İSİG Meclisi’nin Haziran ayı raporuna göre, en az 164 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Sadece Muğla’da, üç işçinin hayatını kaybettiği belirlendi. 2025’in ilk yarısında ölen işçi sayısı toplamda 961’e ulaştı.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi tarafından Haziran ayı İş Cinayeti Raporu yayınlandı. Raporda, Haziran ayında en az 164 işçinin iş cinayetinde yaşamını yitirdiği aktarıldı. Ocak’ta 180, Şubat’ta 124, Mart’ta 159, Nisan’da 156 ve Mayıs’ta yaşanan 178 iş cinayetiyle birlikte 2025 yılında toplamda 961 iş cinayeti kaydedildi.
Rapordaki verilerin yüzde 67’sinin ulusal basından; yüzde 33’ünün ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından tespit edildiği belirtildi.
Raporda yer verilen verilere göre, Haziran’da en fazla iş cinayeti güvencesiz çalıştırmanın da yaygın olduğu işkollarından olan inşaat, tarım, taşımacılık ve belediye/genel işlerde meydana geldi.

İş cinayetlerine sektörel olarak bakıldığında ise sanayide 47 işçi, inşaatta 40 işçi, hizmette 39 işçi ve tarımda 38 işçi hayatını kaybetti.
EN YAYGIN ÖLÜM NEDENİ YÜZDE 20 İLE TRAFİK, SERVİS KAZASI OLDU
Ayrıca raporda en yaygın ölüm nedenleri inşaatlarda yüksekten düşmeler; tır, kamyon, otobüs, taksi şoförleri ve moto kuryeler için trafik kazaları; tarım işçisi, çiftçi ve besiciler için Kırım Kongo Kanamalı Ateşi; metalde ezilmeler; madenlerde göçükler olarak öne çıktı.
Sayısal olarak ise ilk üçte sırasıyla 33 işçi trafik ve servis kazasında, 31 işçi ezilme, göçük nedeniyle ve 28 işçi yüksekten düşmeden kaynaklı ölümler yer aldı. Ayrıca kalp krizi, beyin kanaması 18, elektrik çarpması 10, zehirlenme, boğulma nedeniyle yedi ve diğer nedenlerden dolayı ise 17 işçi hayatını kaybetti.

RAPORDA DEZAVANTAJLI GRUPLAR DA YER BULDU
Emekli olduğu halde maaşı yetmediği için çalışan ve güvencesiz çalıştığı için sigortasını dolduramayıp emekli olamayan yaşlı işçi ölümlerine de ayrı bir başlık altında ver verildi. 65 yaş üstü ölen işçi sayısı 15 olarak kaydedildi.
Raporda dikkat çeken olay; taksicide telsizci olarak çalışan 75 yaşındaki fenalaşan işçiye, 57 yaşındaki taksi şoförünün müdahale ederken kalp krizi geçirmesi oldu.
İş cinayetleri verilerinde dezavantajlı gruplara da yer veriliyor. Haziran ayına dair verilerde en az dört çocuk, 15 kadın ve beş göçmen işçinin yaşamını yitirdiği aktarıldı. Ayrıca 164 iş cinayetinden sadece üçünün sendikalı işçi olduğu belirtildi.
MUĞLA’DA ÜÇ İŞ CİNAYETİ GERÇEKLEŞTİ
Raporda iş cinayetlerinin şehirlere göre dağılımına da yer verildi. İlk sırada 12 ölüm ile İstanbul yer alırken sıralamayı yedi ölüm ile Antalya, Manisa ve Sakarya takip etti.
Erzurum’da ise altı ölüm gerçekleşirken Balıkesir, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay ve Isparta beş ölüm yaşanan şehirlerden oldu.

Muğla ise üçer ölüm kaydedilen Adana, Bursa, Gümüşhane, Konya, Şırnak ve Yozgat ile aynı sırada yer aldı. Ayrıca Irak, İtalya ve Suudi Arabistan’da da birer işçinin yaşamını yitirdiği iş cinayetleri meydana geldi.
“YAŞAMAK VE YAŞATMAK İÇİN ÖRGÜTLENMELİ”
İSİG Meclisi raporda şu ifadelere yer verdi:
“İşte ‘Yaşamak İçin Direnİşçi’ sloganımız tam da burada anlam buluyor. İşçi sınıfı tam da bu noktada örgütlenmeli, birlik ve dayanışma içinde olmalı ve yine işçi sınıfının evrensel değerleri olan eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve barış için örgütlenmeli. Yaşamak ve yaşatmak için örgütlenmeli.”

İş cinayetlerinde yaş dağılımı ise 14 yaş ve altı bir çocuk işçi, 15-17 yaş arası üç çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 35 işçi, 30-49 yaş arası 75 işçi, 50-64 yaş arası 33 işçi, 65 yaş ve üstü 15 işçi şeklinde oldu. Ayrıca yaşı bilinmeyen iki işçi hayatını kaybetti.
NEDEN İŞ KAZASI DEĞİL İŞ CİNAYETİ?
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), iş cinayetleri hakkında şu bilgilendirmeyi yapıyor: “İşyeri ortamı, üretim araçları ve işçileri üretim sürecinde bir araya getiren mekanlardır. Bunun sonucunda ise işçiler açısından çeşitli sorunlar gündeme gelmektedir. İşyerindeki çeşitli fiziksel ve kimyasal etmenler ile mekanik ve ergonomik etmenler işçilerde çeşitli etkilere yol açmaktadır. İşyerindeki olumsuz çalışma koşullarının etkileri iş kazaları şeklinde kendini göstermektedir.
İş cinayetleri rakamlarının bu kadar yüksek seyrettiği ülkemizde yüzde 98’i önlenebilir olmasına rağmen gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle yaşanan işçi ölümleri ve ağır yaralanmalar işverenlerin kar hırsı yüzünden artarak devam ediyor. Hem önlenebilir olması hem de bu kar hırsı yüzünden iş kazaları terimi ülkemizde ‘iş cinayetleri’ olarak adlandırılmaktadır.”
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi ise şu bilgilendirmeyi yapıyor: “İSİG Meclisi; bütün iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenebilir olduğunun bilinciyle, yaşanan işçi ölümlerini ‘iş kazası’ olarak değil ‘iş cinayeti’ olarak tanımlar.”