Muğla’nın Bodrum ilçesinde, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler anıldı. Bodrum Belediyesi ve TMMOB, Bodrum’un yapı stoku envanterini çıkarmak için Eylül ayında çalışmalara başlayacaklarını duyurdu.
Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde 17 Ağustos 1999 yılında saat 03:02 sularında 7,4 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 2010 tarihli raporuna göre, depremde 17 bin 480 kişi hayatını kaybetmişti. 43 bin 953 kişi ise yaralanmıştı. Deprem, Marmara Bölgesi başta olmak üzere geniş bir alanda hissedilmişti.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Marmara Depremi’nden sonra şu açıklamayı yapmıştı:
“Yapı üretim süreci, mevcut yapı stoku, kentleşme ve imar politikaları, afet sonrası planlamanın eksikliği ve yetersiz mevzuat Türkiye’yi 1999 depremine taşıyan tablonun ana unsurlarını oluşturmuş, ülkemiz 17 Ağustos 1999 ve 12 Kasım 1999’da iki büyük yıkımla karşı karşıya kalmıştır.
1999 depreminden 12 sene sonra meydana gelen Van depreminde yine büyük bir yıkımla yüz yüze gelmemiz ise olumsuzlukların varlığını korumaya devam ettiğinin birinci dereceden kanıtı sayılmalıdır.
İşin doğrusu, her 17 Ağustos’ta kamuoyuyla aynı sorunları paylaşıyor olmanın yarattığı kısır döngüyü aşma sorumluluğu, sorunları dile getirenlerin değil, sorunları ortadan kaldırmaya muktedir olanların omuzlarında bulunmaktadır.”
Muğla’nın Bodrum ilçesinde, TMMOB Bodrum Temsilciliği, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin yıldönümü dolayısıyla basın açıklaması yaptı.
“ALTI MİLYON CİVARI YAPININ RİSKLİ OLDUĞU İFADE EDİLMEKTEDİR”
Orkakent Mahallesi’nde yer alan Bodrum Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Müskebi Hizmet Binası önünde 15 Ağustos’ta yapılan basın açıklamasını, TMMOB adına Metin Soylu okudu.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Gerek TBMM’de kurulan araştırma komisyonlarının raporlarında gerekse Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın açıklamalarında altı milyon civarı yapının riskli olduğu ifade edilmektedir.
Yani devlet, Türkiye’de altı milyon civarı yapının olası bir depremde ağır hasar alabileceğini tahmin etmekte ancak bu yapıların hangileri olduğunu bile bilmemektedir.”


“ÖNCELİĞİMİZ AFET YÖNETİMİ DEĞİL ‘RİSK YÖNETİMİ’ OLMALIDIR”
“Afet yönetimi elbette gereklidir ve mutlaka titizlikle planlanmalıdır” denilen açıklamada, ayrıca şundan söz edildi:
“Ancak sadece afet yönetimine odaklanmak depremlerin afete dönüşeceğini peşinen kabullenmektir. Önceliğimiz afet yönetimi değil ‘Risk Yönetimi’ olmalıdır. Riski tespit edip önlemler almak afetlerin önlenmesinde en akılcı ve bilimsel yöntemdir.”
Açıklamada, Bodrum’da yapı stoku envanteri çıkarılması için Bodrum Belediyesi ile TMMOB Muğla Şubesi ortak bir çalışma başlattığı ifade edildi.
Açıklamanın ardından konuşan Bodrum Belediyesi’nin İmardan Sorumlu Belediye Başkan Yardımcısı Serkan Balkan ise, Marmara Depremi’nin üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen hâlâ yapılması gerekenlerin tartışılıyor olmasının üzüntü verici olduğunu dile getirdi.
“DEPREM ÜLKESİ OLDUĞUMUZ GERÇEĞİYLE HAREKET ETMEMİZ ELZEMDİR”
Balkan, ayrıca şunları kaydetti:
“Buna karşın meslek odaları temsilcilerimizin de dile getirdiği gibi ilgili her kurumun sorumluluklarını yerine getirememeyle ilgili bahaneleri bir kenara bırakacağız. Depreme önlem almamanın bahanesi olmaz.”
Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu gerçeğiyle hareket etmemiz elzem olduğunu belirten Balkan, “Yapmış olduğumuz protokol kapsamında yapılacak çalışmalar ivedilikle hayata geçirilecektir. Bu doğrultuda Eylül ayı itibariyle yapı stoku envanteri çalışmalarına başlanacaktır” dedi.
Bu çalışmanın, yapıların yalnızca depreme dayanıklılık durumunun tespitine yönelik çalışmaların ilk ayağı olacağını belirten Balkan, son olarak şunu söyledi:
“Birinci derece deprem bölgesi olan şehrimizin doğal afetler karşısında can kaybı yaşanmadan varlığını, güzelliğini devam ettirmesi adına, değerli paydaşlarımızla birlikte üzerimize düşen çalışmaları yürüteceğimizin bilinmesini isterim.”