Bodrum Kadın Platformu, Muğla’nın Bodrum ilçesinde devam eden su kesintilerine yönelik açıklama yayımladı. Açıklamada, “Susuzluk sadece bir altyapı sorunu değil; kadınların hayatını doğrudan etkileyen sınıfsal ve toplumsal cinsiyetli bir krizdir” denildi.
Bodrum Kadın Platformu, bugün (2 Haziran) sosyal medya üzerinden; Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşanan su kesintilerine ilişkin açıklama yayımladı.
Açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Bodrum’da günlerdir devam eden su kesintileri, sıradan bir teknik arıza değil; rant uğruna halkın yaşam hakkını hiçe sayan politik tercihlerin sonucudur. Su, halka değil; termik santrallere, golf sahalarına, lüks projelere akıtılıyor.”
Kaynak dağılımının; kimin yaşamının değerli, kimin yok sayılabilir olduğunu gösteren açık bir tercih olduğu vurgulandı.
“SU HAKTIR, YAŞAMDIR, PAZARLIK KONUSU OLAMAZ”
Kadınların, bugün bu adaletsizliğe karşı sokağa çıktığının belirtildiği açıklamada, “Muğla Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (MUSKİ) yürüyerek susuzluğa, eşitsizliğe ve yok sayılmaya karşı isyanlarını dile getirdi” denildi.
Açıklamanın devamında ise şunlara dikkat çekildi:
“Susuzluk sadece bir altyapı sorunu değil; kadınların hayatını doğrudan etkileyen sınıfsal ve toplumsal cinsiyetli bir krizdir. Evdeki hijyen, temizlik, bakım yükü yine kadınların omzundadır. Bu yük, kamu hizmetlerinin çöküşüyle birlikte dayanılmaz hâle gelmektedir.”
Bodrum Kadın Platformu olarak haklı itirazın yanında olduklarının vurgulandığı açıklamada, “Su haktır, yaşamdır, pazarlık konusu olamaz. Yaşamı savunan kadınların sesini büyütüyoruz” denildi.
BODRUM’A SU SAĞLAYABİLECEK GEYİK BARAJI’NIN SUYUNU KİM KULLANIYOR?
Milas Geyik Barajı 1986-1988 yılları arasında Sarıçay üzerinde içme suyu temini için devlet tarafından inşa edilmişti fakat barajdaki su, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 1986 yılında kurulan Yeniköy Termik Santrali’ne soğutma suyu için tahsis edilmişti.
Santral, 2014’te özelleştirilerek IC İçtaş Enerji ve Limak Enerji ortaklığındaki Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. (YK Enerji) tarafından işletilemeye başlanmıştı.
YK Enerji’nin madene dönüştürmek için kesmek istediği Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’deki Akbelen Ormanı çevresinde yaşayan yurttaşların santralin bölgedeki suyu kestiğine yönelik açıklamalarının ardından, Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MUSKİ) 2020 yılında bir açıklamada yapmıştı.
Açıklamada özelleştirme devri sırasında iki termik santralin yanı sıra liman, madencilik sahaları ile lojman tesisleri ve Geyik Barajı’nın yüzde 75 hakkı ile Dereköy’de önceden Türkiye Elektrik Kurumu’na ait olan muhtelif parseller üzerindeki sondaj kuyularının da YK Enerji’ye devredildiği belirtilmişti.
MUSKİ, bu devire karşı çıkarak su kaynaklarının MUSKİ’ye devredilmesi için hukuki yollara başvurduğunu belirtmiş fakat sonuç alamadığını dile getirmiş ve şunları söylemişti:
“Danıştay 1. Dairesi 3 Ekim 2017 tarih, k.2017/1611 sayılı kararı ile bilirkişi raporundan hareketle Kemerköy ve Yeniköy Termik Santrallerindeki üretim faaliyetinin kapasite düşüklüğü yaşanmadan devamı için taşınmaza Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) Genel Müdürlüğü’nün daha fazla ihtiyacı olduğu sonucuna vararak MUSKİ Genel Müdürlüğü’nün devir isteminin reddi kararını kesin olmak üzere vermiştir.”
Su kaynaklarının MUSKİ’ye devredilmemesinin gerekçesi ise kuraklık döneminde termik santralin suya daha çok ihtiyacı olduğu ve su kullanımının kısıtlanabileceği olarak gösterilmişti.
