Menteşe Yurttaş İnisiyatifi, yerel seçim tutumlarıyla ilgili yaptıkları basın açıklamasında, “Mayıs genel seçimleri vesilesiyle bir kez daha görülmüştür ki bu kokuşmuş düzenin değişimi için tek yol, toplumun en küçük bileşenlerinden başlayan örgütlü halk mücadelesidir” dedi.
Muğla’nın Menteşe ilçesinde bulunan Sınırsızlık Meydanı’nda saat 17.30 sıralarında Menteşe Yurttaş İnisiyatifi, yerel seçim tutumlarıyla ilgili basın açıklaması yaptı. İnisiyatif adına açıklamayı, Cankut Şahin okudu.
Açıklamada, iyi yönetim örnekleri yüzünden değil de ‘bu şehri AKP’ye kaptırmayalım dürtüsü’ ile oy alanların ve bunu kendi başarısı olarak yorumlayan zihniyetin artık zamanı dolduğu belirtilerek, “Bizler, Muğla’da yaşayan yurttaşlar olarak çaresiz ve seçeneksiz olmayı reddediyoruz” denildi.
Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne değinilen açıklamada, “Ülkemiz için hayati önem taşıyan 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından AKP-MHP saray rejiminin iktidarının devam etmesinin, sonrasında da saray rejiminin baskısını Anayasa’nın tanıdığı sınırların da ötesinde arttırmaya çalışmasının muhalefetin tamamında bariz bir yenilgi olarak anlaşılmadığını görüyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“BEŞ SENE DAHA BU DÜZENİN DEVAMI ETMESİ AÇIK BİR BAŞARISIZLIKTIR”
Açıklamada, beş sene daha bu düzenin devam etmesinin başarısızlık olacağı belirtilerek, “Ancak bizler için beş sene daha bu baskıcı, hukuksuz, sömürüyü derinleştiren; emek ve kadın düşmanı düzenin devamı anlamına gelen bu sonuçlar açık bir başarısızlıktır” sözlerine yer verildi.
Sürecin kısır döngüye girmemesi ve ülkenin talan düzeninden kurtulabilmesi için radikal adımların atılması gerektiği vurgulanan açıklamada, şu ifadeler dile getirildi:
“21 yıllık AKP rejiminin her döneminde mücadele eden emekçileri, kadınları, gençleri, LGBTİ+ bireyleri, köylüleri, ekolojistleri, toplumsal muhalefet güçlerini oldukça büyük bir hayal kırıklığına uğratan bu sonuçların irdelenmesi, sürecin aynı sonucu defalarca üreten kısır döngüye girmemesi ve ülkemizin bu talan düzeninden bir an önce kurtulabilmesi için radikal adımların atılması gerektiğini düşünüyoruz.”
“BU KOKUŞMUŞ DÜZENİN DEĞİŞİMİ İÇİN TEK YOL; ÖRGÜTLÜ HALK MÜCADELESİDİR”
Açıklamada, düzenin değişmesi için halkın örgütlenmesi gerektiği belirtilerek, “Mayıs genel seçimleri vesilesiyle bir kez daha görülmüştür ki, bu kokuşmuş düzenin değişimi için tek yol; toplumun en küçük bileşenlerinden başlayan örgütlü halk mücadelesidir” ifadeleri kullanıldı.
Bu siyaset düzeninin değişim getirmediği ve getirmeyeceği vurgulanan açıklamada, “Yurttaşların sadece seçmen olarak görüldüğü, sadece seçimlerde oy kullandığı, politik iradesini dahlinin ile bilgisinin olmadığı pazarlık masalarında matematik hesaplarına terk ettiği siyaset düzeni değişim getirmemiştir ve getirmeyecektir” denildi.
Açıklamada; kirlenmiş bir muhalefetin, saray rejimine karşı tek seçenek olarak ülke yurttaşlarına dayatıldığına değinilerek, “İlkelerden uzak; saray rejiminin aynı anlayıştaki uzantılarını barındıran; kişisel hırslarla, rant ve talandan pay alma gayretleriyle kirlenmiş bir muhalefet, saray rejimine karşı tek seçenek olarak bu ülke yurttaşlarına dayatılmaktadır” ifadelerine yer verildi.
“BU SİYASETTEN ÜLKE HALKINA BİR FAYDA GELMEDİ, GELMEYECEKTİR”
Halkın kaderini kendi eline alması gerektiği dile getirilen açıklamada, bu siyasetten ülke halkına bir faydanın gelmediği ve gelmeyeceği belirtilerek; şu sözler dile getirildi:
“Yerel seçimlerin yaklaştığı bu dönemde de muhalefette ilkelerin ve emekçi halkın yararına yerel yönetim anlayışının tartışılması yerine yine ve yeniden matematik hesaplara ve pazarlıklara indirgenen, adayların genel merkezde lobi çalışmalarıyla belirleneceği, kişisel kâr zarar hesaplarıyla şekillenecek bir sürecin işaretlerini alıyoruz.”
