Muğlaspor karar almış, göğsündeki zehir saçacak fabrikanın arması bu sene de orada kalacakmış. Hem de dokuzda dokuz bilirkişinin bu fabrika burayı öldürür şeklinde rapor verdiğini, mahkeme sürecinin lehimize sonuçlanacağını bilmesine rağmen.
Bu arma nedir biliyor musunuz?
90 yaşındaki Perihan Teyze’yi, gözleri görmeyen Şennur Teyze’yi, 15 yaşındaki Görkem kardeşimi, beş yaşındaki Sayit çocuğu soğuk sıcak yağmur çamur demeden mücadele etmek zorunda bırakan, dayaklar yediren, karakol karakol dolaştıran, tehditler eden, 20 bin köylünün rızkına göz diken armadır.
İnsanlar bu mücadeleyi verirken bakıma muhtaç yaşlılarını, çoluklarını çocuklarını evde bırakarak veriyor.
İnsanlar bu mücadeleyi verirken hayvanlarının, zeytinlerinin, arılarının, bağının bahçesinin bakımını eksik bırakıyor. Çoluğunun çocuğunun rızkından kısmak pahasına yaşam mücadelesi veriyor.
Bu sırada Menteşe Belediyesi’nin köprü olmasıyla şirketi meşrulaştırma yarışına Muğlaspor da katılıyor.
Önceki yönetimden aldıkları bu “onurlu” göreve sahip çıkıyor.
Düşünün ki yıllardır mücadeleye devam eden, bu mücadele uğruna çekmediği eziyet kalmayan binlerce insan var, uğruna mücadele ettiği şehrinin takımı -bu şartlarda şehrin takımı demeye dilim varmadı- daha doğrusu şehrinin adını taşıyan futbol takımı karşı cephenin reklamını yapıp insanlarına karşı cephe alıyor. Hadi geçtim şehri sevmenizi, insanlığınızı, insan ve doğa sevginizi de bir spor takımı doğayı katledip insan sağlığını bozacak bir tesisi baş sponsoru yapıyor ve bu “onurlu” tavır yeni yönetim tarafından da benimseniyor. Geçtim hakkı, hukuku falan da hani nerede insanlık.
Sizler de size yol gösterenler de unutulmayacaksınız. Muğla’nın bütün pisliği akıp gidecek ama o pis halini hiç unutmayacağız. Şehrimize ve insanlarımıza yapılan bu büyük ihanetin her paresini ayrıntılı ayrıntılı hatırlayacağız sizlere ve amirlerinize söz olsun.
‘Yarın mahkemeyi kazandığımızda utanacak mısınız?’ diyeceğim de kime diyeceğim, bugün bunu yapan yarın neden utansın.
Az kaldı, karşısında para babalarıyla beraber cephe aldığınız Muğlalılar, onurlu insanlar şehrin bütün pisliğini temizleyecek. Yanı başınıza, Bodrum’a bir bakın, demek ki endüstriyel futbolda da halkına ihanet etmeden başarı elde edilebiliyormuş. Siz bu kadar insandan aldığınız ah ile Şampiyonlar Ligi şampiyonu olsanız ne olur?
Dünyaya soldan bakan, bir sosyalist, yeşil perspektifli yurtsever, devrimci ve demokratım. İstanbul Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler eğitimi aldım ama hayatımı yazılım yaparak idame ettiriyorum. Her türlü mücadele alanının gerekliliğine ve zorunluluğuna inanıyorum.