Marmaris Kent Politikaları Derneği, Eskişehir’deki orman yangınında 10 görevlinin alevlerin arasında kalarak hayatını kaybetmesine ilişkin açıklama yayımladı. Açıklamada, “Bu düzenin bedelini, yine en çok canıyla çalışan emekçiler ödüyor” denildi.
Eskişehir’in Seyitgazi ilçesindeki orman yangınına müdahale eden beş orman işçisi ve beş AKUT gönüllüsü 23 Temmuz’da alevlerin arasında kalarak hayatını kaybetmişti.
Hayatını kaybeden kişilerin isimleri ise şu şekilde: Sercan Utmi, Hilmi Şahin, Eyüp Dereli, Tolunay Kocaman, Enes Kızılyel, Muharrem Can, İlker Onarıcı, Tekin Enes Sarıyıldız, Bayram Eren Arslan ve Alperen Özcan.
Marmaris Kent Politikaları Derneği, “Başımız sağolsun” başlığıyla 24 Temmuz’da konuya ilişkin sosyal medyadan açıklama yayımladı.
Açıklamada; “Ne ormanlarınız güvende, ne emekçileriniz hayatta. Eskişehir’de çıkan yangında, orman işçileri yaşamını yitirdi. Bu bir ‘kaza’ değil, göz göre göre gelen bir faciadır” ifadelerine yer verildi.
Yıllardır aynı şeylerin yaşandığının belirtildiği açıklamada, “Yangınlara karşı hazırlık yok, ekipman eksik, personel yetersiz, koruma politikası kâğıt üstünde” denildi.
Sermaye için “iklim yasası”, “torba yasa”, “süper izin”in hazırlandığını altının çizildiği açıklamada, “Yangınla mücadele için değil, yangın sonrası toprağı nasıl ranta açacaklarının hesabını yapıyorlar” ifadeleri kullanıldı.
“YAŞAM TORBAYA SIĞMAZ”
Türkiye’nin ormanlarının, dağlarının, içinde çalışan emekçilerinin, doğasının ve hayvanlarının yaşamdan yana olduğunun vurgulandığı açıklamada, şunlar aktarıldı:
“Hepsini bir torbaya sığdırmak istiyorlar. İmar için bir torba, maden ruhsatı için bir torba, enerji projeleri için bir torba, özelleştirme için bir torba. Her biri ayrı bir yasayla, ayrı bir yönetmelikle, ayrı bir ’istisna’ ile yaşamın kendisini ticari bir kaleme dönüştürmenin yolu açılıyor ama yaşam torbaya sığmaz.”
Her yaz çıkan orman yangınlarının sadece iklim krizinin değil; aynı zamanda devletin kamusal görevden çekilmesinin ve doğanın, emeğin şirketlere teslim edilmesinin sonucu olduğunun belirtildi açıklamada, şunlara dikkat çekildi:
“Bu düzenin bedelini de yine en çok canıyla çalışan emekçiler ödüyor. Bugün Eskişehir’de kaybettiklerimizin ardından sadece yas tutmak yetmez. Bu rantçı politikaları, bu insan ve doğa düşmanı düzeni teşhir etmek ve durdurmak zorundayız. İklim yasası mı diyorsunuz? Yaşamı ve doğayı korumak için çıkarın; şirketlerin kârını değil.”
Yangın çıktığı zaman o yangını büyüten sistemin sorgulanmasının gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, “Yaşam ne torbaya sığar, ne de bu düzene kurban edilir” denildi.