Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de, kömür madeni için kesilmesine karşı mücadele edilen Akbelen Ormanı’nı ziyaret etti. Ziyarette; jandarma müdahalesi ve siyasilerle yurttaşlar arasında tartışma yaşandı.
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de, kömür madeni için kesilmesine karşı mücadele edilen Akbelen Ormanı’na, 24 Temmuz 2023 tarihinde saat 5.30 sıralarında jandarma ekipleri ve Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı (TOMA) korumasıyla kesim ekipleri girmişti.
Jandarma kesimi durdurmak için direnen yurttaşlara beş gün boyunca biber gazı ve tazyikli su ile müdahale etti. Müdahaleler sırasında 14 yurttaş gözaltına alındı.
Kesimin beşinci gününde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte CHP’li milletvekilleri, il ve ilçe örgütleri Akbelen direniş alanına geldi.
Direniş alanında karşılanan Kılıçdaroğlu, mücadele sürecini ve yurttaşların taleplerini dinledi. Yurttaşlar, Kılıçdaroğlu’ndan kesimi durdurmasını istedi.


“O AĞAÇ SADECE SİZİN AĞACINIZ DEĞİL 85 MİLYONUN AĞACIDIR”
Yurttaşları dinledikten sonra konuşan Kılıçdaroğlu, burada direnen insanların konuşmasının daha önemli olduğunu ifade ederek, “Sorunu yaşayan, mağdur olan sizsiniz. O ağaç sadece sizin ağacınız değil 85 milyonun ağacıdır. Bu ülkede ormanın ne olduğunu, ekosistemin hepsini bilen biriyim. Bu orman sadece ağaç değil, bu ormanda kuşlar, kurtlar, kaplumbağalar ve binlerce canlı var. Her birisinin hakkını hukukunu korumazsak o zaman görevimizi yapmamış oluruz” dedi.
Ağaçlar kesmenin tabiatı öldürmek anlamına geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bütün dünya bunu biliyor ama bir avuç çete bunu bilmiyor. Ben boşuna mı 5’li çeteler diyordum. Boşuna mı beşli çeteler bu milletin kanını emiyor diyordum. Siz sanmayın ki sadece burada oluyor bunlar. Türkiye’nin hangi coğrafyasına gitseniz benzer olaylar var. Siz direndiniz, direniyorsunuz” diye konuştu.


“KEMAL KARDEŞİNİZ SİZİN YANINIZDA HİÇ ENDİŞE ETMEYİN”
Bu mücadelenin bir hak mücadelesi olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Kemal kardeşiniz sizin yanınızda hiç endişe etmeyin. Sonuna kadar mücadele edeceğim. Sizin mücadeleniz sıradan bir mücadele değil. Sizin mücadeleniz hak mücadelesidir. Hakkınızı istiyorsunuz, başka bir şey istemiyorsunuz. Hak mücadelesi bireysel bir mücadele değildir. Hak mücadelesi kolektif bir mücadeledir. Ormanı koruyorsanız bu mücadele bireysel mücadeleden çıkıp bir hak mücadelesine dönmüş oluyor” ifadelerine yer verdi.
Davanın sürekli takipçisi olacaklarının sözünü veren Kılıçdaroğlu, “Davaların hangi aşamada olduğunu çok iyi biliyorum. Ben tekrar geleceğim. Allah’ın güneşi bedava ama o kullanılmıyor. Onun yerine kömür, doğalgaz kullanılıyor çünkü birileri kazansın diye yapıyorlar. Şanlıurfa’ya da gittim orada da söyledim. Allah’ın güneşi bedava, 2,5 milyon dekar arazi duruyor. Üzerine güneş panelini serdiğin zaman bütün çiftçiye elektriği bedava veriyorsun” dedi.
DEŞTİNLİLER, KILIÇDAROĞLU’NDAN ÇİMENTO FABRİKASININ RUHSATININ İPTAL EDİLMESİNİ TALEP ETTİ
Ayrıca, Muğla’nın Menteşe ilçesine bağlı Deştin Köyü ve Yatağan ilçesine bağlı Bayır Köyü ortak sınırında yapılmak istenen çimento fabrikasıyla ilgili Deştin’den gelen bir köylü Kılıçdaroğlu’ndan Menteşe Belediyesi’nin fabrikaya verdiği ruhsatın iptal edilmesini istedi.




Deştinli yurttaş, “30 yıldır çimento fabrikası yapılmak için uğraşılıyor ama biz direniyoruz. Bunu görün artık. Bizim karar verilmiyor. Bizim ruhsat iptal edilmiyor” dedi.
