Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, öldürülüşünün 17’nci yılında Muğla’da anıldı: “Faşizme inat kardeşimizsin Ahparig; seni unutmayacağız, unutturmayacağız.”
Kurucusu ve genel yayın yönetmeni olduğu Agos Gazetesi önünde 19 Ocak 2007’de öldürülen Gazeteci Hrant Dink, ölümünün 17’nci yılında Muğla’da anıldı.
Muğla Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla dün (19 Ocak) saat 18.00’de Sınırsızlık Meydanı’nda toplanan yurttaşlar tarafından basın açıklaması yapıldı.
Açıklamayı grup adına Nazmiye Kulaç okudu.
Kulaç, Dink’in ülkesini seven aydın bir gazeteci ve insan hakları savunucu olduğunu hatırlatarak, “Tek isteği bu topraklarda kardeşçe barış içinde yaşamaktı. Hrant’ı 17 yıl önce katlettiler” dedi.
“ÖNLEM ALMAYANLAR, BU CİNAYETE ORTAK OLMUŞLARDIR”
Cinayetin ileneceği bilinmesine rağmen bir önlem alınmadığını vurgulayan Kulaç, “Önlem almayanlar, bildikleri halde bilmezden gelenler bu cinayete ortak olmuşlardır. Daha sonrasında tetikçinin kahramanlaştırılması, yargı süreçlerinin gerçek failleri korumayla geçmesi de bunu doğrulamaktadır” dedi.
“BU CİNAYETİN PERDE ARKASI AYDINLATILMADI”
14 Kasım 2023’te Dink’i öldüren Ogün Samast’ın tahliye edilmesine değinen Kulaç, “Bu cinayetin perde arkası aydınlatılmadı, korunan kollanan tetikçi de Kasım ayında serbest bırakıldı” ifadelerini kullandı.
“GÜNÜ GELECEK HESABINI BİR GÜN MUTLAKA SORACAĞIZ”
Dink’in katilinin tahliye edilmesine rağmen Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay’ın, Gülten Kışanak’ın ve Gezi Davası’nda yargılananların tutukluğunun devam ettiğini söyleyen Kulaç, şunları söyledi:
“Bunca suçsuz insan içerideyken adalette bu kadar haksızlık varken gerçek faillerin ortaya çıkarılmadan Hrant Dink’in katilinin tahliye edilmesiyle adeta adaletin tabutuna bir çivi daha çakılmıştır.
Bizler, adaletin peşindeki milyonlarca insan gibi gerçek katili biliyoruz, tanıyoruz! Aklayanlardan da koruyanlardan da cinayeti tasarlayanlardan da günü gelecek hesabını bir gün mutlaka soracağız.”
“KARDEŞÇE YAŞAMAK YASAK, EŞİT VE ÖZGÜR OLMAK YASAK”
Kulaç, adalet talep edenlerin ‘terörist’ olarak görüldüğünü söyleyerek, “Bu ülkenin mahkemelerince kaçak maden ocaklarında göçmen işçi çalıştırmak, suçun üstünü örtmek için patron eliyle işçi öldürmek serbest; kadınların kazanılmış haklarını gasp ederek, katilleri cezasızlıkla ödüllendirerek önünü açtıkları kadın cinayetleri işlemek serbest; kar ve rant hırsı uğruna çürük yapılarda binlerce yurttaşın ölümüne yol açmak serbest; mafya çetelerinin liderlerinin ülke yönetiminde söz sahibi olması serbest. Kardeşçe yaşamak yasak, eşit ve özgür olmak yasak, adalet isteyenler ise terörist” ifadelerine yer verdi.
“BU ÜLKEYİ KARANLIĞA TESLİM ETMEYECEĞİZ”
Kardeşçe yaşamaya olan inançlarını sürdüreceklerinin altını çizen Kulaç, şu ifadelerle açıklamayı tamamladı:
“Bizler hangi etnik kökenden gelirsek gelelim, hangi kesimden olursak olalım kardeşçe yaşama olan inancımızı sürdürmeye devam edeceğiz. İnadımız sürecek. Katilleri yaratan, koruyan kollayan faşizmi birlikteliğimizle kardeşliğimizle ortadan kaldıracağız. Bu ülkeyi karanlığa teslim etmeyeceğiz.
Faşizme inat kardeşimizsin Ahparig, seni unutmayacağız, unutturmayacağız.”