Marmaris’teki Karacasöğüt Koyu’nda yapılmak istenen “Yat Limanı, Yat ve Tekne Bağlama İskelesi Kapasite Arttırımı Projesi”nin İDK toplantısına katılan Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi bir açıklama yaptı. Açıklamada, 1. Derece Arkeolojik Sit alanı olarak tescil edilmesi için resmi süreç başlatılan bir alanda sonuç gelmeden ÇED sürecinin devam etmesinin hukuksuz olduğunu söylendi.
Muğla’nın Marmaris ilçesine bağlı Karacasöğüt Koyu’nda, MUÇEV Turizm Ticaret Anonim Şirketi’nin “Yat Limanı, Yat ve Tekne Bağlama İskelesi Kapasite Arttırımı Projesi” için başlatılan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci kapsamında, 25 Nisan 2023 tarihinde İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı yapıldı.
“BAKANLIK YASAYA AYKIRI HAREKET EDİP TOPLANTIYI ERTELEMEDİ”
Ankara’da gerçekleşen toplantıya katılan Marmaris Ekolojik Mücadele Komitesi bir bildiri yayınlayarak toplantıyı “skandal” olarak nitelendirdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na “Seçimden mal mı kaçırıyorsunuz, bu neyin acelesi?” diye sorulan açıklamada, Bakanlık’ın toplantıyı yasaya aykırı olarak yaptığı söylendi.
Açıklamada Sualtı Araştırmaları Derneği (SAD) ile Karacasöğüt Koyu’nda yapılan dalış sırasında tarihi eser varlığının belgelendiği ve ardından durumun Bodrum Sualtı Müzesi’ne bildirildiği hatırlatıldı. Bodrum Sualtı Müzesi uzmanlarının ise tarihi eserleri yerinde inceleyip, eserlerin tescili ve bölgenin 1. Derece Arkeolojik Sit alanı olarak ilan edilmesi için resmi süreci başlattığı belirtildi.
Tescil başvurusunun sonucunun gelmediğine dikkat çekilerek, “Resmi süreci başlatmış olmaları bile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı ikna etmedi. Bakanlık yasaya aykırı hareket edip 25 Nisan tarihli MUÇEV İDK toplantısı ve ÇED sürecini tescil işleminin sonuna ertelemedi” dendi.
BODRUM SUALTI MÜZESİ: “KALINTILAR DEĞERLENDİRİLİNCEYE KADAR ALANDA HERHANGİ BİR İNŞAİ VE FİZİKİ UYGULAMAYA GİDİLMEMESİ HUSUSUNDA BİLGİ VE GEREĞİNİ ARZ EDERİM”
Bodrum Kaymakamlığı Sualtı Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından dağıtım yerlerine gönderilen yazıda ise alanda yerinde inceleme yapıldığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Sahil Güvenlik Güney Ege Grup Komutanlığınca; söz konusu kalıntıların bulunduğu alanda tahribatı engellemek amacıyla yazımız eki haritada yeri gösterilen ve koordinatları verilen alanın kontrol altında tutularak, denizden güvenliğinin temin edilmesi ve herhangi bir olumsuzluğa sebebiyet verilmemesi için devriye şeklinde gerekli denetim ve kontrolün yapılması,
Muğla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce; söz konusu kalıntıları bulunduğu alana ilişkin konunun Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nde değerlendirilinceye kadar alanda herhangi bir inşai ve fiziki uygulamaya gidilmemesi hususunda bilgi ve gereğini arz ederim.”
BAKANLIK: “SÜRECİ DURDURUN YAZMIYOR”
Yapılan açıklamada 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na göre bahsi geçen yerleri koruma zorunluğunun doğduğu belirtildi ve “Dolayısı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 25 Nisan tarihinde MUÇEV yat limanı için yapacağını ilan ettiği İDK toplantısını derhal ertelemeli ve ÇED sürecini tescil işlemi sonuçlanıncaya kadar durdurmalıydı” dendi.
Açıklamanın devamında katılınan toplantıda söz alarak Bodrum Su altı Müzesi’nin yazısının komisyona sunulduğu söylenerek şunlar aktarıldı:
“Yaklaşık iki saat boyunca bu konuda ısrar ettik. Görüşme sırasında bizim sunduğumuz Bodrum Su altı Müzesi’nin görüş yazısı yanında bakanlığa, Muğla Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün tarihi eserler ile bölgenin 1. derece arkeolojik sit alanı tescil işlemlerini başlattığını açıklayan kurum görüşünün ulaştığını da öğrendik.
Bakanlık bu resmi belgelere rağmen iki skandal gerekçe ile ÇED sürecini işleteceğini ifade etti.
1. Her iki evrakta süreci durdurun kelimesi yazmıyor.
2. ÇED olumlu kararı herhangi bir şeye izin verme anlamı taşımaz.”
