Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde zarar gören öğrenciler, farklı illerdeki yeni okullarında ders başı yaptılar. Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtlayan Psikolog Berkant Vatansever, “Depremin doğru bir şekilde anlatıldığı çocuklar, depremzede çocuklara karşı davranış biçimlerini kendileri belirlemelidir” dedi.
Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerden sonra iki hafta ara verilen 2022-2023 eğitim öğretim yılının ikinci dönemi başladı.
Muğla, 165 bin 268 öğrenci ile ders başı yaparken, deprem bölgelerinden Muğla’ya gelen ve resmi okul kaydı tamamlanarak okullara yerleşen 3 bin 89 öğrenci de yeni okullarına başladı.
Psikolog Berkant Vatansever, depremzede çocukların yeni okullarında eğitim-öğretim hayatına devam etmeleri ile ilgili Gündem Fethiye’nin sorularını yanıtladı.
Bu süreçte en önemli görevin öğretmenlere düştüğüne vurgu yapan Psikolog Vatansever, “Bizim bu süreçte ilk ihtiyacımız, çocukların sarsılan güven duygularını tekrar oluşturmak diyebiliriz. Burada en büyük görev öğretmenlere düşüyor. Öğretmenlerin ders yoğunluğuna hemen girmeden ve yaşanan olayları yokmuş gibi görmeden -çünkü yaşanılan bir gerçek var ortada- çocuklarla iletişime girmesi gerekir. Ayrıca, depremzede çocukları kendi okulunda eğitime devam eden çocuklardan ayırmadan her çocukla iletişime girmeleri gerekir” dedi.
“ÇOCUKLARA GÖSTERİLEN İLGİ GEREĞİNDEN FAZLA OLMAMALIDIR”
Kendisini ifade etmek isteyen çocukların dinlenmesi gerektiğini söyleyen Vatansever, “Konuşmak istemeyen çocuklara resim ya da oyunlar yoluyla kendini ifade etme imkanı sunulmalıdır. Eğer kendini ifade etmek istemiyorsa da buna saygı duyulmalıdır. Ayrıca çocuklara gösterilen ilgi gereğinden fazla olmamalıdır. İlk anda onları iyi hissettirmek adına gösterilen fazla ilgi, ilerleyen dönemde ilgi ortadan kaybolduğunda boşluğa düşmüş hissi yaratabilir. Bu yüzden depremzede çocukları, diğer öğrencilerle deprem bölgesinden gelmiş gibi değil de farklı bir okuldan gelmiş bir arkadaşları olarak tanıştırmak gerekir” ifadelerini kullandı.
“ASLA GEÇİŞTİRMEMELERİ GEREKİYOR”
Depremzede çocukların öğretmenlerine yönelttiği soruların asla geçiştirilmemesi gerektiğine dikkat çeken Vatansever, “Öğretmenlerin şu anda depremzede çocukların kaygılı olabileceğinin farkında olması gerekiyor. Aynı zamanda öğretmenlerin kendi kaygılarının farkında olmaları da çok önemlidir. Çocuklar öğretmenine depremle ilgili veya yaşanılanlarla ilgili soru sorduğunda; asla geçiştirmemeleri gerekiyor, cevap vermeleri gerekiyor. Eğer cevap veremeyeceklerini düşündükleri bir soruysa bilmediklerini ama öğrenip ileteceklerini söyleyebilirler. Sınıfta konuşmak istemeyen öğrenciler için ‘Teneffüste benimle konuşabilirsiniz’ gibi cümleler de fayda sağlayacaktır. Ayrıca, öğretmenler bu dönemde okulun psikolojik danışmanından da destek alabilir” ifadelerine yer verdi.
“SOSYALLİĞİN ARTTIRILMASI BURADA ÇOK ÖNEMLİDİR”
Depremzede çocuklar için şu an sosyalleşmenin önemli olduğunu belirten Vatansever, “Bu süreçte çocukların ihtiyacı olan en önemli şey doğru iletişimdir. Okul normalizasyonu sağlamak ve bağ kurmak adına çok önemli bir sosyalleşme alanıdır. Sosyalliğin arttırılması burada çok önemlidir. Öğretmenlerin ve okul yönetiminin eliyle o sosyal ortam oluşturulabilir. Ders saatleri belki biraz azaltılarak, daha fazla etkinlik düzenlenebilir. Bu şekilde o güven duygusunu tekrar oluşturmaları ve o bağı kurmaları sağlanabilir” diye konuştu.
“VELİLER ÇOCUKLARINA YAŞLARINA UYGUN OLAN BİR BİÇİMDE DEPREMİ ANLATMALI”
Depremzede çocuklarla aynı sınıfı paylaşan öğrencilerin velilerinin, çocuklarına bir tavsiye vermesi gerektiğini düşünmediğini ifade eden Vatansever, “Çünkü o çocuklar üzerinde de bir baskı oluşturacaktır bu durum. Velilerin ‘Yeni birisi geldi ona çok iyi davranın’ gibi telkinleri, depremzede çocuklar üzerinde ekstra ilgi oluşturacak ve bu ilgi bir süre devam edip bitecek. Bu ilgi bittikten sonra depremzede çocuklar boşluğa düşecek. Ancak veliler çocuklarına yaşlarına uygun olan bir biçimde depremi anlatmalı. Depremin doğru bir şekilde anlatıldığı çocuklar, depremzede çocuklara karşı davranış biçimlerini kendileri belirlemelidir” dedi.