Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Muğla İl Temsilciliği, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde kamu işveren heyetinin sunduğu teklife karşı Menteşe’de toplandı. Açıklamada, “Biz; tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun, maliyenin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz” denildi.
Memur-Sen Muğla İl Temsilciliği, 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, kamu işveren heyetinin sunduğu teklife karşı genel merkezin eylem planı doğrultusunda, dün (13 Ağustos) Menteşe’de “Gelirde adalet, ücrette denge istiyoruz; yetersiz teklife hayır” demek için bir araya gelerek basın açıklaması yaptı.
Kamu işvereni heyetinin, 13 Ağustos’ta açıkladığı teklifte; 2026 için yüzde 10 + yüzde 6, 2027 için yüzde 4 + yüzde 4 zam önerisinde bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, şunların altı çizildi:
“Öncelikle; işveren heyetinin bu teklifini yok saydığımızı ve gerçekçi bulmadığımızı belirtiyoruz. Görüyoruz ki işveren, tutmayan enflasyon hedeflerini baz alarak kamu görevlisine bu teklifi layık görmüştür.”


“BU TEKLİF YETERSİZ VE GEÇERSİZDİR”
Teklifte, refah payı ve taban aylığa zam olmadığının vurgulandığı açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Gelirde adaleti sağlayacak oran yoktur. Emekli ve emekçiyi gözeten bakış yoktur. Kamu işvereninin bu teklifi, memurun yaşadığı zorlukların görmezden gelindiğini gösteriyor. Teklif, kamu görevlilerinde hayal kırıklığı oluşturmuştur.”
Kira artış oranının yüzde 41 olduğunun belirtildiği açıklamada, “Düşük belirlenmiş enflasyon hedefi kadar zam teklif edilmesi kabul edilebilir değildir. Bu teklif yetersiz ve geçersizdir” denildi.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Yıllarca dirsek çürütmüş, gecesini gündüzüne katmış, daha kaliteli kamu hizmeti için kariyer yapmış memurlarımızın; niteliğini ve emeğini değersizleştiren bir teklif olarak görüyoruz. Kamu çalışanları arasında oluşan huzursuzluğu, ücretlerde oluşan adaletsizliği; bu teklif gidermez.
Sayın Cumhurbaşkanımızın, kamu çalışanları arasında ücretlerin dengelenmesi hassasiyetinin dikkate alınmadığı açıkça görülmektedir. Geçmiş kayıplarımız, yüksek enflasyon, market / pazar fiyatları, gelecek kaygılarımız işverenin teklifine yansımamıştır.”


“ENFLASYON ORANINDA ZAMMIN, ZAM OLMADIĞINI İŞVERENİN KABUL ETMESİ GEREKİYOR”
Açıklamada; kamu işveren heyetinin, 7. Dönem Toplu Sözleşme’deki hatasını tekrar ettiği belirtilerek, şunların altı çizildi:
“Memurların ve emeklilerin, kaybedecek iki yılı daha yok. Biz; tutmayan hedeflerin, adaletsiz Hakem Kurulu’nun, maliyenin sıkılaşma politikalarının sonucunda kaybeden taraf olmak istemiyoruz.”
Memur-Sen olarak, 2026 yılının birinci altı ayında; yüzde 10 refah payı, 10 bin TL taban aylığa zam, yüzde 25 oransal zam teklif ettiklerinin belirtildiği açıklamada, 2026 yılının ikinci altı ayında; yüzde 20 oransal zam teklif ettikleri vurgulandı.
2027 yılının birinci altı ayında ise 7 bin 500 TL taban aylığa zam, yüzde 20 oransal zam ve 2027’nin ikinci altı ayında, yüzde 15 oranında artış teklif ettiklerinin ifade edildiği açıklamada, şunlara dikkat çekildi:
“Refah payı istedik çünkü geçmiş dönem kayıplarımızın giderilmesi gerekiyor. Taban aylığa zam istedik çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki dengenin yeniden kurulması gerekiyor. Oransal zam istedik çünkü kamu görevlilerinin yüksek enflasyon altında ezilmemesi gerekiyor. Enflasyon oranında zammın, zam olmadığını işverenin kabul etmesi gerekiyor.“


Açıklamanın devamında, şunlar talep edildi:
İlave 1 derece verilmesini,
Aileyi koruyacak tekliflerimizin kabul edilmesini,
1. Dereceye 3600 Ek Gösterge verilmesini,
Akademisyenlerin, şube müdürlerinin, şef ve amirlerin mali ve özlük haklarının düzeltilmesini,
Mühendis ve teknik personelin mali haklarının iyileştirilmesini,
Yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılarak uygun hizmet sınıfına geçirilmesini,
Bayram ikramiyesi verilmesini,
Kira desteği sözünün yerine getirilmesini,
Gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini,
Seyyanen ödemenin emekliliğe yansıtılmasını,
Bütün gelirlerimizin emekliliğe esas sayılmasını,
4688 sayılı Kanun’un revize edilmesini,
Türkiye büyürken, alım gücümüz de büyüsün; milli gelir artarken, memurun refah düzeyi de artsın istiyoruz.


“TOPLU SÖZLEŞME MASASININ BİR HAFTADAN AZ SÜRESİ VAR”
Açıklamanın devamında ise “Toplu sözleşme masası adaleti tesis edecek, dengeyi kuracak, eşitliği sağlayacak güce sahiptir” denildi.
8. Dönem Toplu Sözleşme’nin uzlaşmayla tamamlanması gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Büyük ve güçlü Türkiye hedefine, ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Toplu sözleşme masasının bir haftadan az süresi var. Bunun için işveren heyeti zaman kaybetmeden; çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun, adil teklifi masaya sunmalıdır.
Aksi takdirde, Memur-Sen Başkanlar Kurulumuzun almış olduğu kararlar neticesinde; memur-emekli nöbette eylem çadırı kurulması, iş bırakma, yürüyüş ve Ankara mitingi eylemlerimizle tepkimiz devam edecektir. Son sözümüz şudur; adil ve acil teklif bekliyoruz.”