“GÜCÜNÜ VE İRADESİNİ ŞİRKETLERE TESLİM ETMİŞ BİR BAKANLIK İLE KAMU YARARI, KÜLTÜREL MİRASI KORUMA KONUŞULAMAZ”
Açıklamada toplantının Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın tavrı eleştirilerek şunlar söylendi:
“Bakanlık yetkilileri kararlarının o kadar arkasında duramaz haldeydiler ki ‘İsterseniz firma size, tescil işlemi tamamlanıncaya kadar inşaat yapmayacağına dair noterden taahhüt versin’ teklifinde bulundular. Noteri garantör olarak gören, gücünü ve iradesini şirketlere teslim etmiş bir Bakanlık ile kamu yararı, kültürel mirası koruma üzerine konuşacak bir şey kalmadığı için ÇED sürecinin durdurulması talebimizi içeren dilekçeyi vererek bakanlıktan ayrıldık.
Hukuki haklarımızın sonuna kadar takipçisi olacağımızı, mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi ifade etmek isteriz.”
NE OLMUŞTU?
Muğla’nın Marmaris ilçesi Karaca Mahallesi’ndeki Karacasöğüt Koyu’nda MUÇEV Turizm Ticaret Limited Şirketi, “Tekne Bağlama İskelesi Kapasite Artırımı Projesi” için ÇED sürecini başlatmış ve projeye Muğla Valiliği tarafından 9 Eylül 2020 tarihinde “ÇED gerekli değildir” kararı verilmişti.
Fakat projeye verilen ÇED gerekli değildir kararı Muğla 3. İdare Mahkemesi 21 Ocak 2022 tarihinde tarafından iptal edilmişti.
MUÇEV karara itiraz etmiş fakat Danıştay 6. Dairesi verdiği kararla ÇED gereklidir kararını onaylamıştı. Ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı projenin ÇED sürecini 31 Ağustos 2022 tarihinde yeniden başlatmış ve Halkın Katılımı toplantısı için 27 Eylül 2022 tarihini belirlemişti.
27 Eylül’de gerçekleşen toplantıda ise yurttaşlar toplantının yapılmasının hukuksuz olduğunu ve ÇED dosyasının filli hatalar içerdiğini dile getirmiş fakat toplantı tutanağına “Halk proje hakkında bilgilenmek istememiştir” yazılmıştı.
Marmaris Kent Konseyi 2021 yılı sonunda Sualtı Araştırmaları Derneği (SAD) ile iletişime geçerek, Karacasöğüt Koyunun doğal varlıklar ile peyzaj ve kültürel-tarihi değerlerinin belirlenmesi, görüntülenmesi ve koyun korunmasını destekleyici bir rapor yazılmasını talep etmiş, 2022 yılının Ekim ayında bölgede bir dalış gerçekleştirilmişti. SAD dalış sonrası yayınladığı raporda, “Muğla Çevre Platformu, Marmaris Kent Konseyi ve Karacasöğüt Mahallesi yöre halkının istemedikleri bir projenin hayata geçirilmesi zaten başlı başına bir sorun olarak ele alınmalıdır. Öte yandan, İstanbul Üniversitesi’nin Karacasöğüt Koyunun korunmasına ilişkin Biyolojik Değerlendirme Raporu’na karşın bazı kuruluşların ‘bölgenin marinaya gereksinimi var, yapılması uygundur’ şeklinde görüşünü referans alarak Marmaris Belediyesi’nin marina projesine imar izni vermiştir” ifadeleri kullanılmıştı.
Raporda ise bölgede deniz çayırları ve arkeolojik buluntuların tespit edildiği belirtilerek müsilaj tehlikesine karşı uyarıda bulunulmuş, yarı kapalı olan bu koyda yapılacak bir kapasite artırımı veya marinanın deniz kirliliğinin artışını hızlandırıcı etkisi olacağı ve ek kirlilik yükü oluşturacağı söylenmişti.
Raporun tamamını okumak için buraya tıklayın.
Koydaki arkeolojik buluntuların tespit, tescil işlemi için Bodrum Sualtı Müzesi dalış gerçekleştirmişmiş ve elde edilen görüntüler ile bulgular eşliğinde tescilin yapılması ve limanın korunması için hazırlanan rapor 27 Ocak 2023 tarihinde Muğla Tabiat Varlıkları Müdürlüğü’ne bildirildi.
Muğla Valiliği ise 3 Şubat 2023 tarihinde Karacasöğüt limanındaki Global Marin şirketinin yat yanaşma projesine “ÇED Gerekli Değildir” kararı vermişti.
25 Nisan 2023 tarihinde ise projenin İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı Ankara’da yapılmıştı.
27 Nisan 2023 tarihinde ise projenin ÇED raporuna İDK tarafında incelenerek son çeklinin verildiği ve halkın görüş ve önerilerini almak üzere ÇED Yönetmeliği’nin 14.Maddesi kapsamında Bakanlıkta ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nde 10 takvim günü görüşe açıldığı açıklandı.