CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, Saadet Partisi grubunun ‘iktidarın muhalefet partilerinden gelen grup önerilerine hayır demeleri’ne ilişkin vermiş olduğu önergesi üzerine kendi partisi adına söz alarak, “Önerinin nereden geldiğine değil, önerinin ne getirdiğine bakılması gerekir” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, Saadet Partisi’nin ‘iktidarın muhalefet partilerinden gelen grup önerilerine hayır demeleri’ne dair vermiş olduğu önergesi üzerine kendi partisi adına Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda söz aldı.
Saadet Partisi, “İktidarın muhalefet partilerinden gelen grup önerilerine hayır demelerinin anayasa, içtüzük ve teamüller çerçevesinde tartışılmasının yanında; halkın taleplerine herhangi bir irade beyanı göstermeden otomatiğe bağlanmış bir şekilde hayır demelerinin; psikolojik, sosyal ve siyasal sebeplerinin irdelenmesi ve tüm bu etkenlerin yasama faaliyetlerine olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılmasına yönelik tedbirlerin araştırılmasına dair” önerge vermişti.
Uzun, TBMM Genel Kurulu’nda konuyla ilgili yaptığı konuşmada, “Parlamentolar, toplumun tüm kesimlerinin temsilinin sağlanmasıyla övünülen ve ne kadar çok toplum kesimini temsil edebiliyor ise, o kadar kıymetli bulunan temsil organlarıdır” ifadelerini kullandı.
Ülke parlamento seçimlerinde barajların olmamasını, olacaksa da bunun en az yüzdeyle belirlenmiş olması gerektiğini belirten Uzun, “Bunun temel sebebi de parlamentoda her kesimin sesinin duyulması ve bu seslerle ülke yönetiminin demokratik bir anlayışa kavuşturulmasıdır” dedi.
Ayrıca Uzun, “Ancak günümüzde, içinde bulunduğumuz Gazi Meclis çatısı altında, ne yazık ki bu anlayıştan çok uzak, muhalefet partilerinden gelen ve esasen her biri bizzat halkın ihtiyaçlarını ortaya koyan tüm önerilere kulak tıkayan bir anlayış vardır” sözlerine yer verdi.
“ÖNERİNİN NEREDEN GELDİĞİNE DEĞİL, ÖNERİNİN NE GETİRDİĞİNE BAKILMASI GEREKİR”
Uzun, önerinin nereden geldiğine değil ne getirdiğine bakılması gerektiğini vurgulayarak, şu sözleri dile getirdi:
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak, size toplumun ihtiyacı olan; açlığa ve yoksulluğa çare, emeklilerimizin sorunlarına çözüm, öğretmenlerimizin dertlerine derman, çiftçilerimizin yarasına merhem olacak; Sağlık emekçilerimizden avukatlarımıza, işsizimizden asgari ücretlilerimize, öğrencilerimizden akademisyenlerimize yani toplumun nerede kanayan yarası varsa, orayı tedavi edecek onlarca öneri getirdik. Hepsini, okumaya dahi zahmet etmeden reddettiniz.”
Toplumun meclisten dertlerine derman beklediğini dile getiren Uzun, “Toplum bizden seslerine ses olmamızı bekliyor. Bizleri buraya gönderen iradenin gerçek sahipleri, çözüm bekliyor. Yoksulluk bitsin istiyor” diyerek şu ifadelere yer verdi:
“Emekliler maaşlarına zam bekliyor. Öğretmenlerimiz atanmak, çiftçilerimiz ürününü değerinde satmak istiyor. İşsizimiz iş bulmak, gençlerimiz ülkesinde yaşamak, kadınlarımız şiddete uğramamak istiyor.”
“İKTİDARINIZ KENDİSİNDEN BAŞKA BİR SÖZE KULAK VERMEYEREK, TÜM ÖNERİLERİMİZİ REDDEDİYOR”
Uzun, muhalefet tarafından verilen tüm önergelerin iktidarın sayısal çoğunluğuyla reddedildiğine dikkat çekerek, “Demokrasiler çoğunluğun azınlığa tahakküm ettiği değil, azınlığın hak ve çıkarlarını da koruyan rejimlerdir. İktidarınız kendisinden başka bir söze kulak vermeyerek, sayısal çoğunluğuna güvenerek, tüm önerilerimizi reddediyor” sözlerine yer verdi.
Son olarak Uzun, “Ancak unutmayın. Halkın sözüne kulak vermeyenin, sonu haraptır. Kulak verin bu sözlere, kulak verin bu önerilere, kulak verin halkın sözüne ki, sizin de haliniz harap olmasın” dedi.