Sinpaş Holding’in milli park sınırları içine koyulan şantiye kapısından girdikleri gerekçesiyle haklarında suç duyurusunda bulunulan doğa ve yaşan savunucuları ifade vermeden önce basın açıklaması yaparak asıl suçu Şinpaş’ın işlediğini ifade etti.
Muğla’nın Marmaris ilçesinde Şinpaş Holding’in milli park sınırları içerisinde inşa ettiği “Kızılbük Devremülk ve Otel Projesi”ni görmek amacıyla Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Murat Çepni ve beraberindeki yurttaşlar 2 Haziran 2022 tarihinde inşaat sahasına gitmiş fakat şirketin koyduğu kapıdan içeri alınmak istenmemişlerdi. Bunun üzerine doğa ve yaşam savunucuları ile şirket sorumluları tarafından görevlendirilen kapıdaki kişiler tarafından bir tartışma yaşanmış fakat içeri girilmişti.
Marmaris Kent Konseyi Ekolojik Mücadele Komitesi bir açıklama yaparak, son ziyaretlerinden dolayı Sinpaş yetkililerinin kendileri hakkında suç duyurusunda bulunduğunu duyurdu. İfade vermek için toplanan doğa ve yaşam savunucuları, ifade öncesinde bir basın açıklaması yaparak “Bu kenti kim yönetiyor” diye sordu.
Yapılan açıklamada süreç şu şeklide açıklandı:
“Konu kamuoyuna mal olduğu için gelen her konuk ve davet ettiğimiz panelistler doğal olarak talan edilen alanı ve tahribatı kendi gözleri ile görmek istemektedirler. En son HDP Milletvekili Murat Çepni alanı görmek istemiş bunun üzerine bir grup vatandaş ile milli park alanına gitmeleri üzerine yine şirket sorumluları tarafından görevlendirilen kapıdaki kişilerin direnci ve kapının kapalı olması sebebiyle yaşanan sözlü tartışmaların sonucunda alana girilmiş ve vekil tarafından bir açıklama yapılmıştır. Fakat şirket ‘Şantiye alanımıza girdiler, malıma zarar verdiler, Su’yu silah olarak kullandılar’ bahaneleriyle yine suçlarını bastırmaya çalışmışlardır. Ayrıca polis tutanağındaki sayının üstünde bir sayı bildirmeleri bilinçli olarak kendilerini mağdur konumuna sokmaya çalışarak iftira atmaktır. Ama şunu unutmasınlar: Vermiş olduğumuz çevre mücadelesini bu şekilde yalanla, iftira ve korkutmayla sonlandıramazlar. Birileri sesini çıkartmıyor, yasaları herkese eşit biçimde uygulamıyor olabilir. Yandaşlıkla sessiz kalanlar da olabilir ama bu kentin halkı onların kulu kölesi değildir.”
“ŞİRKET YETKİLİLERİ SUÇ İŞLİYOR”
Yapılan açıklamada şirketin milli park sahasını işgal ettiği ifade edildi. Koyulan kapının ise inşaat sahasından 750 metre geride olduğu belirtildi ve “o kapı sizin şantiye sahanız değil” dendi.
Şirketin bu uygulamasıyla suç işlediği ise şu şeklide açıklandı: “Şirket olarak Anayasamızın 23.maddesine aykırı biçimde Marmaris halkının seyahat özgürlüğünü kısıtlıyorsunuz. (TCK’nin 109/1.2 ve 3b maddelerini ihlal ediyorsunuz).
Ayrıca ‘kendinizi polis, jandarma, orman veya milli park görevlisi yerine koyarak’ TCK’nin 262.maddesine girecek şekilde kamu görevini usulsüz olarak üstlenme suçu işleyerek alana girmek isteyenlerin önüne set çekiyorsunuz ve engel oluyorsunuz.
