmenler bir gecede sürgün edilmesin; yeter ki diplomalar bile ‘bir tek adamın’ emriyle iptal edilemesin. Yeter ki mücadele tarihimizin birikimi olan kazanılmış haklarımız OHAL KHK’leriyle gasp edilmesin” sözlerine yer verildi.
Türkiye’de barışı ve adaleti hakim kılabilecekleri vurgulanan açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Yeter ki bir avuç ayrıcalıklı kesim dışındaki herkes için ülkemizin bir açık hava hapishanesine dönüşmesine izin vermeyelim. Bizler elbette özgürce yaşayabiliriz; Yeter ki tek kişinin değil, hepimizin, söz ve karar sahibi olduğu bir düzeni kuralım! Yeter ki gazetecileri, sendikacıları, sanatçıları, akademisyenleri, belediye başkanlarını, siyasi rakiplerini, gençlerini, hak savunucularını hapse doldurarak iktidarını korumaya çalışanlara, kayyım zihniyetiyle ülkeyi yönetmeye çalışanlara aslında kimin daha büyük olduğunu gösterelim.”
Açıklamada, emeğin, adaletin, barışın, eşitliğin, özgürlüğün ve eşit yurttaşlığın hâkim olduğu bir Türkiye’nin çocuklara bırakılacağı vurgulandı; bunun ancak ortak mücadeleyle mümkün olacağı ifade edildi.


“EMPERYALİSTLER KAYBEDECEK AMA HALK KAZANACAK “
Açıklamada, 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında “Biz kazanacağız” sloganıyla meydanlarda olunacağı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Bizler bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üreten milyonlar, bu ülkenin gerçek sahipleriyiz. Bizler örgütlü olduğumuzda, bir olduğumuzda, birlik olduğumuzda, bizden büyük güç yok. O nedenle bir avuç sermaye ve iktidar sahibi kaybedecek; halk kazanacak, biz kazanacağız, biz kazanacağız, biz kazanacağız. Biz kazandığımızda ülkeyi ucuz işgücü deposu haline getirmek isteyen, yerinden yurdundan ettikleri milyonlarca çaresiz sığınmacı için hapishane haline getirmek isteyen emperyalistler kaybedecek ama halk kazanacak.”
Bu mücadeleyi yurttaşlar, kazandığında eşitliğin kazanacağı ifade edilen açıklamada, “Biz kazandığımızda, demokrasi kazanacak, adalet kazanacak, barış kazanacak, kardeşlik kazanacak, emek kazanacak, bu ülke kazanacak, bu halk kazanacak! 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanından hep beraber haykıralım: Biz kazanacağız! Yaşasın 1 Mayıs” denildi.