Açıklamada, emekçi halkın yine seçeneksiz bırakılmaya çalışılacağına değinilerek, “Yerel yönetimlerde 21 yıldır olduğu gibi emekçiler için sadece ‘ölümü gösterip sıtmaya razı edecek’ seçeneklerin dayatılmaya çalışılacağını, yani gerçekte emekçi halkın yine seçeneksiz bırakılmaya çalışılacağını görüyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“ŞEHRİ AK PARTİ’YE KAPTIRMAYALIM DÜRTÜSÜYLE OY ALMIŞ ZİHNİYET ARTIK ZAMANINI DOLDURMUŞTUR”
Muğla’da yaşayan yurttaşlar olarak çaresiz ve seçeneksiz olmayı reddettikleri dile getirilen açıklamada, “Bu noktada Muğla’da yıllardır aynı kişiler ve aynı kafa yapısıyla, halktan uzak, emekten uzak ve belli bir zümrenin çıkarlarını gözeterek yönetme anlayışı hem bugüne kadar genel seçimlerdeki başarısızlığın ana sebeplerinden biri olarak öne çıkmaktadır, hem de önümüzdeki süreçte değiştirilmesi gereken ilk hedef olarak önümüzde durmaktadır” sözlerine yer verildi.
Açıklamada, başka seçenek olmadığı için oy alanların bunu başarı sandıkları vurgulanarak, “Yıllardır göstermiş oldukları iyi yönetim örnekleri yüzünden değil de; ‘bu şehri AK Parti’ye kaptırmayalım dürtüsü’ ile oy almış ve bunu kendi başarısı olarak yorumlamış olan zihniyet, artık zamanını doldurmuştur” denildi.
Açıklamada, Muğla halkının ihtiyacı olduğu belediyecilik hakkında ise şu ifadeler dile getirildi:
Muğla; halktan kopuk değil gerçek bir halkçı belediyeciliği; ranttan değil emekten yana, kamucu bir belediyeciliği hak etmektedir.
Muğla halkı istemeden mecburen oy verdiği belediyeleri değil; yönetimine katıldığı, söz hakkının olduğu belediyeleri hak etmektedir.
Muğla halkı; Muğla’nın doğasını, havasını, suyunu, sahillerini, ormanlarını korumak için mücadele ederken talancı şirketlerin değil halkın yanında mücadele eden, öncülük yapan bir yerel yönetim anlayışını hak etmektedir.
Muğla halkı; sorunların ötelendiği, sürüncemede bırakıldığı, görmezden gelindiği bir belediyeciliği değil; sorunların hep birlikte tartışıldığı ve hızla çözüldüğü bir belediyeciliği hak etmektedir.
“YEREL YÖNETİMLERİN HALKÇI BELEDİYECİLİK KAZANIMLARI NE KADAR BÜYÜK OLURSA, ÜLKEMİZDE GERÇEK DEĞİŞİM O KADAR GÜÇLÜ VE SAĞLIKLI OLACAKTIR”
Açıklamada, halkın belediye yönetimlerindeki varlığının ve katılımının önemi vurgulanarak, “Biliyoruz ki; yereldeki halkın örgütlülüğü, belediye yönetimlerindeki varlığı ve katılımı, bunun sonucu olarak da yerel yönetimlerin halkçı belediyecilik noktasında kazanımları ne kadar büyük olursa, ülkemizin tamamında da gerçek değişim o kadar güçlü ve sağlıklı olacaktır” sözlerine yer verildi.
Bu sefer sıtmaya razı olmayacakları, kendi seçeneklerini yaratacakları belirtilen açıklamada, “Hem Muğla için; hem de ülkenin halktan yana, emekten yana değişimine katkı sunmayı hedefleyen bir yaklaşımla belediyecilik anlayışını belirleyecek, ilkeleri ortaya koyacak, Muğla’nın sorunlarını tespit ederek geleceğini hep birlikte halkçı bir bakışla planlayacak, adayların halkın ortak görüşüyle yerelden belirleneceği bir süreci başlatıyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“MUĞLA HALKINI BİR ARAYA GELMEYE, YAŞADIĞI KENT İÇİN GERÇEK BİR SEÇENEĞİ EL BİRLİĞİYLE VAR ETMEYE DAVET EDİYORUZ”
Açıklamada, Muğla halkı bir araya gelmeye ve yaşadıkları kent için elbirliği ile gerçek seçenek var etmeye davet edilerek, “Bu çerçevede demokratik kitle örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını, sendikaları, odaları, meslek kuruluşlarını, kadın ve ekoloji örgütlerini ve Muğla halkını bir araya gelmeye, yaşadığı kent için gerçek bir seçeneği el birliği ile var etmeye davet ediyoruz” denildi.
Ayrıca açıklamada, halkı her adımda bilgilendirecekleri ve halkı en geniş bileşenleriyle katılmaları için ellerinden gelen çabayı gösterecekleri belirtilerek, “Biliyoruz ki; halkın tek gerçek seçeneği yine kendisidir, örgütlü bir halktır. Örgütlü bir halkı hiç kimse yenemez” sözlerine yer verildi.