Muğla’da çimento fabrikasına karşı çıkan çevre ve yaşan savunucularının kurduğu çadır Menteşe Kaymakamlığı tarafından sakıncalı bulundu. Çevre örgütleri ise çadır nöbetine devam edeceklerini açıkladı.
Muğla’nın Yatağan ilçesine bağlı Deştin Mahallesi ile Menteşe ilçesine bağlı Bayır Mahallesi’nin ortak sınırında bulunan Tekağaç sırtı mevkiinde yapılması planlanan Entegre Çimento Fabrikası’na karşı 27 Mart 2022 tarihinde, Deştin Çevre Platformu, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi ve Bayır Çevre Komitesi, “Çimentoculara karşı çadır nöbetine başlıyoruz” diyerek Deştin fabrika alanı sınırında nöbete başlamıştı.
Nöbetin başlamasının ardından MUÇEP tarafından Menteşe Kaymakanlığı’na 5 Nisan 2022 tarhinde bilgilendirme yazısı gönderildi ve şunlar dile getirildi: “Bayır’da Bekir Kaymak mülkiyetindeki Baraj Caddesi üzerinde 11 Ada 57 Parsel adresindeki zeytin bahçesine kendisinin rızasıyla çadır kurulmuştur.
Bu çadır Bayır’da kurulmak istenen ve Menteşe Kent Konseyi, Akdeniz Yeşilleri Derneği, Muğla Barosu, Menteşe Belediye Başkanlığı gibi tüzel kişilikler ve gerçek kişilerden oluşan köylüler tarafından aleyhine dava açılan Entegre Çimento Fabrikası ve Hammadde Ocaklarının ormanlarımıza ve çevreye vereceği zararların önlenmesi için kamuoyu yaratmak amacı ile kullanılacaktır.
“BAHSE KONU ÇADIR EMNİYET VE ASAYİŞ AÇISINDAN SAKINCA DOĞURACAKTIR”
Menteşe Kaymakamlığı ise verdiği yanıtta ise çadırın bulunduğu arazinin çimento fabrikasına yakın olmasından kaynaklı çimento fabrikası çalışanları ile karşılaşma olasılığının saldırı, hakaret, yol kesme gibi olaylara sebep olacağı iddia edilerek çadırın emniyet ve asayiş açısından sakınca doğuracağı öne sürüldü. Kaymakamlığın yanıtının tamamı şu şekilde:
“Muğla Çevre Platformunun Menteşe Kaymakamlık makamına iletmiş olduğu dilekçeye istinaden yapılan araştırmalar neticesinde;
- Söz konusu arazinin çimento fabrikası ulaşım yoluna bitişik vaziyette olduğu, bu sebeple çimento fabrikası çalışanları ile karşılaşma olasılığının yüksek olması, her iki kesim tarafından birbirlerine yönelik saldırı, hakaret, yol kesme vb. olayların yaşanabileceği,
- Çadır kurulan arazinin Muğla-Antalya karayoluna yaklaşık 500 metre mesafede olması, ilerleyen ayların turizm sezonu olması nedeniyle yol güzergahını kullanan başka il nüfusuna kayıtlı kişilerin çadır bölgesine gelerek yasadışı olaylara sebebiyet verebilecekleri,
- Ayrıca arazi kesiminin Bayır İş Merkezi mermer fabrikalarına yaklaşık 500 metre mesafede bulunması nedeniyle yine yolun iş merkezinde faaliyet gösteren mermer işletmelerin kamyonları tarafından kullanılması nedeniyle bölgede çalışan şoför ve diğer çalışanlar arasında tartışma, hakaret, yaralama vb. olayların yaşanabileceği değerlendirildiğinden dolayı bahse konu çadır emniyet ve asayiş açısından sakınca doğuracaktır. Gereğini rica ederim.”
Gereğini bilgilerinize sunarız.”
