Altı gün süren Bodrum Uluslararası Film Festivali, Heredot Kültür Merkezi’nde kapanış töreni gerçekleştirdi. Festivalde En İyi Film Ödülü’nü “Beyaz Salyangoz” kazanırken Jüri Özel Ödülü ise “Margo” filmiyle Yunanistan’a gitti.
Bodrum Uluslararası Film Festivali (BIFF) 3 Ekim’de film gösterimleri eşliğinde başladı. Etkinliğin açılış gecesi ise 4 Ekim Cumartesi saat 19:00’da Fethiye Belediyesi Bando Takımı eşliğinde kortej yürüyüşü ile yapıldı.
Bodrum Sinema ve Kültür Derneği tarafından düzenlenen Bodrum Kalesi Kuzey Hendeği’ndeki açılış töreninde Onur Ödülleri verildi.


Festivalin sunuculuğunu, her yıl olduğu gibi bu yıl da festivale destek veren Hakan Bilgin ile Nevcan Su Özer üstlendi.
Festival Direktörü Cenk Sezgin, açılış konuşmasında “Sizlerin burada bizlerle olması çok değerli çünkü siz burada olmasanız, tribünleri doldurmasanız sinemanın seyircisiz kaldığı bir ortamda ne sinema olur ne kültür olur ne de gelecek nesillere aktaracak bir köprümüz olur. O yüzden iyi ki varsınız” ifadesinde bulundu.


Sezgin, toplam 19 filmin gösterileceğini, bunlardan üçünün açık havada özel seçki olarak, dokuzunun ise yarışma kapsamında izleyiciyle buluşacağını belirterek şunları kaydetti:
“Çarşamba günü sabahtan jüri kararını verecek ve 300’e yakın film arasından seçilmiş dokuz tane film içinden bir tane birinci seçecekler ve kendilerine Artemisia’dan esinlenerek hazırlanmış özel ödülü takdim edeceğiz.
Şu anda hem Türkiye’den hem de uluslararası çok fazla dostumuz, sanatçı arkadaşlarımız, yapımcılar, sinema işletmecileri buradayız. Dağıtım şirketleri burada. Türk sinemasının kalbi bugünlerde Bodrum’da. Bu akşam bütün Bodrumlu vatandaşlarımızın katılımıyla etkinliğimizde resmi açılışı gerçekleştirmiş oluyoruz.”
Festivalde Halikarnas Özel Ödülü alan Adalet ve Kalkınma Partisi İstanbul Milletvekili Serkan Bayram ise “Buğday tanesi filmimizle sinema ve sanatın evrensel gücünü de gördük. Dünyada 50’den fazla ülkemde 100’den fazla ödül aldım. Dijital medyada ve okullarımızda da gösteriliyor. Çocuklarımızın akran zorbalığına karşı bir mücadele” dedi.
“ÇOK DEĞERLİ BİR YÖRE”
Oyuncu Kaan Çakır, festivalin çok değerli olduğunu vurgulayarak “Bodrum artık bir ilçe olmaktan, kasaba olmaktan neredeyse çıktı. Dünyanın bilinen yerlerinden bilinen destinasyonlarından bir tanesi ve çok değerli bir yöre” ifadesinde bulundu.
Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben de 14-15 yıldır Bodrum’da yaşıyorum. Burada bir festivalin olmasını hem buranın bir esnafı olarak hem de bir aktör, sanatla ilgilenen bir insan olarak çok değerli buluyorum.
Zira Ekim ayındayız, Bodrum’un sezonu bitmiş gibi gözüküyor ama aslında öyle değil. Bodrum’un en değerli, en güzel zamanlarındayız. Böyle bir zamanda da böyle etkinliklerin oluyor olması çok kıymetli. İnşallah büyüyerek devam eder buradan.”


Ödül heykelciğinin belirlenmesi sırasında Bodrum’un kalesinden evlerine, kültürel değerlerinden Zeki Müren’e uzanan unsurların kapsamlı biçimde değerlendirildiğini ifade eden Heykeltıraş Hasan Cingiz, şunları söyledi:
“En sonunda Artemis fikrini öne attım. Herkes durdu kaldı. Dediler ki çok doğru olur. Artemisia kılıcını indiriyor ve diğer eliyle yıldızı havaya kaldırıyor. Aslında bu sinemanın yıldızını yani yedinci sanatı temsil ediyor. Artemisia Bodrum’da doğmuş bir kraliçe ve savaşı bırakıyor artık sanata evet diyor.
Güzel bir heykel olduğunu düşünüyorum. Ben yaptığım için söylemiyorum ama el birliğiyle güzel bir heykel çıkarttık. Neticede ben tasarlamış oldum. Benim atölyemde üretilmiş oldu. Bundan sonraki festivallerde Türkiye çapında düzenlenecek festivallere ilham olacağını düşündüğümüz bir heykelciğe dönüştü.”