Muğla Büyükşehir Belediyesi, 8 Ocak 2024 yılında yaptığı bir açıklamada; Bodrum’daki su ihtiyacının giderilebilmesi için Geyik Barajı’nın Elektrik Üretim Anonim Şirketinden (EÜAŞ) satın alıp buradaki suyun tamamını Bodrum’a aktarmayı planladıklarını açıklamıştı.
Buna karşılık Muğla Su İnisiyatifi (MSİ) Su Tahsisleri Hakkındaki Yönetmeliğin 7’nci maddesinde suyun kullanımında halkın içme ve kullanma suyu ihtiyacını en başa koyulduğunu hatırlatarak Geyik Barajı’nın suyunun termik santrale soğutma suyu olarak verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtmişti ve satın almaya itirazını şöyle dile getirmişti:
“Muğla Büyükşehir Belediyesi yaptığı açıklamada Geyik Barajı’nı satın alarak Bodrum’da yaşanan su sıkıntısını çözmek istediğini kamuoyu ile paylaşmıştır. Peki kimin parası ile? Elbette ki Muğlalıların… Suyun on yıllardır bölge halkını susuzluğa mahkûm ederek hukuksuzca çalıştırılan termik santrallere peşkeş çekilmesine ses çıkarmayan BŞB Yönetimi davacı olmak yerine adaletsizlik kervanına katılarak bizlere yeni bir bedel ödetmeye hazırlanıyor. MSİ olarak Muğla BŞB yönetimine sesleniyoruz: Su yaşam hakkımızdır, ticaret konusu olamaz. Geyik Barajı zaten kamunundur ve daha fazla bedel ödemek istemiyoruz. Paramızın nereye harcanacağına biz karar veririz, halk adına böyle bir kirli ticarete girmenize onay vermiyoruz!”
Büyükşehir ise 17 Ocak 2024 tarihinde yaptığı bir başka açıklamada, “Bodrum’un su sorununun ortadan kalkması için kısa vadede başka yolumuz bulunmamaktadır” ifadelerini kullanmış ve Geyik Barajı’nın su kullanımına dair şu rakamları paylaşmıştı:
“MUSKİ ekipleri tarafından yapılan araştırmalara göre; Bodrum’un yıllık su ihtiyacı 44,41 milyon metreküp olarak hesaplanırken Yarımada’ya Geyik, Mumcular barajları, Çamköy ve çeşitli bölgelerdeki yeraltı su kaynakları dahil toplam yıllık 29,50 milyon metreküp su sağlanıyor. Bu şekilde Bodrum’un su ihtiyacının sadece yüzde 66’sı karşılanabiliyor ve 14,92 milyon metreküp su açığı bulunuyor.”
Aynı açıklamada, Geyik Barajı’ndan Yeniköy Kemerköy Termik Santrali’ne ise yıllık yaklaşık olarak 14 milyon metreküp suyun soğutma suyu olarak verildiği belirtilmişti.
YURTTAŞLARDAN BARAJLARDAKİ SUYUN TERMİK SANTRALLERE SOĞUTMA SUYU OLARAK VERİLMESİNE KARŞI DAVA
MSİ, yönetmeliklere aykırı biçimde Devlet Su İşleri’nin Yeniköy ve Yatağan termik santrallerine yaptığı su tahsisine karsı 5 Şubat 2024 tarihinde dava açmıştı.
Yurttaşların açtığı davada, özellikle Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşanan susuzluk sorununun temel nedeni olarak Geyik Barajı’ndan Yeniköy Termik Santrali’ne ve Dipsiz’in yeraltı sularının Yatağan Termik Santrali’ne soğutma suyu olarak kullanılmak üzere tahsis edilmesi gösterilmişti.
MUSKİ yönetimi, Danıştay 10. Dairesi’nde görülen davaya 17 Eylül 2024 tarihinde dilekçe vererek müdahil olduğunu açıklamıştı.
YÖNETMELİK NE SÖYLÜYOR?
