Muğla’nın Fethiye ilçesinde bisiklet grubuna çarpan ve Özgür Alkan ile İlker Muallim’in ölümüne sebep olan Ali Tuncay’ın, iyi hâl indirimiyle altı yıl sekiz ay hapis cezasına ve adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine karar verildi. Karara ilişkin Avukat Çağlar Akdeniz ve Özgür Alkan’ın ablası Şeniz Alkan Kendir açıklama yaptı.
Muğla’nın Fethiye ilçesindeki Fethiye-Muğla karayolunun 13’üncü kilometresinde, Göcek Mahallesi yakınlarında 17 Nisan saat 10.15 sıralarında 70 yaşındaki Ali Tuncay yönetimindeki otomobil, aynı yönde seyreden bisikletli gruba arkadan çarpmıştı. 47 yaşındaki Özgür Alkan ağır yaralanmış ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
Kazada ağır yaralanan 42 yaşındaki İlker Muallim, tedavi gördüğü hastanede 14 gün sonra hayatını kaybetmişti. Gözaltına alına Tuncay ise tutuklanmıştı. Taksirle öldürme ve yaralama” suçundan yargılanan Tuncay’ın ilk duruşması 7 Ağustos 2025’te Fethiye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü.
Davanın ikinci duruşması ise 17 Eylül 2025’te Fethiye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü ve Türkiye’nin farklı noktasından gelen bisikletçiler duruşmaya katılmıştı. Duruşmada, kazadan 36 gün sonra ifade veren tanık dinlenmişti.
Davanın karar duruşması bugün Fethiye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 15.44’te görülmeye başlandı. Gündem Fethiye’den Duru Şevval Ayyüce, duruşmayı yerinde izledi.
Mahkeme heyeti; Tuncay’ın “Taksirle birden fazla insanın ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma” suçunu sabit görerek, altı yıl sekiz ay hapis cezasına ve adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine hükmetti.
ÇAĞLAR AKDENİZ: “NE ‘OLASI KAST’ NE DE ‘BİLİNÇLİ TAKSİR’ HÜKÜMLERİNE GİDİLDİ”
Duruşmadan sonra açıklama yapan Avukat Çağlar Akdeniz, karara ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Sekiz yıl ceza aldı sanık, hükümle beraber de yattığı süre göz önüne alınarak tahliye edildi. Maalesef ‘iyi hal indirimi’ uygulandı. Biz bunu heyete izah etmeye çalıştık çünkü sanığın yargılama sürecinde iyi niyetli olmadığını düşünüyorduk. Biz bunu da aslında ispatlanmıştık ama heyetin böyle bir takdiri oldu.”
Verilen cezanın, kimseyi tatmin etmediğinin altını çizen Akdeniz, şunları aktardı:
“Biz de cezanın az olduğunu düşünüyoruz çünkü ne ‘olası kast’ ne de ‘bilinçli taksir’ hükümlerine gidildi. Bu mücadele burada bitmedi, istinaf var. Yargıtay aşaması var, bizler hukukçu olarak elimizden geleni yapacağız.”
Bu kararla hayal kırıklığı yaşadıklarını ifade eden Akdeniz, şunları dile getirdi:
“Bugün heyetin önünde tarihi bir fırsat vardı. Bütün bisikletlilerin, çocuklarını arkalarına alarak yollarda özgürce gezebilecekleri bir karar verebilirlerdi. Heyet bunu tercih etmedi, görünen o. Biz bunu İstinaf’a da Yargıtay’a da süreç nereye gidecekse sonuna kadar herkese teker teker tekrar anlatacağız.”
ŞENİZ ALKAN KENDİR: “CEZA ALMASI İÇİN SONUNA KADAR HER ŞEYİ YAPACAĞIZ”
Mücadelelerinin bitmediğinin altınız çizen Özgür Alkan’ın ablası Şeniz Alkan Kendir, şu ifadeleri kullandı:
“Bununla ilgili ne yapmamız gerekiyorsa devam edeceğiz. Sonuna kadar ceza alması için her şeyi yapacağız. Dediğimiz gibi binlerce bisikletli gitti. Onların acısını da derinden hissediyoruz doğal olarak. Adaletin yerini bulması gerekiyor, bulmuyorsa da biz sonuna kadar gideceğiz. Bulması için elimizden gelen her şeyi yapacağız.”
SEÇİL ZOR: “EMSAL KARAR BEKLİYORDUK ÇÜNKÜ ZATEN BU KAZADAN SONRA TÜRKİYE’NİN PEK ÇOK YERİNDE BİR SÜRÜ KAZA OLDU“
Karara ilişkin Gündem Fethiye’ye konuşan bisikletçi Seçil Zor, “Bugün karar günüydü, çok umutluyduk ancak verilen karar hiçbirimizi mutlu etmedi. Bu dava sonucunda emsal bir karar bekliyorduk” dedi.
Fethiye’de dün (21 Eylül 2025) 16 yaşındaki bisikletli bir çocuğun, aracın kendisine çarpması sonucu hayatını kaybettiğini belirten Zor, şu ifadeleri kullandı:
“Bir emsal karar bekliyorduk çünkü zaten bu kazadan sonra Türkiye’nin pek çok yerinde bir sürü kaza oldu. Ancak maalesef ki böyle bir karar verilmedi.”
Zor, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Ben bugün adliye koridorlarında ne hissettim; biz de aynı yolda bisiklete biniyoruz. Bugün Özgür’ün annesi, karardan sonra bayıldığında kendi annemi gördüm. Ben de ölebilirdim. Her gün de sürüyoruz ve bu bizim her gün başımıza gelebilir. Bir şekilde buna dur denilmesi lazım. Adalet istiyoruz.”