Fethiye Emekliler Dayanışması tarafından insanca yaşam için başlatılan eylem 13’üncü haftasında devam etti. Emekliler, haklarının öne çıkartılması için tüm Türkiye’ye dayanışma çağrısında bulundu.
Haber: Merve Aslantaş – Burak Necip Başar
Fethiye Emekliler Dayanışması’nın insanca yaşam şartlarının sağlanması ve sosyal haklarının yerine getirilmesi adına başlattığı eylem süreci 13’üncü haftasında devam etti.
Her hafta Salı günü Muğla’nın Fethiye ilçesindeki Beşkaza Meydanı’nda toplanan emekliler, dün (18 Ekim) gerçekleştirdikleri eylemlerinde, hayat pahalılığına ve artan enflasyon karşısında emekli aylıklarının yetersizliğini protesto etti.
Gündem Fethiye’ye konuşan Fethiye Emekliler Dayanışması’ndan Ufuk Saka, en düşük emekli maaşı olan 7 bin 500 TL ile geçinmenin mümkün olmadığını dile getirerek, “Emekliler uzun yıllardan beri çeşitli zorluklarla karşı karşıya. Ama son yıllarda artan enflasyon, yaşanan zamlardan sonra emeklilerin durumu giderek daha da kötüleşti. Artık yaşayamama sınırlarında, açlık sınırının altında yaşamak durumunda kaldık. 7 bin 500 TL emeklilerin aldığı en düşük maaş. Bu maaşla yaşamanın imkansızlığı da çarşı, pazar rakamlarından ortada” dedi.
“BİZ GÖÇÜK ALTINDA KALDIK, FİYATLARIN ALTINDA KALDIK”
Emeklilerin içinde bulunduğu şartlar sebebiyle seslerini duyurmaları gerektiğini söyleyen Saka, “Artık haykırmak gerekiyor. Çünkü zaten yaşayamıyoruz. Yani bu aslında bir çığlık. Hani depremde insanlar göçük altında kalırlar ve çığlık çığlığa ‘Ben buradayım, bana el uzatın’ derler ya, biz de emekliler olarak sesimizi duyurmak istiyoruz, çığlık çığlığa. Biz göçük altında kaldık, fiyatların altında kaldık, bize el verin. Bu çağrımız aslında iktidara değil, iktidarın bu çağrımıza cevap vermeyeceğinin de bilincindeyiz. Biz kamuoyu yaratarak, el birliği ile tüm emeklilerin dayanışmasıyla sonuca ulaşmak istiyoruz ve bunu başarabilirsek istediklerimizi alabileceğimize inanıyoruz” diye konuştu.
“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞININ 7 BİN 500 TL’DE KALMASI BİR ZULÜMDÜR”
Taleplerinin insanca yaşamak olduğuna dikkat çeken Saka, “İnsanca yaşamak deyince maddi şartlar, sosyal şartlar önem kazanıyor. İşte atıyorum; pazardaki meyve, sebzeye yüzde 200 -TÜİK’in rakamlarını elbette bakmıyoruz- reel olarak zam gelirken bizim maaşlarımıza, bizim emekli aylıklarımıza yüzde 25 zam gelmesi, en düşük emekli maaşının 7 bin 500 TL’de kalması bir zulümdür. Öncelikle insanca yaşama şartlarımızın oluşturulmasını, ekonomik sorunlarımıza çözüm bulunmasını talep ediyoruz. Bunun yanı sıra sosyal anlamda da emeklilerin daha rahat yaşamasını sağlayacak şartların geliştirilmesini istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
“ÖZEL ARAÇ SAHİPLERİNİN BİZLERE ZAVALLI GÖZÜYLE BAKMALARINDAN ARTIK KURTULMAK İSTİYORUZ”
Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği’nin (TÖHOB) ücretsiz taşımaya ilişkin aldığı kısıtlama kararı hakkında konuşan Saka, “Şehir içi ulaşımda artı 65 yaşa uygulanan eziyet verici ücretsiz seyahat hakkının mantıklı hale getirilmesini, toplu taşıma yapan özel araç sahiplerinin bizlere zavallı gözüyle bakmalarından artık kurtulmak istiyoruz. Yani sonuçta biz her alanda emekliye yakışır şekilde torunlarımıza, çocuklarımıza zaman ayırabilecek bir şekilde yaşamak istiyoruz” dedi.
“EMEKLİ OLMAK ORTAK PAYDASI ALTINDA BİR ARAYA GELDİK”
Fethiye Emekliler Dayanışması hakkında bilgi veren Saka, “Fethiye’de yaşayan emekliler olarak bir araya gelmek istedik. Farklı siyasi partilerden olmak, düşüncelerden olmak önemli değil. Önemli olan emekli olmaktı. Emekli olmak ortak paydası altında bir araya geldik” ifadelerine yer verdi.
“EMEKLİLERİ BİR AN ÖNCE GÖMMEYİ DÜŞÜNEN ANLAYIŞIN YOK OLMASINI İSTİYORUZ”
Talepleri arasında sosyal haklarının genişletilmesi de olduğunu aktaran Saka, “Biz emekliler yıllar boyunca 20 yıl, 25 yıl, 30 yıl çaba sarf ettikten sonra bu ülke için, bu ülkenin üretimine katkıda bulunmak için çeşitli işler yaptık ve ondan sonra bu hakları elde ettik. Dolayısıyla bu bize verilen bir sadaka değil, bizim hak ettiğimiz bir olaydır ve bunun geri alınması doğru olamaz. Bunun yanı sıra Belediye’nin halk bahçeleri açarak emeklilere yönelik sosyal ortamları fazlalaştırması o hakları sağlaması elbette güzel. Bunların çoğaltılmasını istiyoruz ama esas problemimiz bizim sistemle.
Emekleri yok sayan, emeklileri bir an önce gömmeyi düşünen emeklilerin sendikalaşmasına dahi izin vermeyen anlayışın yok olmasını, emeklilerin haklarının, insanca yaşama haklarının verilmesini istiyoruz” diye konuştu.
“TÜM TÜRKİYE’DE BENZERİ EYLEMLERİN YAPILMASINI İSTİYORUZ”
Son olarak dayanışma çağrısında bulunan Saka, şu ifadeleri kullandı:
“Şair diyor ki: ‘Kurtulmak yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.’ Evet, kurtulmak yok tek başına. Biz birleştiğimiz takdirde, büyüdüğümüz takdirde ancak başarılı oluruz. Tabii büyümek ve birleşmek, ortak sorunları ortak şekilde masaya yatırıp birlikte hareket etmekten geçer. Saçma sapan birlikteliklerden bahsetmiyorum seçimlerde olduğu gibi. Dolayısıyla bu birliktelik içerisinde bizlerin doğru şeyler yapabilmesi ve doğru isteklerde bulunabilmesi önemli. Biz emekliyiz ve tüm mücadelemiz emekli hakları için. Emekli haklarını öne çıkartmak üzere tüm Türkiye’de benzeri eylemlerin yapılmasını istiyoruz.”