KILIÇDAROĞLU, TEPKİLER ÜZERİNE KESİM ALANINA GİRDİ
Konuşmalar sonrası Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, kesim alanına girmeden araçlarına bindi. Yurttaşlar, Kılıçdaroğlu’nun kesim alanına gitmemesine tepki göstererek; araçların önünü kesti ve Kılıçdaroğlu’nun kesim alanına gitmesini talep etti.
“ADINDA ‘HALK PARTİSİ’ VARSA HALKIN İÇİN BİR KERE BİBER GAZI YE”
Bir yurttaş, “Halkın için bir biber gazı ye. Adında ‘halk partisi’ varsa halkın için bir kere biber gazı ye. Yazık değil mi? Popüler olanın üstünden siyaset üretiliyor burada. Ne zaman geleceksin? Ormanın helvasını yediğimiz zaman mı? Ne kalacak geriye. Bugün değilse ne zaman?” ifadeleriyle Kılıçdaroğlu’na tepkisini dile getir.
BEŞİNCİ GÜNDE DE JANDARMA MÜDAHALESİ
Tepkiler üzerine araçtan inen Kılıçdaroğlu ve heyeti, kesim alanına girdi. Kılıçdaroğlu ile kesim alanına girmek isteyen yurttaşlara ise, jandarma biber gazı ve tazyikli su ile müdahale etti.
Müdahalede, Erdi Çağıl Benihan gözaltına alındı.
“BİR VEKİLE SALDIRAN HALKA NE YAPMAZ?”
Ayrıca, jandarmanın müdahalesi sırasında Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk, önce jandarma barikatının arkasına alınarak darbedildi. Arkasından ise tazyikli su ve jandarma müdahalesiyle yere düşürülerek yeniden jandarma barikatının arkasına alındı.
Çubuk barikattan çıktıktan sonra yaptığı açıklamada, “Beni gözaltına almaya çalıştılar. Bir vekile saldıran halka ne yapmaz? Bu halk yıllardır bu zulmü çekiyor ve bu devletin, Limak’ın kolluk kuvveti halka böyle saldırıyor. AKP demek beşli çete demek, Limak demek. Bu termik santral saraya bağlı demek. Artık yeter. Bu zulmü durdurmak zorundayız. Sadece Akbelen için değil, hepimiz için. Çocuklar için, şu ağaçlar için, doğa için” dedi.
KORUMALAR ARAÇLARIN ÖNÜNDEKİ YURTTAŞLARI İTEREK UZAKLAŞTIRDI
Kesim alanından dönen Kılıçdaroğlu’nun, gözaltına alınan kişinin serbest bırakılmadan alandan ayrılmasına karşı çıkan yurttaşlar, Kılıçdaroğlu’nun korumaları tarafından iteklenerek uzaklaştırıldı.
CHP’Lİ TANAL: “SİZİN GİBİ İNSANLAR YÜZÜNDEN SEÇİMİ KAYBETTİK, SEN AKP PROVOKATÖRÜSÜN”
Kılıçdaroğlu’nun alandan ayrılması sonrası, alandaki yurttaşlara ve jandarma ekiplerine seslenen CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, “Sizler burada nasıl mağdursanız, emniyet yetkili arkadaşlarımız da burada mağdur. Onlar da burada aç, susuz; onlar da burada banyosunu yapmıyor. Emniyet mensupları bizim kardeşimiz. Bakın yanlış yapıyorsunuz” dedi.
Tanal’ın bu açıklaması üzerine yurttaşlar tepki gösterdi. Bir yurttaşın tepkisi üzerine Tanal, “Sizin gibi insanlar yüzünden seçimi kaybettik, sen AKP provokatörüsün” ifadelerini kullandı.
Tanal, daha sonra direniş alanından ayrıldı.
Bununla birlikte, CHP heyetinin alandan ayrılması sonrası Akbelen Ormanı’nda kesim yeniden başladı.
NE OLMUŞTU?
Muğla’nın Milas ilçesinde bağlı İkizköy’de, bölge halkı YK Enerji’nin termik santrallerine yakıt sağlayan linyit madeni sahasını Akbelen Ormanı’na doğru genişletilmesine karşı çıkmıştı.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 28 Kasım 2020 tarihinde şirkete verdiği maden açık işletme iznine istinaden, Orman Genel Müdürlüğü de YK Enerji’ye Akbelen Ormanı’nda ağaç kesme izni vermişti. Köylüler 29 Nisan 2021 tarihinde bu karara karşı hukuki süreç başlatmıştı.
17 Temmuz 2021’de Orman İşletme Müdürlüğü’nün kesim ekibi, mahkeme kararını beklemeden Akbelen Ormanı’nda 30’a yakın ağaç kesmiş ve karşılık olarak İkizköylüler ağaç kesimine karşı ormanda 24 saatlik bir nöbete başlamıştı.
