Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı Küçük Boncuklu olarak bilinen Gökgemile Koyu’nda piknik etkinliği ve basın açıklaması yapmak için bir araya gelen Kıyılar Halkındır İnisiyatifi, koyların ticarileştirilmesine tepki gösterdi. Ayrıca, işletmeler tarafından plajların eşit ve ücretsiz kullanılmasına engel olunmasına karşı yurttaşlar mücadeleye davet edildi.
Muğla’nın Fethiye ilçesinde, yurttaşların ve canlıların kıyılara erişimini kısıtlayan uygulamalara karşı mücadele eden kıyılar Halkındır İnisiyatifi, bugün (5 Ekim) saat 14.00’te Küçük Boncuklu Koyu’nda piknik yapmak için bir araya geldi ve bir basın açıklaması yaptı.
Özel bir şirketin işletmesinin bulunduğu koyda, işletme görevlileri tarafından verilen bilgide, koyun girişinde ücreti alınmadığı fakat şezlong ve şemsiyelerden ücret alındığı ifade edildi. Koyda ise yurttaşların şezlong kullanmadan havlu serebileceği veya kendi sandalyelerini koyabilecekleri alanın yok denecek kadar az olduğu gözlemlendi.
Yurttaşlar önce piknik yaptı, ardından ise basın açıklaması okundu. Basın açıklamasını grup adında Gamze Yılmaz ve Turan Yurteser okudu.
Açıklamada öncelikle kıyı işgaline ve kıyıların ticarileştirilmesine karşı verilen mücadelenin yaz mevsimi veya kış mevsimi gözetilmeden sürdürüldüğü aktarıldı.
Türkiye Cumhuriyet Anayasası, Kıyı Kanunu ve Türk Medeni Kanunu’nun 715’inci maddesinin kıyıların kullanımı güvence altına aldığı hatırlatıldı. Bu kanunlarda kıyıların kullanımında kamu yararının gözetilmesinin zorunlu olduğu, herkesin kıyılara serbest şekilde erişmesinin güvence altına alındığı ve hiçbir şekilde özel mülkiyete konu olamayacağı belirtildiği aktarıldı.
“YASAYI UYGULA”
Uygulamada ise yetkili kurumların, kıyıların ticarileştirilmesine izin verdiği belirtildi ve şu ifadeler kullanıldı:
“Anayasa’yı ve yasalar uygulamakla yükümlü kamu kurumları, kapalı kapılar ardında, tüm plajları, kıyıları, koyları özel mülkiyete tahsise ve imar plan düzenlemeleri ile sermayeye peşkeş çekmeye devam etmektedir. Anayasa’da açıkça belirtilmesine rağmen bu alanların halkın özgürce ve sınırsızca kullanımına kapatılmasının yanı sıra bilimdışı uygulamalarla diğer canlıların ve tüm ekosistemin tahrip olmasına sebep olduklarını hatırlatıyor ve ‘yasayı uygula’ diyoruz.”
Büyük Boncuklu ve Küçük Boncuklu koylarında yapılmak istenen tekne bağlama iskelesi projelerine bu durumun bir örneği olduğuna dikkat çekildi.
Fethiye ilçesindeki Karagözler Mahallesinde, Büyük Boncuklu olarak bilinen Oyuktepe ve Küçük Boncuklu olarak bilinen Gökgemile’de tekne bağlama iskelelerine ait 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı 15 Şubat 2023 tarihinde Muğla Valiliği Çevre Şehircilik İklim Değişikliği Müdürlüğü tarafından 30 gün süreyle askıya çıkarılmıştı.
Planlara karşı çıkan Kıyılar Halkındır İnisiyatifi 12 Mart’ta bir araya gelerek Fethiye 2 No’lu Aile Sağlık Merkezi önünden Beşkaza Meydanı’na yürüyerek basın açıklaması yapmıştı. Ardından planlara karşı hazırlanan itiraz dilekçeleri Fethiye Kaymakamlığı’na teslim edilmişti.
“KAMUSAL HAKLARIMIZI, EKOLOJİYİ VE CANLI CANSIZ VARLIKLARLA ORTAK VARLIĞIMIZ OLAN DOĞAYI SAVUNUYORUZ”
Açıklamada kıyı savunucularının kıyılara eşit ve ücretsiz olarak erişimi savunmak amacıyla mücadele ettiği belirtilerek, “Kamusal haklarımızı, ekolojiyi ve canlı cansız varlıklarla ortak varlığımız olan doğayı savunuyoruz” dendi.
Tüm yurttaşlar da bu bilinçle hareket etmeye davet edildi. Yurttaşlara, plajların eşit ve ücretsiz kullanımı için çaba göstermesi, herhangi bir engelleme veya zor ile karşılaşıldığında ise karşılaştığında kolluk güçlerini arayarak yasal haklarını kullanmaları tavsiye edildi.
