Türk Toraks Derneği tarafından iklim krizi konusundaki girişimleri desteklemek amacıyla verilen Çevre ve İklim Sorunları Savunuculuk Ödülü’nü, Muğla’dan Deştin Çevre Platformu aldı. Törende konuşan Deştinli Gamze Çetinkaya, “Ben mücadelede büyüyen bir çocuğum. Haklarımın bilincindeyim” dedi.
Antalya’da 23-27 Nisan tarihleri arasında Türk Toraks Derneği (TTD) Uluslararası katılımlı 28. Yıllık Kongresi gerçekleştiriliyor.
Kongre’de; bugün (24 Nisan) hava kirliliği, çevre tahribatı, iklim krizi konusunda duyarlılığı artırmak ve bu alanda yapılan olumlu girişimleri desteklemek amacıyla verilen TTD Çevre ve İklim Sorunları Savunuculuk Ödülü, Muğla’dan Deştin Çevre Platformu’na verildi.
Deştin Çevre Platformu’ndan Gamze Çetinkaya ve Haluk Özsoy, Deştinliler adına ödülü aldı.
“ONLAR İNANDIKLARI ŞEY UĞRUNA SAVAŞTILAR”
Ödül töreninde konuşma yapan Prof. Dr Sebahat Genç, 20 yıldan fazla bir süredir Muğla’nın Menteşe’ye bağlı Bayır Mahallesi ile Yatağan ilçesindeki Deştin Mahallesi’nin ortak sınırı olan Tekağaç mevkisinde Entegre Çimento Fabrikası yapılmaya çalışılmasına dikkat çekti.
Deştinlilerin de 20 yıldan fazla bir süredir bu fabrikanın yapılmasında karşı savaştıklarını vurgulayan Genç, Deştinlilerin yaptıklarıyla ilgili şunları söyledi:
“Nöbet tuttular, yol kapattılar, bir hafta boyunca kamyonların geçmesine izin vermediler, darb edildiler, gözaltına alındılar, dava edildiler, iftiraya uğradılar, para teklif edildi kabul etmediler, tehdit edildiler bütün bunlara rağmen savaşlarına devam ettiler.”
Bunun örnek olması gerektiğini vurgulayan Genç, “Onlar inandıkları şey uğruna savaştılar. Hiçbir zaman yılmadılar, haklarını aradılar, kazanımlar elde ettiler ve çimento fabrikasının yapımını durdurdular” dedi.


“ÖFKELİ İNSANLAR TARAFINDAN EDİLEN LAFLARA ALDIRMAYIN”
Deştin Çevre Platformu Eş Sözcüsü Haluk Özsoy, törende yaptığı konuşmada “Sebahat hoca, sadece bir doktor olarak oraya gelemdi, aynı zamanda bizim bir mücadele yoldaşımız” dedi.
Genç’in Deştinlilerle beraber çadır alanında nöbet tuttuğunu ifade eden Özsoy, Akbelen’de de birlikte mücadele ettiklerini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu ödülü, orada çelik gibi bir iradeyle karşılarında hedef seçmeden mücadele eden bütün köylüler adına alıyoruz.”
Mücadelelerinin bir sürü adımı olduğuna dikkat çeken Özsoy, “Her gün yeniden kendimizi örgütlemek durumundaydık. Zor bir mücadeleydi ama nihayetinde inat ettik ve kazandık” dedi.
Ödülü almaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden Özsoy, kongre üyelerine son olarak şunları söyledi:
“Öfkeli insanlar tarafından edilen laflara aldırmayın. Bizler sizleri çok seviyoruz, sizlere ihtiyacımız var. Onlar giderlerse gitsin az kaldı zaten. Siz lütfen gitmeyin.”
“SİZİN GİBİ DEĞERLİ HEKİMLERİMİZ BİZİM ARKAMIZDA OLDUĞU SÜRECE DİRENECEĞİZ”
Deştinli Gamze Çetinkaya, ödülü almanın kendisi adına çok onur verici olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, saygı ve minnetle anıyorum. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyorum. Ben mücadelede büyüyen bir çocuğum, yedi yaşımda başladım. Haklarımın bilincindeyim.”
Deştin köyünde yaşayan ve mücadelede emeği geçen herkesin haklarının bilincinde olduğuna dikkat çeken Çetinkaya, şu ifadeleri kullandı:
“Sizin gibi değerli hekimlerimiz bizim arkamızda olduğu sürece, sağlıklı bir gelecek için bizlere destek sunduğu sürece direneceğiz. İnancımız tam, kazanmaya devam edeceğiz. Deştin Çayı özgür akacak.”