Su Tahsisleri Hakkındaki Yönetmeliği’ne göre suyun kullanımında öncelik sıralaması yapılıyor. İlgili madde şu şeklide:
MADDE 7 – (1) Suyun miktarı, kalitesi, havzanın özelliği, zorunlu ihtiyaçlar ve şartlar başka türlü bir çözüm yolu gerektirmedikçe, su kaynaklarının kullanım amaçlarında aşağıdaki öncelik sırası uygulanır:
a) İçme ve kullanma suyu ihtiyacı.
b) Çevresel su ihtiyacı.
c) Tarımsal sulama ve su ürünleri yetiştiriciliği.
ç) Enerji üretimi ve sınai su ihtiyaçları.
d) Ticari, turizm, rekreasyon, madencilik, taşıma, ulaşım ile sair su ihtiyaçları.
(2) Su kaynağının yeterli olması halinde, havza planları çerçevesinde kaynağın birden fazla amaçla kullanımına öncelik sırası gözetilerek izin verilebilir.
BODRUM’DAKİ ANA İSALE HATTINDAKİ PATLAMALARIN SEBEBİ NE?
MUSKİ art arda patlamalarla gündeme gelen Bodrum ana isale hattı hakkında 20 Eylül 2023 tarihinde açıklama yapmış ve isale hatlarının 2021 yılında Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılarak işletmeye alındığını söylemişti.
Muğla’nın 2014 yılında büyükşehir statüsü elde etmesinin ardında ise hatların MUSKİ Genel Müdürlüğü’ne devrinin gündeme geldiğini fakat bu süreçte hatların hatalı şekilde planlandığının tespit edildiği belirtilmişti.
Bunun üzerine MUSKİ, hattın devralınacak durumda olmadığını belirterek hukuki süreç başlatmıştı. Hukuki sürecin hala devam ettiği vurgulanarak şunlar söylenmişti:
“Hukuki süreci devam eden ana isale hatları için bugüne kadar MUSKİ tarafından Devlet Su İşlerine 92,03 milyon TL ödeme gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak; Bodrum’da 2012 yılında Devlet Su İşleri tarafından yapılan ve bilirkişi raporuyla hatalı imalat olduğu belirlenen ana isale hatları resmi olarak Büyükşehir Belediyemiz ve MUSKİ tarafından devralınamamış olup yalnızca vatandaşlarımızın mağdur olmaması amacıyla bakım ve onarımları hızla yapılmaktadır.”
Gündem Fethiye tarafından yapılan araştırma sonucunda ise MUSKİ tarafından hatalı olduğu ifade edilen projenin ihalesinin, Çevre ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü İçme Suyu ve Kanalizasyon Dairesi Başkanlığı tarafından 2011 yılında muhalefet partilerinin ‘beşli çete’ olarak adlandırdığı Kolin İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne verildiği ortaya çıkmıştı.
“Bodrum İçmesuyu Projesi, İçmesuyu Tesisleri ve İsale Hattı 1. Kısım SCADA Otomasyon ve Enerjilendirme İnşaatı” isimli projenin ihalesi 8 Ağustos 2011’de gerçekleştirilirken, sözleşme bedeli ise 2 milyon 645 bin TL olmuştu.
MUSKİ’nin 2024 yılının Şubat ayında konu ile ilgili yaptığı başka bir açıklamada, MUSKİ tarafından yapılan incelemelerde; Bodrum‘un Bitez Mahallesi’nde bulunan ana içme suyu hattının yılda ortalama dokuz kez patladığı ve bu nedenle yaklaşık 41 bin ton suyun boşa gittiği, bu sebeple MUSKİ’nin 4,93 milyon TL’lik zarara uğradığı ve yenileme çalışmaları yapıldığı belirtilmişti.
MUSKİ tarafından 2024 yılının Ekim ayında yapılan açıklamada, Gölköy Mahallesi’nde bulunan Gölköy, Gündoğan, Kızılburun, Dağbelen, Farilya, Yalıkavak, Dirmil, Geriş, Koyunbaba, Erdemil, Gümüşlük, Peksimet, Turgutreis, Bahçelievler, Akçaalan ve Karabağ mahallelerine içme suyu sağlayan hattın 600 metrelik kısmının değiştirildiği açıklanmıştı. 16 Aralık 2024’te yapılan bir diğer açıklamada Mumcular Mahallesi Karaova mevkisinde çalışmaların devam ettiği belirtilmişti.