Açıklamada konuyla ilgili şu ifadeler kullanıldı:
“Yıllar boyunca ailelerimizle geldiğimiz, piknik yaptığımız, soluklandığımız doğa ile iç içe olduğumuz kıyıların-koyların bir avuç sermaye sahibine değil, bizlere ait olduğunu tekrar hatırlamalı, birbirimize hatırlatmalıyız. Yasalar açık; kıyılar özel mülkleştirmeye konu edilemez, yani ticarileştirilemez ve tamamen özgür bırakılmalıdır!”
“YAZ KIŞ KIYIDAYIZ”
Tüm kıyılar özgür kalana kadar Kıyılar Halkın İnisiyatifi’nin mücadelesine devam edeceği söylendi ve “Yasaların çizdiği çerçeve haricinde hiçbir pazarlık yapmayacağımızın bilinmesini istiyoruz” dendi. Son olarak yurttaşlar şu sözlerle mücadeleye davet edildi: “Anayasal haklarımızı, yasal güvenceyi, kıyıların kamu yararına kullanılmasının zorunluluğunu biliyoruz. Hakkımız olanı almak için sizleri de bu mücadeleye davet ediyor ve ‘yaz kış kıyıdayız’ diyoruz”
IŞIK BÖLÜKBAŞI: “HEM ‘YAZ-KIŞ KIYIDAYIZ’ DEMEK HEM DE BURADA PLANLANAN TEKNE BAĞLAMA PROJESİNE İTİRAZ ETMEK İÇİN BURAYI SEÇTİK”
Neden Küçük Boncuklu Koyu’nun tercih edildiği sorusuna Bölükbaşı şöyle yanıt verdi:
“Burası tekne bağlama iskelesi olan iki koydan bir tanesi; Küçük Boncuklu, diğeri de Büyük Boncuklu. Biz bunu hem ‘Yaz-kış kıyıdayız’ demek hem de müdahil olduğumuz, itiraz dilekçesi verdiğimiz tekne bağlama projesine itiraz etmek; buradan ses yükseltmek; buranın önemini vurgulamak için burayı seçtik.”
“BURAYA ANAYASAL HAKKIMIZI KULLANMAYA GELDİK VE SONUNA KADAR DA KULLANACAĞIZ”
Kıyılar Halkındır İnisiyatifi’nin burada yapılmak istenen tekne bağlama iskelesi projesine karşı 45 kişinin imzası ile itiraz ettiklerine değinen Bölükbaşı, bu itiraza ve projeye ilişkin de şöyle konuştu:
“Çünkü buraya uygun değil, böyle bir proje burada yapılamaz. Bunun üzerine de dava açıldı şimdi, ona da müdahil olduk. Burada bunu herkese duyurmak, bu farkındalığı oluşturmak ve ‘Biz buradayız, bir yere gitmiyoruz, kıyılarımıza ve koylara sahip çıkıyoruz’ demek için burayı seçtik ama tabii ki tekne bağlama iskelesi projesi olan iki koydan bir tanesi olması açısından çok önemli bir yer burası.”
Bölükbaşı, diğer tüm koy ve kıyılarda olduğu gibi girişte ücret ödemeden koya girdiklerini anlattı. Bunu Anayasal hakları olduğunu vurgulayarak “Biz bu hakkı sonuna kadar kullanıyoruz ve bütün vatandaşların, bütün halkın da bu anayasal hakkını bilerek; bu hakkını kullanmasını istiyoruz” dedi.
KOYLARIN GİRİŞİNDEN ÖZEL İŞLETMELER ÜCRET İSTEDİĞİNDE NELER YAPILABİLİR?
Büyük Boncuklu Koyu’na girişte de ücret ödemediklerini anlatan Bölükbaşı, “Biz buraya Anayasal hakkımızı kullanmaya geldik ve bunu sonuna kadar da kullanacağız. Herkesin bunu bilmesi ve bunu kullanma konusunda da artık harekete geçmesi ve cesur olması gerekiyor. Bu bir Anayasal hak” diye konuştu.
Koyların girişinde işletmelerin ücret istemesi halinde neler yapılabileceğine ilişkin ise Bölükbaşı şunları anlattı:
“Ücret istendiğinde, burası bütün kıyılar ve koylar ticarileştirilemez, devlet hükmü altında kamu yararına kullandırılmalıdır diye Anayasa’da geçer. O yüzden bizden böyle bir şey isterlerse, ‘Hayır, bu bizim anayasal hakkımız. Kıyılar herkesindir, tüm canlılarındır’ demeliler. Tabii bir de şöyle bir şey daha var: Kolluk kuvvetini arayabilirler, eğer bir dirençle karşılaşırlarsa. Zaten onu yaşayan arkadaşlarımız da oldu. Ama jandarma geldiğinde de ‘Evet bu hakkıdır’ dedi ve arkadaşlarımız denizlerine girdiler, plajda güneşlendiler.”