Muğla’nın Fethiye ilçesinde Özcan O. isimli erkek tarafından öldürüldüğü iddia edilen Sahra Gizem Aksu cinayeti davasının ikinci duruşması görüldü ve tanıkların ifadeleri dinlendi. Duruşma sonunda açıklama yapan Avukat Hayel Özenç, Danıştay’da görülen İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptali için görülen duruşmaya selam gönderdi.
Birlikte yaşadığı Özcan O. isimli erkek tarafından otomobille ezilerek öldürüldüğü iddia edilen Sahra Gizem Aksu cinayeti davasının ikinci duruşması bugün Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Sahra Gizem Aksu’nun kızı Melis Karakurt, kardeşi Müslüm Kılıç ve tarafların avukatları katıldı. Tutuklu sanık Özcan O. ise Seydikemer Eşen T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan SEGBİS ürerinden bağlantı kurularak katıldı.
Duruşmada, Sahra Gizem Aksu’nun avukatları tarafından, sanığın resmi nikahlı eşine fiziksel şiddet uyguladığına dair fotoğrafların Aksu’nun telefonundan alınması talep edildi fakat mahkeme heyeti talebi reddetti.
Tanıkların dinlendiği duruşmada mahkeme heyeti, sanık Özcan O’un tutukluluk halinin devamına ve bir sonraki duruşma için hazır edilmesine; ayrıca diğer tanıkların dinlenmesi için de işlem başlatılmasına karar verdi.
Bir sonraki duruşma ise 11 Ağustos 2022 tarihine ve saat 11:00’e ertelendi.
AVUKAT HAYEL ÖZENÇ: “BİLİRKİŞİ SAHRA GİZEM’İN KASTEN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ TESPİT ETTİ”
Duruşma Sahra Gizem Aksu’nun ailesinin avukatlarından Hayel Özenç bir açıklama yaparak “Bugün Sahra Gizem Aksu’nun öldürüldüğü, failinin yargılandığı dosyanın davasının ikinci duruşması oldu. Duruşmada tanıklar dinlendi. Sanığın arkadaşı olan tanığın nasıl da yalan söylediği, olayı gizlemek ve üstünü örtmek için neler yaptıkları da duruşma esmasında ortaya çıktı” dedi.
Olayın gerçekleştiği Karaçulha Mahallesi’nde 7 Haziran 2022 tarihinde yapılan keşfin ardından hazırlanan bilirkişi raporunun duruşmadan bir gece önce kendilerine ulaştığını belirten Özenç, “Bilirkişi raporu henüz geldi, incelmek mümkün olmadı ancak şöyle bir sonucu var ve rahatlıkla sizinle paylaşabiliriz: Nihayetinde diyor ki bilirkişi; yol şartları, hava şartları, arabanın durumu , hızı gibi her şeye bakıldığında, bir insanın, şoför açısından yani fail açısından bunu söylüyorum, birisine çarptığını fark etmemesi, sanığın kendi deyimiyle söylüyorum, ‘çöp torbası zannettim üstünden geçtim’ demesinin imkansız olduğu, her ne durumda olursa olsun bu şartlar altında kişinin bilerek çarptığını yani Gizem Sahra’yı bilerek öldürdüğünün tespit edildiğini söylüyor.”
“DAVA KASTEN ÖLDÜRME SUÇLAMASIYLA AÇILMIŞTI AMA CANAVARCA HİSLE ÖLDÜRMENİN EKLENMESİ GEREKTİĞİ BELİRLENMİŞ OLDU”
Bilirkişi raporunun takdiri mahkemeye bıraktığını dile getiren Özenç, “Bilirkişinin burada bir müdahalesi yok ama çok açık ve net şeklide sanık, Gizem’i arkasından vurup yere düşürerek, üstünden de 4 kez geçerek ve 130 metre ileriye sürükleyerek katletti.
