Muğla’da yargı kararlarına rağmen çalıştırılmaya devam eden üç termik santralin kapatılması talebiyle, “Muğla Adalet Kervanı” başlatıldı. Kervan’a katılan yurttaşlardan Serap Yaman, Datça’da yaptıkları çalışmayı, taleplerini ve Kervan’a katılma gerekçelerini Gündem Fethiye’ye anlattı.
Haber: Burak Necip Başar
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), Ekoloji Birliği, İklim Adaleti Koalisyonu ve Karadam Karacahisar Mahalleleri Doğayı Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK), Muğla’daki üç termik santralin kapatılması kararının uygulanması için “Muğla Adalet Kervanı”nı başlattı.
Datça’dan 20 Ekim 2023 tarihinde yapılan basın açıklaması ile başlayacak Kervan’ın; sırasıyla Marmaris, Gökova, Menteşe, Yatağan, Milas, Bodrum ve Ören duraklarının ardından 28 Ekim’de Akbelen Ormanı’nda basın açıklaması ile sonlanması planlandı.
Yurttaşlar taleplerini ve etkinliklerini, süreci izlemek ve okuyucularına aktarmak için Kervan’a katılan Gündem Fethiye’ye anlattı.
MUÇEP Datça Meclisi Gönüllüsü Serap Yaman, yaklaşık 30 yıl önce Muğla’daki termik santrallerin kapatılmasına ilişkin Danıştay kararının uygulanmaması ve santrallerin bugün hala çalışıyor olmasının Muğla genelinde çok büyük bir tahribata neden olduğunu ifade etti.
“ENERJİYİ NEREDEN ÜRETECEĞİZ; TERMİK SANTRALLER KAPANIRSA, MADEN OCAKLARI KAPANIRSA, BİZ ELEKTRİĞİ NEREDEN ALACAĞIZ?”
Muğla Adalet Kervanı’nın da bu tahribattan yola çıkarak başlatılan bir çalışma olduğunu belirten Yaman, Kervan’ın ilk gününde Datça’daki çalışmalarında Datçalılardan aldıkları ger dönüşlere ilişkin şu bilgileri verdi:
Datça’da bugün sabah ilk ayağı olarak çalışmalara başladık. İki grup halinde köylere dağıldık. Köylerdeki tepkiler olumsuz diyemeyiz, olumlu tepkiler de aldık. Özellikle yerel üreticilerin hava kirliliğinden dolayı kendi yetiştirdikleri ürüne karşı aldıkları tahribat da söz konusuydu.
Tabii ki bunun yanı sıra ‘enerjiyi nereden üreteceğiz; termik santraller kapanırsa, maden ocakları kapanırsa, biz elektriği nereden alacağız’ diyenler de çıktı tabii ki. Bunun üzerine onlara yeterince bilgilendirme verdik ama genel anlamda bizi karşılamaları gayet iyiydi.
Datça’da yapılan basın açıklamasına katkının da iyi olduğunu değerlendiren Yaman, “Saha çalışmasında çok olumlu tepkiler aldık. İnsanlar çevreye duyarlıydı” dedi.
Yaman son olarak, MUÇEP’in termik santrallerin kapatılmasına yönelik Change.org üzerinden başlattığı imza kampanyasına değindiklerini ve kampanyayı imzalamaya çağırdıklarını söyledi.
YENİKÖY VE KEMERKÖY TERMİK SANTRALLERİ KAPATILSA EGE ELEKTRİKSİZ KALIR MI?
Makina Mühendisleri Odası (MMO) ve Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından hazırlanan “Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan Termik Santrallarının Ülke Geneli ve Ege Bölgesi Açısından Elektrik Üretimdeki ve Enterkonnekte Sistem İçindeki Yerleri” başlıklı ortak bir raporda şu ifadeler yer almıştı:
“Muğla’da bulunan Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallarının elektrik üretimini durdurmaları veya sona erdirmeleri halinde, durumun, gerek yıllık toplam tüketim, gerek anlık ihtiyaç (puant talep) ve gerekse elektrik şebekesi sisteminin işlerliği açısından, Muğla İlini, Ege Bölgesini ve Türkiye enterkonnekte sistemini olumsuz etkilemeyeceğine işaret etmektedir.”
Diğer yandan, Akbelen Ormanı’nda yaşananlara ilişkin İkizköy Çevre Komitesi tarafından detaylı bir bilgi notu hazırlanmış, çalışmada Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin Türkiye’nin elektrik azındaki yeri de değerlendirilmişti. Çalışmada konu ile ilgili şu ifadeler yer almıştı:
Türkiye’de santralların yıllık üretim kapasiteleri gerçekleşen yıllık tüketimin çok üzerindedir. Ege Bölgesinde de ülkemize benzer olarak arz (üretim) kapasitesi, gerçekleşen talepten (tüketim) fazladır. Bölgede elektrik santrali yatırımları, özellikle yenilenebilir kaynaklardan olmak üzere, hız kesmeden devam ediyor.
Bölgesel olarak baktığımızda da, 2021 yılında Ege Bölgesindeki santrallerin toplam üretimi 67 GWh civarı iken söz konusu iki santralin (Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerinin) üretimi ancak 6,8 GWh yani toplamın sadece %10’una karşılık gelmektedir. Öte yandan, ülke genelindeki enerji arzının yönetimi TEİAŞ Yük Tevzi Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilmektedir. Ege Bölgesi enterkonnekte sistem ile diğer bölgelere bağlıdır. Diğer bölgeler ile yeterli miktarda elektrik enerjisi alışverişi yapma imkanına sahiptir. Bölge içindeki yerleşim merkezleri de enterkonnekte sistem ile birbirlerine bağlıdır. Ayrıca, Ege Bölgesi, TEİAŞ Yük Tevzi Müdürlüğü’nün üretim/tüketim dengesini esas alan yönetimi altında, ülkedeki ve/veya bölgedeki kapasite ile beslenebilir.
Sonuç olarak, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallarının üretim yapmaması gerek yıllık toplam tüketim, gerek anlık ihtiyaç (puant talep) ve gerekse elektrik sistemi açısından Muğla ilini, Ege bölgesini ve Türkiye enterkonnekte sistemini olumsuz etkilemez, bu santralların stratejik bir önemi yoktur.
Çalışmanın tamamını okumak için buraya tıklayın.
Kervanın örgütleyicileri “Muğla’daki Termik Santraller Neden Kapatılmalı?” sorusuna 10 maddede şöyle yanıt veriyor:
- Hukuk devleti ilkesi yargı kararlarının uygulanmasını gerektirir. Mahkemelerin verdiği kapatma kararı uygulanmıyor
- Türkiye’nin Muğla’daki santrallerin ürettiği elektriğe ihtiyacı yok
- Kamu kaynakları termik santrallere aktarılıyor
- Termik santraller usulsüz çevre izinleri ile çalıştırılıyor
- Termik santraller aşırı hava kirliliğine yol açıyor
- Termik santraller aşırı su tüketiyor
- Kömür sahaları köylerimizi yok ediyor, insanları göçe zorluyor
- Kömür sahaları ormanlarımızı yok ediyor
- Kömür sahaları zeytinliklerimizi, tarım alanlarımızı yok ediyor
- Termik santraller Muğla’da 68.000’den fazla insanın erken ölümüne neden oldu
Diğer yandan, MUÇEP’in Muğla’daki termik santrallerin kapatılması için 23 Ağustos 2023 tarihinde Change.org üzerinden başlattığı imza kampanyası hala aktif.
Kampanyaya imza vermek için buraya tıklayın