“ODAK ÖDÜL HEYKELİDİR”
Son olarak bu tür festivallerde esas odağın ödül heykeli olduğunu vurgulayan Cingiz, “Yani yönetmenin, yazarın, oyuncunun bütün amacı o heykelciğe ulaşmaktır. Orada değerli olan şey aslında o heykelciktir” şeklinde konuştu.
Altı gün boyunca altı farklı mekanda gerçekleşen festivalde; 15 ülkeden 19 film 34 gösterim gerçekleştirildi.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın değerli desteğiyle, Muğla Valiliği, Bodrum Kaymakamlığı, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Bodrum Belediyesi ve Kos Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen festivalin üçüncü günü olan 5 Ekim’de Kos Adası’nda “Bi Umut” filminin gösterimi yapıldı.


Etkinliğin dördüncü gününde Bitez Plajı’nda denize kurulan perde ile “Gündüz Apollon Gece Athena” filmi izlenirken beşinci gününde ise Oasis Açık Hava Sineması’nda “Çocuk Yıldızlar” filminin galası gerçekleşti.


Festival, 8 Ekim’de Nurol Kültür Merkezi’nde yapılan kapanış töreni ile sona erdi.
Festivalin kapanış gecesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcisi ile Bodrum Belediye Başkan Vekili Hüseyin onur konuğu olarak yer aldı.
Festivalin jürisi Hülya Uçansu, Fadik Sevin Atasoy, Reza Mirkarimi, Elise Jalladeau ve jüri başkanı başkanı Tony Gatlif, en iyi film ödülünün yanı sıra bir filmi de Jüri Özel Ödülü’ne layık gördü.
JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜ “MARGO” İLE YUNANİSTAN’A GİTTİ
Uluslararası yarışma seçkisinde öne çıkan yapımlardan yönetmenliğini Alexandros Voulgaris’in yaptığı Yunanistan yapımı “They Come Out of Margo / Margo” filmi Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü.
Jüri Özel Ödülü için Hülya Uçansu’nun okuduğu jürinin gerekçeli kararı şu sözlerle aktarıldı:
“They Come Out of Margo sinematik bir sanat eseri. Bu cesur girişim, geleneksel hikâye anlatımının alışılmış tarzının dışına çıkarak büyücülük gibi etkisi güçlü bir konuyu ele alıyor. Herkes büyücülükten korkar. Bu film, yakamadıkları cadıların kızı olan bir kadının ruhunu anlatmaktadır.”


EN İYİ FİLM “BEYAZ SALYANGOZ” OLDU
En İyi Film Ödülü ise ödül heykelciğinin yanı sıra 10 bin Euro ödülüne hak kazanan, yönetmenliğini Elsa Kremser ve Levin Peter’ın yaptığı Avusturya – Almanya yapımı “White Snail / Beyaz Salyangoz” filmine verildi.
Fadik Sevin Atasoy’un, En İyi Film Ödülü için okuduğu jürinin gerekçeli kararında şu ifadelere yer verildi:
“Misha, Masha – onlar bizim çocuklarımız, kuzenlerimiz. Biz sanatçılar, sinemacılar olarak, çoğu zaman reddedilen, dışlanan, bastırılan, marjinalleştirilen ifade biçimlerine yakınız. Ve bu film, sanatın yaşayan bir ölü olmadığını kanıtlıyor.”
Kapanış töreni sonrası Gündem Fethiye‘ye konuşan Atasoy, “Bodrum Uluslararası festivalde jüri olarak yer almak son derece mutluluk verici. Tony Gatlif gibi bir usta ile beraber daha nice yıllar bunun devam etmesini diliyoruz. Bodrum bunu hak ediyor, çok daha güzellerini hak ediyor” ifadesinde bulundu.


Kapanış gecesinde şarkı söyleyen Şenay Lambaoğlu, böyle bir etkinliğin parçası olduğu için çok mutlu ve gururlu olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Yazları burada bulunuyorum. O yüzden Bodrum’un benim için çok ayrı bir önemi, ayrı bir değeri var. Bodrum Film Festivali bence Bodrum’a çok ciddi bir değer katmış durumda. Özellikle kış döneminde burada yaşayan insanlara, buradaki halk için inanılmaz keyifli bir atmosfer yarattığını düşünüyorum.”

