Fethiye Belediyesi Meclis Üyesi Melek Gözde Gürsoy Hoşafçı ile Fethiye Belediyesi Jeoloji Yüksek Mühendisi Serhat Karagöz, Fethiye’de olası bir depreme yönelik yapılan ve yapılması gereken çalışmalarla ilgili bilgi verdiler.
Fethiye Belediyesi Jeoloji Yüksek Mühendisi Serhat Karagöz, Fethiye Belediyesi’nin olası bir depreme yönelik gerçekleştirdiği çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
Arama Kurtarma Derneği (AKUT), Afet ve Acil Durum Eğitim Merkezi (AFAD), kamu kurumları ve sivil toplum örgütleriyle gerçekleştirilen tüm çalışmaları anlatan Karagöz, “Öncelikle deprem felaketi nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Fethiye Belediyesi olarak bu zamana kadar ilçemizdeki birçok sivil toplum kuruluşları (Fethiye Mahalle Afet Gönüllüleri/Mag Amesar ve Fethiye Akut Arama-Kurtarma ekipleri) ile birçok kamu kurum ve kuruluşları ile ortaklaşa özellikle, öğrencilerimiz ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi hususlarında birçok çalışma gerçekleştirdik” diye konuştu.
“TOPLANMA ALANLARINA BELEDİYENİN SİTESİ ÜZERİNDEN ULAŞABİLİRSİNİZ”
Okullarda düzenli olarak afet farkındalık eğitimleri ve tahliye tatbikatları yaptıklarını anlatan Karagöz, “Japon Deprem Uzmanı ve Yüksek Mimar – Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki beyi ilçemize davet ederek, ‘Türkiye’de Deprem Gerçeği’ hususlarında verimli eğitim ve seminerler gerçekleştirdik. Muğla AFAD ile koordineli olarak ilçemize Gezici Deprem Simülasyon Tırı getirterek, simülasyon tırında halkımıza deprem anını yaşatarak, neler yapması gerektiği hususlarında eğitim gerçekleştirdik. Fethiye Belediyesi olarak 131 noktada, Afet ve Acil Durum Toplanma Alanları ile 7 noktada Geçici Barınma Alanlarına sahibiz. Afet ve acil durum toplanma alanlarına vatandaşlarımız Belediyemiz web sitesi üzerinden ulaşabilirler” ifadelerini kullandı.

“ÖZEL BİR APLİKASYON ÜZERİNDE ÇALIŞMAKTAYIZ”
Afet ve Acil Durum Toplanma Alanları’nı gösteren tabela ve yön levhalarını yurttaşların rahatça görebilecekleri yerlere entegre ettiklerini belirten Karagöz, “Afet ve acil durumda yerleri gösteren belediyemize özel bir aplikasyon üzerinde çalışmaktayız. Son olarak şu anda üzerinde çalışmakta olduğumuz projelerimizden bahsetmek istiyorum. İlk olarak Fethiye Afet Koordinasyon Merkezi’ni en yakın zamanda Fethiye’mize daha kapsamlı kazandıracağız. İlçemize Afet Eğitim Parkı kazandırarak halkımızı afetlere karşı daha hazır hale getireceğiz. Afet ve Acil durumlarda sonrası için kullanılmak üzere gezici aşevi ve mobil tuvalet ve banyoları ilçemize kazandıracağız” açıklamasını yaptı.
“PROJELERİMİZDE GEOTEKNİK RAPOR İSTİYORUZ”
Depremlerin doğa olayları olduğunu söyleyen Fethiye Belediyesi Meclis Üyesi ve İnşaat Yüksek Mühendisi Melek Gözde Gürsoy Hoşafçı, “2020’de yaşadığımız İzmir depremi zemin yapı etkileşimini bize öğretti. Benzer durum Fethiye özeli için de geçerli. Sıvılaşmanın olduğu/olabileceği yoğun yapılaşmanın olduğu alanlarımız mevcut. Sıvılaşmayı şöyle tarif edebilirim, farklı oturmaların olacağı deprem etkisi ile yapının yan devrilebileceği ya da katların üst üste oturup gömülme tehlikesi olan alanlar. 2019’dan beri projelerimizde geoteknik rapor istiyoruz” diye konuştu.
Geoteknik raporun ne demek olduğunu anlatan Hoşafçı, “Zemine göre yapı, temel dizaynı ve/veya zemin iyileştirilmesi talep ediyoruz. Seramiğinin birinci sınıf olmasını, salonun güneş görmesini isteyen mal sahibi ya da müteahhit için iyileştirme maliyeti çok gelmişti ilk başlarda. Bugün elzemliğini önceliğinin yapısal olması gerektiğini anlıyordur dileriz. 2010 yılından beri Muğla ili yapı denetim zorunluluğu var. Elbette bu uygulama ile yapısal malzeme olan demir, beton sınıfı kontrolleri ve yapının projesine uygunluğunun denetimi açısından önemli. Ancak yeter değil. Laboratuvar gidice betona ilave edilen su, oturma ruhsatı sonrası yapısal müdahaleler, alan kazanmak için kesilen kolonlar can ile ödüyoruz bedelleri” ifadelerini kullandı.
“MAL SAHİPLERİNİN KADERLERİNİ KÖTÜ MÜTEAHHİTLERE BIRAKMAMASI GEREKİYOR”
Kahramanmaraş merkezde yıkılan yapıların çoğunun yapı denetim uygulaması görmüş üç ila 10 yıllık binalar olduğunu belirten Hoşafçı, “1999’da Marmara’da bugün devasa bir bölgemizde yaşananlar yaşanmasın diye vurgulamak istedim tüm bunları. Elbette kamu asıl olan ancak mal sahiplerinin de kaderlerini geniş salonlara, 1. sınıf seramiklere aldanarak kötü müteahhitlere bırakmaması gerekiyor. Bu hatırlatmalardan sonra bu durumda asıl konuşmamız gereken ‘mevcut yapı stoğu’ olmalıdır. Belediye olarak bizim asli görevimiz olduğunun farkındayız. 99 depremi sonrası üniversitelerce geliştirilen hızlı tarama yöntemleri, İnşaat Mühendisleri Odası, üniversiteler ve yerel yönetimler arasında yapılan protokoller sayesinde çok yol alındı” dedi.
Uygulanabilir gerçekçi ve bilimsel yaklaşımlar ile hızlı gözlem yöntemi sayesinde ‘göçme riski’ olabilecek öncelikli yapıları belirlemeyi amaçladıklarını belirten Hoşafçı, “Bu yöntemi kademeli ön değerlendirme yöntemi yani ayrıntılı analiz gerektiren öncelikli yapıları belirleyeceğimiz yöntem olarak düşünebiliriz. Yapı stoğu envanterinden önce yapının oturduğu zemine ilişkin mikro bölgeleme hatıraları oluşturulmalıdır. Fethiye Belediyesi’nde zemin parametreleri bulunmaktadır. ‘Yapı Stoğu Envanteri’ oluşturulması ve ‘yapı güvenliğinin deprem açısından değerlendirilmesi’ amacı ile pilot olarak belirlediğimiz yapılaşmanın yoğun olduğu üç mahallede öncelikle sokak tarama sonra 2’inci derece hızlı tespit yöntemi ile deprem etkisine karşı ‘öncelikli yapıların’ belirlenmesi amaçlanmaktadır” ifadelerini kullandı.