TMMOB’un Kıyı Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’te değişiklik öngören yönetmeliğe karşı açtığı davada, uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğmasına yol açacağı gerekçesiyle, Danıştay düzenlemenin yürütmesini durdurdu.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) Kıyı Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğin iptali için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı açtığı davada, Danıştay 6. Dairesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Resmi Gazete’de 16 Nisan 2022 tarihinde “Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” olarak yayımlanan değişikte şu ifadeler yer almıştı:
“MADDE 1- 3/8/1990 tarihli ve 20594 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin altıncı fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
f) Meskun olmayan ve henüz tapu iptal davası açılmamış hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyı alanlarında veya 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu kapsamında Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ve/veya Turizm Merkezi ilan edilerek ilgili Bakanlıklarca kesin tahsis, kesin izin ve/veya üst hakkı verilmiş ve turizm işletmesi belgesi almış yapıların bulunduğu kıyı alanlarında; mevcut onaylı kıyı kenar çizgisine yapılan itirazların Valilik Kıyı Kenar Çizgisi Tespit Komisyonlarınca değerlendirilmesi sonucunda; bu alanların kıyı özelliği taşıyıp taşımadığının bilimsel ve teknik gerekçelere dayanarak hazırlanacak teknik raporda belirtilmek kaydı ile yeni bir kıyı kenar çizgisi tespiti yapılması”
Buna göre, yerleşim olmayan ve hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyılarda, turizm işletmesi belgesi almış yapıların bulunduğu kıyı alanlarında ve mevcut kıyı kenar çizgisine yapılan itirazlarda, teknik raporda belirtilmek kaydı ile yeni kıyı kenar çizgisi belirlenebilecekti.
“DÜZENLEME YAPILAŞMA OLANAKLARINI ARTIRARAK KIYILARIN ÖZEL MÜLKİYETE DEVREDİLMESİNİN ÖNÜNÜ AÇACAK”
TMMOB’un konu ile ilgili yaptığı açıklamada, planlanan değişikliğin kamu yararına ve topluma açık kullanılması öncelikli olan kıyıların korunmasına yönelik düzenlemeler getirmek yerine, yapılaşma olanaklarını artırarak özel mülkiyete devredilmesinin önünü açacağı söylendi.
Açıklamada yönetmeliğin getireceği değişikliler şu şeklide anlatıldı:
“Koruma kullanma koşullarını güvenceye alan, işlev ve yapılaşma esaslarını tarif eden imar planı hükümleri geçersiz kılınarak kıyılardaki plan kararları ve plan bütünlüğünü bozacak uygulamaların önü açılmış,
Kıyı kenar çizgisinin tespitinde kamu denetimi devre dışı bırakılmış; kıyı kenar çizgisinin kimler tarafından hazırlanacağı belli olmayan teknik raporlara göre değiştirilebilmesine olanak sağlanmış,
İmar planı ile imar ve koruma mevzuatına aykırılık taşıyan kullanım ve yapılaşmaların bulunduğu kıyılarda, geniş bir imar affı getirilerek; Kıyı Kanununu açıkça ihlal eden turizm tesisi inşaatları meşru hale getirilmiştir. Kıyıların doğal yapısını bozacak nitelikte, Kıyı Kanununa aykırı kaçak yapılaşmadan sorumlu olanların yargı önün de hesap vermeleri engellenmişti.”
“KIYILARDAN YARARLANMADA ÖNCELİĞİ KAMUYA VEREN ANAYASA VE KANUN HÜKÜMLERİYLE BAĞDAŞMIYOR”
Açıklamanın devamında, Danıştay’ın verdiği kararda düzenlemenin uygulanması durumunda kıyıların daraltılarak bu alanlarda yeni yapılaşmaların önünün açılacağı ve çevre tahribatına yol açacağını belirttiği aktarıldı.
Kararın gerekçelerine dair şu ifadelere yer verildi: “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yönetmeliğe eklenen düzenlemenin ‘kamu yararı ve hizmet gerekleri dikkate alınarak Yönetmeliğe eklendiği hususunun ortaya konulamadığı, aksine kuralın Kıyı Kanunu hükümlerine aykırı uygulamaları teşvik edebileceği, kıyıların korunmasına aykırı uygulamalara yol açabileceği, kıyıların daraltılması sonucunu doğurabileceği, bu durumun ise kıyılardan yararlanmada önceliği kamuya veren Anayasa ve Kanun hükümleriyle bağdaşmayacağı’ vurgulanmıştır.”
Kıyıları yapılaşmaya açan tüm düzenlemelerin ve uygulamaların iptali gerektiğini vurgulayan Mimarlar odası son olarak sürecin takipçisi olacaklarını ve her türlü hukuki girişimlerde bulunmaya devam edeceklerini belirtti.