8 Ağustos 2021’de şirket yangın sıçrama ihtimali olduğu gerekçesiyle yeniden kesime gelmiş ve 100’ün üzerinde ağaç kesmişti fakat İkizköylüler daha fazla ağacın kesilmesine yeniden engel olmuştu.
Bunun üzerine orman yangınları nedeniyle ormanlara giriş yasağı gerekçe gösterilerek 10 Ağustos 2021 gecesi Jandarma ekipleri özel bir mülke ait nöbet alanında, mülk sahibinin izin belgesi olmasına rağmen, 11 kişiyi sürükleyerek dışarı çıkarmış, Füsun Kayra ve Edibe Demir hakkında kamu görevlisine mukavemet suçundan dava açılmıştı.
11 Ağustos 2021 tarihinde ise Muğla 1. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vermiş fakat karar itiraz edilmişti. 1 Aralık 2022 tarihinde ise, dava kapsamında düzenlenen üçüncü bilirkişi keşfine dayanılarak yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmişti. 24 Temmuz 2023‘tarihinde Akbelen Ormanı’na yeniden ağaç kesimi için girilmesi üzerine davanın esası hakkında yürütmenin durdurulması için karar verilmesi için İkizköylüler tarafından tedbiren derhal yürütmeyi durdurma talebi mahkemeye iletilmişti.
Davanın ikinci duruşmasında hazır bulunmasına rağmen İkizköylülerin tanıklarının dinlenmemesi, savunma avukatlarının Jandarmaya gece yarısı baskını emrini kimin verdiğinin araştırılmaması, sanıkların Jandarmanın orantısız güç kullanımı sonucu yaralanmalarını tespit eden adli tıp raporlarının dosyaya getirilmesi gibi taleplerin reddedilmesi üzerine reddi hakim talebinde bulunulmuştu.
Davanın 27 Mart 2023 tarihinde görülen altıncı duruşmasında ise İkizköylülerin avukatları duruşmanın uluslararası arenada takip edildiğini belirtmiş, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Savunucularının Korunması Özel Raportörü Mary Lawlor’un süreci izleyeceğine dair attığı tweeti mahkeme ile paylaşmıştı.
Akbelen Ormanı’nın kesim izninin iptali için açılan davada ise mahkeme tarafından atanan bilirkişi heyeti 7 Eylül 2021’de bölgede keşif gerçekleştirmişti. Bölgede ilk yapılan keşifte hakimin avukatlara hakaret etmesi nedeniyle avukatlar Arif Ali Cangı, İsmail Hakkı Atal ve Şiar Rişvanoğlu reddi hakim başvurusunda bulunmuştu.
1 Mart 2022’deki ikinci bilirkişi inceleme öncesi Resmi Gazete‘de yayınlanan maden yönetmeliğindeki değişiklikle birlikte tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarında madencilik faaliyetlerinin önü açılmıştı.
Mayıs 2022’de hazırlanan bilirkişi raporunda madencilik faaliyetlerinin orman ekosistemini tamamen yok edeceği kabul edilmiş ama aynı zamanda bölgedeki tüm kömürün çıkarılabilmesi için Akbelen Ormanı’nın madenciliğe açılması gerektiği de savunulmuştu.
8 Ağustos 2022’de ise üçüncü bilirkişi keşfi yapılmıştı. İkizköylüler 23 Ekim 2022 tarihinde Milas’ta bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirerek, bilirkişilerin üzerindeki baskılara son verilmesini istemişti. Karadam ve Karacahisar Mahalleleri Doğayı ve Doğal Hayatı Koruma Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği (KARDOK) Başkanı, İkizköylü Nejla Işık, “Biliyoruz ki vicdanlarının sesiyle yazılmış bilirkişi raporları Akbelen’in kurtuluşu olacak! Akbelen’i koruyacak bilirkişi raporunu umutla bekliyoruz” demişti.
Üçüncü bilirkişi raporu ise Akbelen Ormanı’ndan kömür madencilik yapılabileceğini söylemişti.
16 Temmuz 2023’te İkizköylüler ve yaşam savunucuları, çadırlı nöbetin ikinci yılını doldurması solayısıyla bir ayara gelmiş, “Akbelen Ormanı’na dokunmayın” demişti.
24 Temmuz 2023’te Jandarma ve TOMA’larla kesim ekipleri ormana girerek kesime başlamış; jandarma, Akbelen Ormanı’nın kesimini engellemek adına ormana girmek isteyen yurttaşlara müdahale etmişti. Avukat İsmail Hakkı Atal, Fidan Eroğlu, Hasan Yorulmaz, Osman Asal, Volkan Çetin ve Ege Tok gözaltına alınmıştı.