Çevre örgütlerinin Bayır ve Deştin’de yapılması planlanan çimento fabrikasına karşı düzenledikleri basın açıklamasında projeye verilen ÇED olumlu raporu hakkında hukuki süreç başlatıldığı söylendi.
Menteşe Kent Konseyi, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Menteşe Meclisi ve Deştin Çevre Platformu Bayır ve Deştin’e yapılması planlanan entegre çimento fabrikası ile ilgili dün (27 Ocak) Deştin Köyü’nde bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada proje için verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararının hukuksuz olduğu ve iptali için dava açıldığı söylendi.
“ÇED RAPORU CİDDİ HUKUSUZLUKLAR İÇERİYOR”
Yapılan açıklamada planlanan çimento fabrikasının 2006 yılında aldığı ÇED olumlu raporunun açılan dava sonucunda 2015 yılında iptal edildiği fakat aynı fabrika için farklı bir şirket ismiyle yeniden ÇED başvurusu yapıldığı söylendi. Açıklamada “2. ÇED süreci özellikle projeden etkilenen çevre köylülerin yokluğunda tamamlanmış, özellikle projeye karşı dava açan Deştin Köylülerinin ÇED toplantısına katılmaları engellenmiştir. Yapılması planlanan Entegre Çimento Fabrikasına ilişkin Nihai ÇED raporu çok ciddi hukuksuzluklar içermekte ve çevre ve canlı yaşamı için kalıcı hasarlar oluşturacak niteliktedir.” dendi.
“PROJE PEK ÇOK AÇIDAN ÇEVREYE ZARAR VERECEK”
Yapılan açıklamada daha önce proje ile ilgili hazırlanan raporlara dayanarak çevreye zararının dile getirildiği söylendi ve tekrar dile getirilidir:
“26 Aralık tarihinde Menteşe Kent Konseyi, Muçep Menteşe Meclisi ve Deştin platformu olarak yaptığımız ortak basın açıklamasında TMMOB Mimarlar Odası’nca düzenlenen 01/10/2021 tarihli Mesleki Denetimde ÇED Çekince Raporu’nda tespit edilen sakıncaları paylaşmıştık. Sonraki süreçte Nihai ÇED Raporu konusunda, mahkemeye sunmak üzere Prof. Dr. M. Doğan Kantarcı tarafından uzman görüşü de hazırlanmıştır.
Bahse konu rapor ve uzman görüşü incelendiğinde yapılması düşünülen projenin; Kazan Ve Bayır sulama göletlerinin su toplama havzası üzerinde yer aldığı, projenin yaratacağı tahribat neticesinde bu iki göletten sulanan tarım arazilerinin zarar göreceği, Hammadde ocaklarında tercih edilen faaliyet yönteminin dereler ve yer altı suları bakımından zarar verici etkiye sahip olacağı, Hali hazırda katı yakıtlı 3 termik santral, başkaca çimento fabrikaları ve çok sayıda taş ve mermer ocağından kaynaklı kirlenmenin boyutları ile birlikte düşünüldüğünde hava kalitesi açısından ciddi sonuçlar yaratacağı, Tesiste yapılması planlanan üretimin hali hazırda sıkışık durumda olan Muğla Yatağan Karayoluna ekstra bir yük ekleyeceği görülmektedir.”
“PROJE ALANI TARIM ALANLARINA VE YETİŞMİŞ ZEYTİNLİKLERİNE FAZLASIYLA YAKIN”
“Öte yandan toplam 776 hektar büyüklüğündeki proje alanı tarım alanlarına ve yetişmiş zeytinliklere fazlasıyla yakındır. Deştin köyü bakımından bu mesafe 2 kilometreye kadar düşmekte olup ÇED dosyasında bulunan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü yazısında 1-1,5 Km mesafede başka zeytinliklerde mevcuttur. Bu Durum ise 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu’nun 20. Maddesine kesin aykırılık oluşturmaktadır.”
“MENTEŞE KENT KONSEYİ, AKDENİZ YEŞİLLERİ DERNEĞİ İLE DEŞTİN VE ALAŞAR KÖYLÜLERİ ADINA DAVA AÇILDI”
Açıklamada mevcut hali ile ÇED raporunun projenin çevre üzerinde yaratacağı tahribatı göz ardı ettiği söylendi ve şunlar eklendi: “Tüm bu sebeplerle bugün itibarı ile proje hakkında verilen ÇED olumlu kararının iptali talebi ile Menteşe Kent Konseyi, Akdeniz Yeşilleri Derneği ile Deştin ve Alaşar köylüleri adına dava açmış bulunmaktayız. Önümüzdeki günlerde de Menteşe Belediye Başkanlığı tarafından verilen ruhsatın iptali ve ÇED olumlu kararının geri çekilmesi konusundaki hukuki işlemlerimizi gerçekleştireceğiz.”
Açıklamada geçtiğimiz yıl yaşana orman yangınlarının çevre üzerinde büyük bir tahribata yol açtığı ve yeni projelerinin planlanmasında de bu tahribatın göz önünde bulundurulması gerektiği söylendi. Kurulması planlanan çimento fabrikasının çevre ve canlı yaşamı yönünden yaratacağı sıkıntılar hatırlatılarak Belediye Kanunu’nu 76 ve Anayasanın 56 maddelerinde tanımlanan görev gereği sürecin takipçisi olunacağı belirtildi.