MUÇEP, “Söz konusu arazinin çimento fabrikası ulaşım yoluna bitişik vaziyette olduğu, bu sebeple çimento fabrikası çalışanları ile karşılaşma olasılığının yüksek olması; saldırı hakaret, yol kesme vb. olayların yaşanabileceği’ söylenmektedir. 2005 yılından beri hukuk mücadelesi yanı sıra eylemli olarak da sahada mücadele eden yöre halkımızın bugüne kadar adli kolluğa intikal etmiş tek bir vukuatı yoktur. ‘Çadır kurulan arazinin Muğla-Antalya karayoluna yaklaşık 500 metre mesafede olması ve ilerleyen ayların turizm sezonu olması nedeniyle yol güzergahını kullanan başka il nüfusuna kayıtlı kişilerin çadır bölgesine gelerek yasadışı olaylara sebebiyet verebilecekleri’ ifade edilmiştir. İdarenin bu konudaki tespitini esefle kınıyoruz. Ne bizler ne de yaşam alanlarına sahip çıkanları desteklemek için il içinden ya da dışından aramıza gelecek yurttaşlarımız, insan, doğa ve ülkesini seven kişiler olarak yasa dışı olayların yaşanmasına asla izin vermeyecektir” dedi.
“ÇADIRIMIZ, ÖZEL MÜLKİYET SINIRLARI İÇİNDE VE ÖZEL MÜLKİYET SAHİBİNİN RIZASIYLA KURULMUŞTUR”
MUÇEPİ Menteşe Meclisi, Deştin Çevre Platformu ve Bayır Çevre Komitesi’nin bu gerekçeye karşı yaptığı açıklamada, bölgede çalışan şoför ve diğer çalışanlar arasında tartışma, hakaret, yaralama vb. olaylarının yaşanabileceği gerekçesine dair şunlar belirtildi: “Bayır mahallesinde kurulan çadırımız, özel mülkiyet sınırları içinde ve özel mülkiyet sahibinin rızasıyla kurulmuştur. Yola herhangi bir müdahalesi söz konusu değildir. Yaşam alanlarını korumak için Çadır nöbetini tutanların kamu yolunu kimlerin ve hangi amaçla kullanıldığını denetlemek gibi bir amaç ve niyetleri yoktur. Çevre katliamı yapılması planlanan alanda yapılan Çadır nöbetinin amacı yaşam alanlarımıza sahip çıkmak için yürüttüğümüz hukuk mücadelesinin tüm Türkiye kamuoyuna duyurulmasını sağlamaktır.”
“İL DIŞINDAN TURİZM AMAÇLI GELECEK YURTTAŞLARIMIZ POTANSİYEL SUÇ İŞLEYECEK İNSANLAR OLARAK DEĞERLENDİRİLMİŞTİR”
Açıklamada yol güzergahını kullanan başka il nüfusuna kayıtlı kişilerin çadır bölgesine gelerek yasadışı olaylara sebebiyet verebilecekleri gerekçesi için ise şunlar söylendi: “Bu ifade ile il dışından turizm amaçlı gelecek yurttaşlarımız potansiyel suç işleyecek insanlar olarak değerlendirilmiştir. İdarenin bu konudaki tespitini esefle kınıyoruz. Ne bizler ne de yaşam alanlarına sahip çıkanları desteklemek için il içinden ya da dışından aramıza gelecek yurttaşlarımız, insan, doğa ve ülkesini seven kişiler olarak yasa dışı olayların yaşanmasına asla izin vermeyecektir. Hem Muğla’da hem de Türkiye’nin diğer bölgelerinde yürütülen benzer yaşam aşanlarını koruma mücadeleleri bu konuda sadece olumlu örnekler teşkil etmiştir.”
“MÜCADELEMİZİ AYNI İRADE VE KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ”
“Yatırımcının idarenin ne denli yanlı işlem yaptığını göstermektedir. Bölge halkının karşı olduğu, doğaya ve insan sağlığına telafisi mümkün olmayan zararlar verecek bu projede kamu kurumlarına düşen görev yatırımcının değil bölge halkının haklı hak arama mücadelesinin yanında yer almak, anayasaca korunan haklarının güven içinde yerine getirilmesini sağlamaktır. Bizler yaşam alanlarımıza sahip çıkan kişiler olarak, anayasadan ve kanunlarımızdan doğan insan hak ve özgürlükleri perspektifinde hem hukuki hem de fiili mücadelemizi aynı irade ve kararlılıkla kesintisiz bir biçimde sürdüreceğimizi alenen ilan ediyoruz.”
“DEŞTİN’DE DOĞA İÇİN, YAŞAM İÇİN ÇADIR NÖBETİNDEYİZ”
MUÇEP Menteşe Meclisi ise dün Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “Bu topraklarda çimentocu şirketin değil; kurdun, kuşun, ağaçların, böceklerin, zeytinliklerin, yöre halkının haklı davası var. Yaşam hakkı var! Deştin’de doğa için, yaşam için çadır nöbetindeyiz”