CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, 12. Dastar ve Kuzugöbeği Mantar Festivali açılışında yaptığı konuşmada tarımın ve yerli üretimin önemine dikkat çekti.
CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, 12. Dastar ve Kuzugöbeği Mantar Festivali ve Yeşilüzümlü Durmuş Demirci Sosyal Tesisi açılışında konuştu. Tarımın ve yerli üretimin önemine dikkat çeken Girgin, “Tarımın doğduğu bu topraklarda bırakın yoksulluğu, açlığı konuşur hale geldik” ifadelerini kullandı.
“KATKI KOYAN HERKESE ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Girgin konuşmasının başında festivalde katkısı olan herkese teşekkür ederek, “Festivaller, bulundukları yerlerin değerlerini, kültürlerini gelecek kuşaklara aktarmak için çok önemli işlev gören oluşumlardır. Doğal olanı korumakla beraber yerel kültürü korumak ve yerel geleneklerimizi gelecek kuşaklara aktarmak çok önemli görevlerdir. Ben bu konuda emek sarf eden, çaba sarf eden, katkı koyan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
“ZEYTİNİMİZ, ZEYTİNYAĞIMIZ KÖTÜLENMEYE BAŞLANDI“
Konuşmasında “Zeytinyağlı Yiyemem Aman” türküsüne değinen Girgin, “Burada aklıma bir türkü geldi: ‘Zeytinyağlı yiyemem aman, basma da fistan giyemem aman, senin gibi cahile ben efendim diyemem aman’ diye bir türkü vardı. Bu türkünün yakıldığı dönemlerde Marshall yardımları vardı. Marshall yardımları Türkiye’ye gelmeye başladıktan sonra margarin fabrikaları ülkede kurulmaya başlandı. Zeytinimiz, zeytinyağımız kötülenmeye başlandı. Binlerce zeytin ağaçlarımız söküldü. Basma, cumhuriyetin ilk dönemlerinin önemli, sembolik bir fabrikasıydı. Basma giyen kadınlarımız plastik ürünlerle tanıştırıldı ve akabinde bu türkü yazıldı. Mustafa Kemal’in ‘Köylü milletin efendisidir’ dediği köylü için ‘Ben cahile efendim diyemem aman’ diye türküler yazıldı” ifadelerine yer verdi.
“TARIMIN DOĞDUĞU BU TOPRAKLARDA BIRAKIN YOKSULLUĞU, AÇLIĞI KONUŞUR HALE GELDİK”
Pandemi ile birlikte üç şey öğrendiğimizi belirten Girgin, “Ama zaman geçti, bugünlere geldik, pandemiyi yaşadık. Pandemi bize üç şey öğretti: Birincisi; yüzde 30’u açlık sınırının altında, yüzde 60’ı yoksulluk sınırının altında olan bir ülke için sosyal devletin önemini öğretti. İkincisi; bilimin önemini öğretti. Bütün dünyanın gözü üretilecek olan aşıda ve ilaçtaydı. Üçüncüsü de; tarımın önemini öğretti. Tarımın doğduğu bu topraklarda bırakın yoksulluğu, açlığı konuşur hale geldik. İşte tam da bu noktada Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın her zaman söylediği, bizim de gururla söylediğimiz ve uyguladığı ‘Tarlanı satma, ürününü sat’, ’Kırsalda üret, kıyısalda tüket’ şiarını gerçekleştirdikleri için ve uyumlu bir şekilde Büyükşehir ile birlikte el ele kol kola beraber çalıştıkları için, bunun da yansımasını olumlu şekilde halka yansıttıkları için başta Büyükşehir Belediye Başkanı’m olmak üzere Fethiye Belediye Başkanı’mız Alim Karaca’ya bu başarılı çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum” dedi.
“TÜM TÜRKİYE MUĞLA’YI ÖRNEK ALSIN”
Tüm Türkiye’nin Muğla’yı örnek almasını dilediğini söyleyen Girgin, “Bugünleri atlatacağız, yeter ki ders çıkartalım. Pandemiden de ders çıkartalım ve eksiklerimizi ortaya koyalım. Dileğim ve temennim tüm Türkiye –iktidar dahil- Muğla’yı örnek alsın, CHP’li belediyeleri örnek alsın” ifadelerini kullandı.
“GÜZEL MEKANLAR, GÜZEL FİKİRLER DOĞURUR”
Girgin konuşmasının son bölümünde şu ifadelere yer verdi:
“Güzel mekanlar, güzel fikirler doğurur derler. Öncelikle böyle bir mekanı kazandırdığı için Belediye Başkanı’mıza teşekkür ediyorum. ‘Vefa’ sadece İstanbul’da bir semt adı değil. Ayrıca, geçmiş dönemlerde bu topraklara hizmet etmiş olan bir büyüğümüzün ismi verildiği için de tebrik ediyorum. O dönemden bugüne kadar Yeşilüzümlü’ye hizmet etmiş olan Önder Başkan’ım olmak üzere herkese de katkılarından, emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum.”