Dava kasten öldürme suçlamasıyla açılmıştı ama burada canavarca hisle öldürmenin eklenmesi gerektiği belirlenmiş oldu. Henüz dosyaya eklenmiş değil ama biz bunu da talep ediyoruz. Eşe karşı olduğu için de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren bir suç halini aldı” ifadelerini kullandı.
“DAVANIN HER ZAMAN TAKİPÇİSİYİZ VE HER ZAMAN TARAFIZ”
Davanın bir sonraki duruşmasının 11 Ağustos’ta görüleceğini söyleyen Özenç, “Biz yine hem Fethiye Kadın Danışma Dayanışma Derneği (FKDD) hem gönüllü avukatlar olarak hem Fethiye’den her siyasi partilerden ve destek vermek isteyen bir sürü kadın ile yine burada olacağız. Sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.
Sadece kasten öldürmeden değil dosyadaki bütün somut deliller de bunu gösteriyor. Canavarca hisle öldürme ve eşe karşı işlendiği için de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması için biz davanın her zaman takipçisiyiz ve her zaman tarafız” dedi.
“DANIŞTAY’DA İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ SAVUNAN KADINLARA BURADAN SELAM GÖNDERİYORUZ”
Özenç açıklamasında bugün aynı zamanda, Türkiye’nin “İstanbul Sözleşmesi” olarak bilinen “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla çekilmesinin ardından açılan davaların Danıştay’da görülmeye devam ettiğini söyledi ve sözlerine şunları ekledi:
“Bugün Danıştay 10 Daire’de çok fazla sayıda davacının İstanbul Sözleşmesi’nin bir gecede bir adamın fetvasıyla feshedilmesinin iptali davasının 23 Haziran 4’üncü duruşması görülüyor. Muğla Barosu’nda bugünkü davacılar arasında. Meslektaşlarımız da beyanlarını sunacaklar ve iptalin sağlanması için ellerinden geleni yapacaklar ki zaten hukuka aykırı olduğu çok belli.
Biz hep şunu söylüyoruz, ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’, ‘İstanbul Sözleşmesi yürürlükte, biz vazgeçmiyoruz’ diye. İstanbul Sözleşmesi uygulanmaya devam etseydi Gizem Sahra da ölmemiş olacaktı. Tıpkı Pınar Gültekin’in ölmesinin bir sebebinin de İstanbul Sözleşmesi’nin feshi olduğu gibi. Bir sürü kadın yaşıyor olacaktı. Buradan Danıştay’da İstanbul Sözleşmesi’ni savunan kadınlara da buradan selam gönderiyoruz.”
NE OLMUŞTU?
Muğla’nın Fethiye ilçesinde sebze meyve halinde çalışan 46 yaşındaki Sahra Gizem Aksu, 16 Kasım 2021 tarihinde Fethiye-Antalya kara yolu kenarındaki yan yolda öldürüldü.
Basına yansıyan ilk haberlerde Aksu’nun trafik kazası sonucunda hayatını kaybettiği yer almıştı fakat yapılan soruşturmanın ardından Aksu’nun birlikte yaşadığı Özcan O. isimli erkek adliyeye sevk edilerek çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı. Olay sırasında Özcan O’nun beraberindeki F.T. isimli erkek ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Özcan O’nun Sahra Gizem Aksu’yu kasten öldürme suçundan yargılandığı duruşmanın ilki 26 Mayıs 2022 tarihinde Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş, mahkeme bu duruşmada 7 Haziran 2022 tarihinde olayın gerçekleştiği Karaçulha Mahallesi’nde keşif yapılmasına karar vermişti.
Sahra Gizem Aksu’nun ailesinin avukatı Okşan Palabıyıkoğlu, duruşma sonrasında yaptığı açıklamada cinayetin taksirle işlenip işlenmediğinin tartışıldığını fakat kendi iddialarının bu cinayetin “canavarca hisle” işlendiği yönünde olduğunu dile getirmişti. Palabıyıkoğlu, Fethiye Kadın Danışma Dayanışma Derneği’nin (FKDD) davaya katılma talebinin ise mahkeme heyeti tarafından reddedildiğini açıklamıştı.