Fethiye Ekolojik Yaşam Derneği tarafından düzenlenen ekoloji sohbetleri kapsamında FKDD, “Ekoloji ve Kadın” başlığı altında mücadele deneyimlerini ve önerilerini paylaşacak.
Fethiye Ekolojik Yaşam Derneği tarafından beşincisi düzenlenen ekoloji sohbetlerinde; Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği, Ekoloji ve Kadın başlığı altında mücadele deneyimlerini ve önerilerini paylaşacak.
Etkinlik, 11 Kasım Perşembe günü saat 19.00’da Türkiye Sakatlar Derneği Fethiye Şubesi’nde gerçekleştirilecek.
Fethiye Ekolojik Yaşam Derneği ve Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği, FKDD’de üyesi Dilek Alıcıoğlu Cömert’in sunumu ve moderasyonunda gerçekleşecek olan sohbete sosyal medyadan katılım çağrısı yaptı.
“YENİ BİR HAYAT BİZLERİ BEKLİYOR”
Etkinlik duyurusunda “Kadınlardan çağrı var” başlığıyla yayınlanan metin şu şekilde:
“Ataerkil sistem yüzünden ortaya çıkmış hiyerarşik ikicilik mekanizması kültürleri ve erkeği merkeze yerleştirirken kadın ve ‘çevre’ kelimesi ile aşağılanan doğayı ikincil olarak konumlandırmaktadır.
Bu, yaygın ve pejoratif söylem barındıran önerme, kadın ve doğanın tarihsel olarak birbirine çok yakın ve hatta aynı olduğundan kaynaklanmaktadır. Tam da bu yüzdendir ataerkil kapitalist sistem aynı anda kadınlar ve doğa üzerinde son derece hoyrat davranmayı kendilerine hak görmektedirler.
Yaşamı var eden doğayı ve kadını, bir üçüncü olarak ötekileştirmenin günümüz düşünce dünyasına özgü bir patoloji olduğunu unutmamak gerekir. Erk egemen devletin, salt doğurganlığa hapsettiği, giyiminden, gülüşünden, emeğe katılımından kısacası tepeden tırnağa yeniden tarifini yaptığı kadının, bu sisteme var oluşsal olarak direniş halinde olması kaçınılmaz.
Dünyada artarak büyüyen kadın hareketleri, tarihten günümüze kadar süreçte büyük baskı ve eziyet ile şekilleniyor. Emeğine karşılık, hakça yaşamak isteyen tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçilerin talepleri; kocası, sevgilisi, babası tarafından öldürülen kadınların, anayurdu, suyu toprağı için direnen yoksul köylü kadınların, kürtaj yasağına karşı yürüyen milyonların, eşit işe eşit ücret ve her türlü ayrımcılığa direnen tüm kadınların ortak paydası da erkek egemen kapitalist sistemin ve onun yarattığı devletin kadın bedeni, doğası ve emeği üzerindeki elidir.
Tam da bu yüzden yeni bir dünyanın kurulmasında kadın mücadelesinin yeri ayrı bir önem kazanmaktadır. Kadınların ve neticesinde tüm insanların özgürce yaşayıp, kendini var edebileceği, her türlü otoritenin yaşamdan ve doğadan kovulacağı bir yeni bir hayat bizleri bekliyor.”
Etkinliğe katılım için tıklayın