Gündem Fethiye’nin ulaştığı bilgilere göre; Kırtur’un, Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı Faralya Mahallesi’ndeki Sümbeki Burnu’nda Alman turizm şirketi TUI’nin otel projesi için ormanı tahrip ettiği ortaya çıktı.
Haber: Burak Necip Başar
Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı Faralya Mahallesi’ndeki Sümbeki Burnu A Tipi Mesire Yeri’nin işletme hakkı Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 5 Temmuz 2022 tarihinde 20 yıllığına Kırtur Turizm İnşaat Taahhüt Elektrik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne verilmişti.
Kurulması planlanan turizm tesisi için 98 bin metrekarelik alanda Mayıs 2023’te ağaç kesimine başlanmıştı.
Mart 2024’te ise bölgede yapılan çalışmalarda patlayıcı kullanılmıştı.
Bölgedeki çalışmalar devam ederken, Gündem Fethiye Faralya’da bir otel projesini hayata geçireceğini açıklayan Alman turizm şirketi TUI ile iletişime geçti.
TUI’den alınan bilgilere göre; Kırtur’un bölgede gerçekleştirdiği orman tahribatı ve inşai faaliyetleri, TUI Blue Faralya oteli için yaptığı ortaya çıktı.
“EKOLOJİK” BİR OTEL İÇİN AĞAÇLAR KESİLMİŞ
Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtlayan TUİ yetkilisi, Sümbeki Burnu’nda ağaç kesimi yapılan alandaki inşaatın kendi projeleri olduğunu doğruladı.
Otel inşaatının devam ettiğini ve yaklaşık iki yıl süreceği bilgisini veren yetkili, otelin ‘ekolojik’ bir tatil yeri olacağını söyledi.
Yetkili, Türkiye’deki iş ortaklarının ise TUI Hotels & Resorts Türkiye olduğu bilgisini verdi.
Gündem Fethiye’nin bölgede yaptığı çekimlerde bir prototip otel odası inşa edildiği görüldü. Şirket yetkilisi prototipin projeye ait olduğunu doğruladı.
BÖLGEDEKİ TAHRİBAT DRONE İLE GÖRÜNTÜLENDİ
Bununla birlikte; bölgenin orman varlığının büyük bir bölümünün tahrip edildiği drone ile görüntülendi.
ORMAN İŞLETME KESİMİ KENDİLERİNİN YAPTIĞINI SÖYLEMİŞTİ
Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü, Gündem Fethiye’ye verdiği bilgide alanda yapılan ağaç kesiminin kendileri tarafından yapıldığını doğrulamış, kanunlara ve usule aykırı hiçbir durumun olmadığı söylemişti.
“KİRALANAN ORMANDA KİRACI AĞAÇ KESEMEZ
Konu ile ilgili Gündem Fethiye’ye konuşan Toprak İlimi ve Ekoloji Uzmanı Prof. Dr. Doğan Kantarcı, devlet ormanlarının orman işletmeleri tarafından işletildiğinin, yönetildiğinin ve korunduğunun altını çizerek yapılan işlemlere ilişkin şunları söylemişti:
“Orman işletmesi herhangi bir yere ormanı kiralar ise bu kiralanan ormanda kiracı olan kim ise ağaç kesemez; ormanın yapısını, doğal yapısını bozamaz. Ormanı kesip kendine özel bir mülkmüş veya özel bir işletmeymiş gibi değiştiremez. Yani kiralama sözleşmesi yapılırken bunların kayıt altına alınmış olması lazım. Kayıt altına alınmamışsa bile 6831 sayılı Orman Kanunu’na ve Anayasa’nın 169’uncu maddesine uyumlu hareket edilmesi gerekir. Yani ben burada kızılçamları keseceğim yerine bilmem ne ağacı dikeceğim. Hayır öyle bir kimsenin yetkisi yok.”
“KORUMAK BİZİM SORUMLULUĞUMUZDUR”
Sümbeki Burnu’ndaki ağaç kesiminin olduğu bölgede otel zincirine bir yenisini eklemek isteyen TUİ Blue’nun internet sitesinde yer alan şirketin ‘sürdürülebilirlik hedefleri’ sayfasında ise şu ifadeler kullanılıyor:
“Gezegenimizin kaynakları sınırlıdır ve bu nedenle onları korumak bizim sorumluluğumuzdur. TUI BLUE’da sürdürülebilirliği oldukça önemsiyoruz. Sadece çevreyi korumakla kalmıyor, aynı zamanda otellerimizdeki ve çevresindeki insanların ve hayvanların refahını da önemsiyoruz.”
YASALAR NE SÖYLÜYOR?
Mesire Yerleri Yönetmeliği ve uygulamaya yönelik hükümlerine açıklık getirmek ve uygulamadaki aksaklıkların giderilmesi maksadıyla “296 sayılı Mesire Yerleri Uygulama Tebliği” kaldırılıp, yerine Orman Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “300 sayılı Mesire Yerleri Uygulama Tebliği”nde şu hükümler yer alıyor:
“Her türlü düzenleme doğal ekosisteme uygun olarak yapılır.”
“Mesire yerlerinde gerekli yapı ve tesisler, doğa ile uyumlu, tercihen taş veya ahşap malzemeden zemin ve kullanılabilir çatı katı dışında tek katlı olacak şekilde Genel Müdürlükçe belirlenen esaslara uygun olarak yapılır. Özel durumlarda Bakanlık onayı ile birden fazla katlı yapılabilir.”
50’nci maddesinde ise şu ifadeler yer alıyor:
“MADDE 50 – (1) Kıyı ve sahil şeritlerinde onaylı imar planı varsa bu plana uyulur. İmar planı olmaması durumunda 4/4/1990 tarihli ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve 3/8/1990 tarihli ve 20594 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenleme yapılacaktır.”
