Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada mahkeme heyeti, ayrı yaşadığı eşini ve bir kişiyi öldüren, başka bir kişiyi ise öldürmeye teşebbüs eden Lütfü Sefa Berberoğlu’na “haksız tahrik indirimi” uygulanarak verilen ve ağırlaştırılmış müebbetten 24 yıla çevrilen cezayı ikinci defa “haksız tahrik indirimi” uygulayarak 22 yıla indirdi.
Muğla’da ayrı yaşadığı eşi 26 yaşındaki Sedef Berberoğlu ve bir kişiyi öldüren, başka bir kişiyi öldürmeye teşebbüs eden Lütfü Sefa Berberoğlu, Yargıtay’ın ikinci bozma kararının ardından bugün yeniden yargılandı.
Tutuklu sanık Lütfi Sefa Berberoğlu, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya dahil oldu.
İKİNCİ DEFA HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ UYGULANDI
Savcı, mütalaasında, sanık Berberoğlu’nun “tahrik indirimi “uygulanan önceki karar ile aynı şekilde cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, sanığa, Sedef Berberoğlu’nu öldürmekten verilen ve ilk bozma kararı sonrası ağırlaştırılmış müebbetten 24 yıla çevrilen cezayı 22 yıla indirdi. Heyet, bir kişiyi öldürmeye teşebbüsten verilen ve ilk bozma kararının ardından 14 yıldan 7 yıla indirilen hapis cezasının ise aynen uygulanmasına hükmetti.
AVUKAT KEMAL ERTUĞRUL: TRAJİKOMİK BİR KARAR
Sedef Berberoğlu’nun annesi Gülender Kan’ın avukatı Kemal Ertuğrul, ilk kararın hukuka uygun olduğunu savunarak, önceki kararda direnilmesini talep etti. Yargıtay’ın her kararının doğruluk içermeyebildiğini öne süren Ertuğrul, bozma kararını trajikomik olarak nitelendirdi.
Gülender Kan ise 26 yaşına kadar kızını tek başına büyüttüğü belirterek, mahkeme heyetinden empati kurmalarını istedi. Kızının ölümünün ardından torunuyla baş başa kaldıklarını, bitkin ve yorgun olduğunu dile getiren Kan, ilk karara uyulmasını talep etti.
Ertuğrul karar sonrası şu açıklamayı yaptı: “Yargıtay’ın tahrik indirimi yapılması konusundaki bozma kararı hepimizi şaşırtıp üzmüştü. Biz bu bozma kararı üzerine, mahkemenin verdiği uyma kararından sonra yeniden itiraz etmiştik. Fakat trajikomik bir durum, Yargıtay yapılan tahrik indirimini az bulup ikinci kez buraya gönderdi. Biz mahkemenin en azından eski kararında direnmesini ısrarla bugün talep etmemize karşın mahkeme Yargıtay’ın yeniden ikinci kez bozma, yeniden daha fazla indirim yapılması isteğine uydu.”
GÜLENDER KAN: BU NEYİN İNDİRİMİ? 26 YAŞINA KADAR BÜYÜTTÜĞÜM TEK EVLADIMI KAYBETMİŞİM
Karara tepki gösteren anne Gülender Kan, duruşma çıkışı Yargıtay’ın bozma kararını ve yerel mahkemenin buna uyarak indirim yapmasını şaşkınlık ve hayretle izlediğini söyledi.
Adalet arayışının devam edeceğini vurgulayan Kan, “Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar gideceğim. Bu neyin indirimi? 26 yaşına kadar büyüttüğüm tek evladımı kaybetmişim” dedi.
Duruşma sonrası Muğla Adliyesi önünde Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Kadın Kolları Başkanı Aysun Korkut da Yargıtay’ın bozma kararına ve yerel mahkemenin buna uymasına tepki gösterdi.
NE OLMUŞTU?
Muğla’da 13 Eylül 2013’te Lütfü Sefa Berberoğlu, aynı araçtaki ayrı yaşadığı eşi 26 yaşındaki Sedef Berberoğlu ve 18 yaşındaki Abdullah Tekin’i ateşli silahla öldürdü. Aynı araçtaki 31 yaşındaki Okan Duran ise kaçarak kurtuldu.
Mahkeme, kadın cinayeti failini, Sedef Berberoğlu’nu öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet, Abdullah Tekin’i öldürmekten müebbet ve bir kişiyi öldürmeye teşebbüsten 14 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
“Haksız tahrik indirimi” talebiyle karara yapılan İtiraz üzerine kararı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanığa Abdullah Tekin’i öldürmekten verilen hapis cezasını onamış, diğer 2 suçtan makul oranda indirim yapılması gerektiğine hükmetmişti.
Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülen duruşmada, sanığa, Sedef Berberoğlu’nu öldürmekten verilen ağırlaştırılmış müebbet tahrik indirimi uygulanıp 24 yıla, Okan Duran’ı öldürmeye teşebbüs suçundan verilen 14 yıl hapis cezasının ise yine tahrik indirimiyle 7 yıla düşürülmesi kararlaştırılmıştı.
İtiraz üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesi, “sanığa tayin edilen cezadan Türk Ceza Kanunu’nun 29. maddesi uyarınca makul oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeksizin asgari düzeyde indirim uygulanarak bozma ilamının etkisiz bırakıldığını” vurgulamış, “eşi kasten öldürme” suçundan üst sınırdan verilen 24 yıl hapis cezasında indirime gidilmesini istemişti.