Yine milli parka girmek isteyen vatandaşları ‘çalışanları tedirgin ediyorsunuz, onları zor tutuyoruz, gidin buradan’ diyerek TCK’nin 106/1. ve 2/c maddeleri giren tehdit suçunu işliyorsunuz.
Milli park alanında dinamit atıyorsunuz, kıyıya yol açıyorsunuz, denizi dolduruyorsunuz, inşaat yasağına uymuyorsunuz ve milli park alanını tahrip etmeye devam ediyorsunuz. Buradan tutanakta imzası olan polisleri de bilgilendirmek istiyoruz. O kapı şantiye sahası girişi değildir. Gelenler inşaat sahasına değil milli park alanına girmek istemişlerdir. Evet, sizin de tespit ettiğiniz üzere gelenler içeri alınmamıştır. Burada bir suç varsa ki var, o suçu işleyenlerde şirket yetkilileridir.
En önemlisi de verilen çevre mücadelesinde altı siyasi partinin ve kent konseyinin oluşturduğu ‘Ekolojik Mücadele Komitesi’ var ve tüm açıklamalar bu komite aracılığı ile yapıldığı halde kasıtlı ve devamlı olarak ‘Halime Şaman ve arkadaşları’ vurgusunu hem mahkemelerde hem de her açıklamasında yaparak kişiyi hedef gösterme ve can güvenliğini tehlikeye sokma suçu ‘TCK 123’ ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik ‘TCK 216’ suçunu işlemekte bilinçli olarak ısrar etmektedirler.”
“SÖZ KONUSU MÜCADELE EDENLER OLDU MU SİSTEM TIKIR TIKIR ÇALIŞMAKTADIR”
Yapılan açıklamada çevre mücadelesi verenlerin çabasıyla hukuksuz durumların ortaya çıkarılmasının ardından herhangi bir müdahalede bulunulmadığı fakat söz konusu mücadele edenler olduğunda sistemin işletildiği ifade edildi ve şu sözlere yer verildi:
“Bizim ısrarla yapmış olduğumuz şikâyetlere dayanarak Savcılık tarafından atanan bilirkişinin ‘25 dönüm milli park alanı tahrip edilmiş ve yol açılmıştır” raporunun üzerinden neredeyse bir yıl geçmesine rağmen soruşturma davaya dönüşmemiştir. Bu süre içinde milli park alanı son görüntülere göre bir kat daha tahrip edilmiştir.
Ayrıca kanunsuz olarak işgal ettikleri milli park alanına girişleri engelleyen ‘siz muhalif ve solcu gazetecilere demeç veriyorsunuz’ diyerek işledikleri suçu, bizi ‘kriminalize’ ederek bertaraf etmeye çalışan ve ‘çalışanları zor tutuyoruz’ diyerek tehdit ettikleri için şirket sorumluları aleyhine yaptığımız şikâyetlerin, video görüntüleri de olmasına rağmen hâlâ bir sonuç alınamamıştır. Ancak söz konusu mücadele edenler oldu mu sistem tıkır tıkır çalışmaktadır.”
“BU DOĞA DÜŞMANLARINA GÜÇLÜNÜN HAKLI DEĞİL, HAKLININ GÜÇLÜ OLDUĞUNU GÖSTERELİM”
Açıklamada son olarak AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve İYİ Parti’nin projeye karşı olduklarını söyledikleri dile getirilerek “İktidarı ile muhalefeti ile herkes yaşanılan yağmaya, yıkıma karşı ise sorumlular niçin görevlerini yerine getirmiyor?” diye soruldu.
Açıklamanın sonunda ise “Ekolojik Mücadele Komisyonu olarak Marmaris’teki odalara, kitle örgütlerine ve Marmaris’te yaşayanlara bir kez daha seslenelim: Sinpaş’ın yaptığı katliama karşı gelin Marmaris’i birlikte savunalım; bu doğa düşmanlarına güçlünün haklı değil, haklının güçlü olduğunu gösterelim” dendi.