Muğla’nın Menteşe ilçesinde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştiren Menteşe Kadın Platformu, “Her yanı çürüyen bu iktidarı göndereceğiz. Biz kazanacağız” dedi.
Muğla’nın Menteşe ilçesinde Menteşe Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde toplandı. Saat 17.30’da Akyol Parkı’nda toplanan kadınlar, Sınırsızlık Meydanı’na yürüdü. Meydanda toplanan kadınlar burada bir açıklama yaparak, “Mücadele ve dayanışmanın adıdır 8 Mart. Acımız da büyük, isyanımız da. Hesap vereceksiniz” dedi.
Her türlü baskıya ve şiddete karşı mücadelenin büyütüldüğü belirtilerek, “8 Mart 1857’de Newyork’ta dokuma işçisi kadınların daha iyi çalışma koşulları için verdikleri mücadelede sırasında katledilmelerinin anısına, dünyanın dört bir yanında biz kadınlar o günden beri alanlarda, evde, iş yerinde yaşamlarımız, haklarımız ve özgürlüğümüz için yan yana dayanışmaya ve mücadele etmeye devam ediyoruz” denildi.
Açıklamada, “Gerici, siyasal İslamcı iktidarın kazanılmış haklarımıza, laikliğe, özel olarak kadınlara ve LGBTİ+’lara ve toplumsal cinsiyet eşitliğine saldırılara artmışken, kadınlar pandemi ve onun ardından gelen ekonomik krizle birlikte derinleşen ekonomik, sosyal ve siyasal eşitsizliklerin etkilerini en derinden yaşarken, 6 Şubat gece yarısı 11 ilimizde meydana gelen depremle sarsıldık, yıkıldık” ifadeleri kullanıldı.
“TEK ADAM REJİMİ ENKAZ ALTINDA KALMIŞTIR”
Tıpkı kadın cinayetleri gibi depremlerin de politik olduğu savunularak, “Siyasal İslamcı iktidar kurduğu rant sistemi ile depremi bir felakete dönüştürmüş, tek adam rejimi enkaz altında kalmıştır. Hükümet derhal siyasi sorumluğu alarak istifa etmelidir” açıklaması yapıldı.
Yakınlarını kaybeden kadınların güvenlik endişesi içinde bulundukları kaydedilerek, “Deprem ile birlikte kadınlar, çocuklar, LGBTİ+ lar daha derin bir ayrımcılık, yoksulluk ve istismar tehlikesi ile karşı karşıyalar. Enkaza dönen kentlerden sağ kurtulabilen, yakınlarını kaybetmenin ağır travmasını yaşayan kadınlar bir taraftan da güvenlik endişesini içinde. Tüm yaşamı alt üst eden bu felaketin ortasında kadınlar göçe, yoksulluğa, salgın hastalıklara ve şiddet riskine erkek egemen sistemin her türden şiddet, taciz ve istismarına açık hale gelecektir” denildi.
Deprem bölgesindeki kadınların, çocukların ve LGBTİ+ların ihtiyaçlarının öncelikli olduğu belirtilen açıklamada, “Bu güne kadar kadınları, LGBTİ+’ları düşman gören AKP iktidarının, afet bölgesinde de tüm kesimlerin ihtiyaçlarını karşılayamayacağını 20 yıl boyunca kurduğu eşitsiz ve ayrımcı, laiklik düşmanı uygulamalardan biliyoruz. Unutmayacağız, unutturmayacağız, hesap vereceksiniz! Bize parmak sallayan, notlar tutanlara sesleniyoruz ülkeyi enkaz altında bırakanlara sesleniyoruz. Biz de not ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“BİZE YAPTIĞINIZ AYRIMCILIĞI NOT ETTİK”
Yaşamları kurtarmak ve dayanışmak için koşanlara sallanılan parmakların unutulmadığı belirtilerek şu açıklama yapıldı:
“Kıyametin yaşandığı günlerde acının ortasında yalnız kalmış çocukları Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bilgisi ile istismarcı, sicili bozuk tarikatlara, cemaatlere verdiğinizi, hukuku yok sayarak ‘evlat edinenle evlatlık arasında evlenme engeli yok’ diyerek çocuk istismarına yol veren fetvalarıyla Diyaneti’nizi, yalnız yaşayan kadınlara, LGBTİ+lara çadır verilmediğini, enkaz altında kalan canlarımızın yardım çığlıklarına koşarken bile yaptığınız ayrımcılığı not ettik!
Kadınların enkazın altından çıkardıkları çocukları tarikatlardan, cemaatlerden koruyabilmek için çadırlarda sabahlara kadar nöbet tuttuklarını,enkazın altında kalmış iktidarın; meşruiyetini baskıyla, zorbalıkla sağlamaya çalıştığını, kayıtsız kalınan yaşamları kurtarmak ve dayanışmak için koşanlara salladığınız parmakları, içini boşalttığınız Kızılay, AFAD gibi kurumların ellerinde tuttukları çadırları dağıtmayıp sattığını mor defterlerimize not ettik!”
“KORKU DUVARLARINI FEMİNİSTLER OLARAK YILLAR ÖNCE YIKTIK”
Korku duvarlarını yıllar önce yıktıklarını ifade eden açıklamada, ”Feminist isyanımızla yıkacak, dayanışma ile yeniden kuracağız! Biz kadınlar 20 yıllık AKP iktidarının karanlığında en zor zamanlarda meydanlarda yan yanaydık. Barikatlarda korku duvarlarını feministler olarak yıllar önce yıktık. Deprem bölgesindeki kadınlarla, yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmış bölge halkı ve depremden etkilenen tüm göçmen kadınlarla, LGBTİ+’larla dayanışma ağlarımızı öreceğiz, tarikat, cemaat düzeninizi başınıza yıkacağız” denildi.
Rant, kâr hırsı ve ihmalle depremi felakete dönüştüren siyasi iktidara seslenerek, eşit, laik ve şiddetsiz bir yaşamı hep birlikte kuracakları ifade edilen açıklamada, “Tarikat, cemaat düzeninizi yıkacağız Her yanı çürüyen bu iktidarı göndereceğiz. Biz kazanacağız… Katliamı bize kader diye sunamaz, bu enkazın siyasi sorumluluğunu öyle helallik isteyerek üzerinden atamazsınız. Toplumsal dayanışmayı baskı ile durduramazsınız. Hesap vereceksiniz! Her yanı çürüyen bu iktidarı göndereceğiz. Biz kazanacağız” açıklaması yapıldı.
Açıklamanın sonunda “Yaşamın her alanında; sömürüye, ayrımcılığa, cinsiyetçiliğe, savaşa, yoksulluğa, patriyarkaya, erkek şiddetine karşı direnmeye ve örgütlü mücadelemizi büyütmeye devam ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
DEPREMZEDE KADINLARA GÖNDERİLMEK ÜZERE HİJYENİK PED TOPLANDI
Basın açıklaması sonrası deprem bölgesine giden kadınlar, bölgede yaşadıklarını anlattı. Bununla birlikte depremzede kadınlara ulaştırılmak üzere, hijyenik ped toplandı.