CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, kamu yöneticisinin elektronik imzasını kopyalayarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenlenmesine ilişkin TBMM’ye araştırma komisyonu kurulması için önerge sundu.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, dün (4 Ağustos) sosyal medya hesabından sahte belgelerle elektronik imza (e-imza) üretilmesi ve kamu sistemlerine yasa dışı erişim sağlanmasına ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma yürüttüğünü açıklamıştı.
Yerlikaya’nın açıklamasına göre, 7 Ocak 2025’te Ankara merkezli 23 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonlarda; 126 şüpheli yakalandı, şüphelilerden 17’si tutuklandı.
“Resmi Belgede Sahtecilik, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmetleri Hakkında Kanuna Muhalefet ve Bilişim Sistemine Girme, Bilişim sistemini engelleme, bozma, erişilmez kılma, verileri yok etme veya değiştirme, elektronik imza kanununa muhalefet” suçlarından yürütülen soruşturma kapsamında; 23 Mayıs 2025’te 16 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonlarda 61 şüpheli yakalandı ve 20’si tutuklandı.
Arananlardan 10 şüpheli ise operasyonlar sonrası yakalandı. Diğer yandan, yapılan çalışmalar sonucu; 57 sahte diploma, 108 sahte sürücü belgesi ve dört sahte lise mezuniyetinin tespit edildiği belirtildi.
“KAMU KURUMLARINDA LİYAKAT İLKESİ ZEDELENMİŞTİR”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, konuya ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) araştırma önergesi sundu.
Uzun’un önergesinin gerekçelerinde, bu durumun yalnızca bireysel sahtecilik faaliyeti olarak görülemeyeceğini; Milli Eğitim Bakanlığı’nın, YÖK’ün, ÖSYM’nin, Tapu Kadastro’nun ve Hazine’nin dijital altyapılarına sızılarak organize biçimde sahte belge üretildiğini ve bunun buzdağının görünen yüzü olduğunu vurguladı.
Özellikle e-imza sistemleri kullanılarak not ortalamalarının değiştirildiğini, diplomaların ve başkaca resmi belgelerin sahte biçimde üretildiğini, mezun olmayan kişilerin sisteme “mezun” olarak işlendiğinin ortaya çıktığını belirten Uzun; bu durumun, yalnızca bireysel düzeyde kalmadığını, kamu güvenliğine ve devletin işleyişine karşı ciddi bir tehdit haline geldiğinin altını çizdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 35 yıllık diplomasının usulsüz şekilde iptal edildiğini vurgulayan Uzun, şunları aktardı:
“İstanbul’un seçilmiş belediye başkanına iftiralarla kumpas kurmaya çalışanlar, 35 yıllık gerçek diplomayı usulsüz diye iptal etmek isteyenler sahte diplomalı memurların peşine neden düşmüyor?”
Önergesinin gerekçelerinin devamında ise “Ekrem İmamoğlu’na iftiralar ile karalama kampanyaları düzenleyenlerin, yaşanan bu sahtekarlıklara ve çürümüşlüğe sessiz kalması kabul edilemez. Liyakati yok edenler şimdi de sahte diplomayla koltuk işgal edenleri neden görmezden geliyor?” ifadelerini kullandı.
Uzun, önergesinde ayrıca şunlara dikkat çekti: “Kamu kurumlarında liyakat ilkesi zedelenmiştir. Kritik görevlerde bulunan kişilerin ehliyeti ve yetkinliği şüphelidir. Bu durum, kamu sağlığı ve can güvenliği açısından ciddi riskler doğurmaktadır.”
Ayrıca, bu olayın tüm boyutlarıyla araştırılması, sorumluların yargı önüne çıkarılması ve benzer olayların tekrar yaşanmaması adına sistemsel reformların yapılması gerektiğini ifade etti.












